Yazar Tanıtımı | Bana, cam olmam ve cam kalmam öğretilmişti; sade, samimi, aydınlık, ışığı kabul eden… Işık olmayınca cam karanlıkta kalıyordu, ne onlar benim içimi görebiliyordu ne de ben onların içini ve kırılmak kaçınılmaz oluyordu. Ama ışığı seven yanım yeniden ayağa kalkmak ve yeni aydınlık gündoğumları görebilmek için yüksek ısılara maruz bırakıyordu kırılan yüreğimi. Çünkü duvar gibi katı ve soğuk olmak bana ar gelirdi. Zira iflah olmaz bir iyilik meleği olan annemden öğrenmiştim cam olmayı, cam kalmayı…
|
Yazısının Özellikleri | |
Edebi Etkiler | ... |
Benzer Yazarlar | ... |
Özgeçmiş | ...ve insan öğrenmeyi öğrendi. Bir bir keşfetti hayatın karelerini. Bu keşifte yaralandı, canı acıdı; ama öğrendi İnsan olmak, evrenin içinde bitimsiz bir sevdanın sureti olmaktı. Bu bitimsiz sevdayı yüreğinde taşıyan insanoğlu; nefes almayı, hayata güçlü köklerle bağlanmayı, cesur olmayı, umutlanmayı, neşeyi ve sabrı öğrendi. Öğrendiklerini ve keşfettiklerini güncesinde biriktiren insan, bir sabah keşfedemediklerinin merakıyla uyandı. Evrenin içinde, bitimsiz bir sevdanın sureti olduğunu unutarak. |
Bulunduğu Yer | Aşk-ı Diyar |
|
Kelimelerin bana hibe ettiği en güzel hediye gitmek istediğimde gitmemdir. Bugün gitmek istiyorum… Kelimeler ya da yollar beni nereye götürürse oraya… Nar ekşisi hayatlardan, yapaylaşmış dostluklardan, asaletini yitirmiş aşklardan çıkıp gitmek istiyorum. İçimde duyduğum bu acı biliyorum ki bir kambur gibi benimle beraber gelecek, ama olsun ben yeni hayatlar tanımak, yeni yüzler görmek, hiç bilmediğim dillerini anlamadığım insanlarla iletişim kurmaya çalışmak… Başka yerlerde başka acılar duymak, dirilmek, delirmek, şaşırmak, aslolmak, hasret çekmek, yalnız kalmak… En çokta yalnız kalmak için, yalnızlığın içinde kendi keşfimi sürdürmek için gitmek istiyorum.
|
|