Geldi geçti ömrüm benim
(Erdal Canbulat) 19 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Geldi geçti ömrüm benim
Sol yel esip geçmis gibi
Hele bana söyle gelir
Sol göz yumup açmis gibi |
|
Aşkın aldı benden beni
(Erdal Canbulat) 20 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Aşkın aldı benden beni Bana seni gerek seni Ben yanarım dün ü günü Bana seni gerek seni |
|
Hani gönlüm aşık idin bir zaman,
(Erdal Canbulat) 20 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Hani gönlüm aşık idin bir zaman,
Davasız,dalgasız durgunsun şimdi...
Ey şair ruhlu yar, ey kemter ozan,
Aruzsuz,vezinsiz solursun şimdi... |
|
Erlerimiz Var Bizim
(Erdal Canbulat) 20 Ocak 2002 |
Divan |
| |
İnandığım fikir babalar yeter.
Giydiğimiz hırka soykalar yeter.
Yaptığımız zikir dualar yeter.
Medhi gibi nice Pirlerimiz var,
Mevleviler Erlerimiz var bizim... |
|
Karaman Oğlu Mehmet Bey
(Erdal Canbulat) 20 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Şanlı Türk ulusuna temsili Lisan,
Hoşgörülü sadık dost, o gönlü rüşan,
Anıtı var üstünde fermanı destan,
EY Şanlı Türk Karaman oğlu Mehmet bey... |
|
Larende ( KARAMAN )
(Erdal Canbulat) 20 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Nice Erler konup göçtü bu handa’n,
Erenlerin diyarıdır LARENDE...
Ben Yunus u başka yerde aramam,
Yarenlerin diyarıdır LARENDE... |
|
Dost dost diye nicelerine sarildim
(Erdal Canbulat) 20 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Dost dost diye nicelerine sarildim
Benim sadik yarim kara topraktir
Beyhude dolandim bosa yoruldum
Benim sadik yarim kara topraktir |
|
Dedim dilber sana yazılmış kanım
(Erdal Canbulat) 22 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Dedim dilber sana yazılmış kanım
Dedi niçün böyle edesin sultanım
Dedim teşne vermiş ince miyanın
Dedi ben sarıldım kol yarasıdır.. |
|
Başlasın
(Erdal Canbulat) 22 Ocak 2002 |
Divan |
| |
Dünyaya gel,İnsan başlasın
Tanrıyı bul,Korku başlasın
Ağalık, beylik,Bir bir başlasın |
|
Yiyemeyom Dohtur Bey!
(Erdal Canbulat) 28 Ocak 2002 |
Komik |
| |
Verdiğin perhize budur gayratım,
Bundan başka uyameyom dohtur bey!
Üç sepet yumurta sabah kahvaltım,
Teker teker sayameyom dohtur bey! |
|
Afyon Garı
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Klasik |
| |
Afyon garındaki küçük kızı anımsa, hani,
Trene binerken pabuclarını çıkarmıştı;
Varto depremini düşün, yardım olarak Batı'dan
Gönderilmiş bir kutu süttozunu ve sütyeni. |
|
Tek Hece
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Divan |
| |
Var mı beni içinizde tanıyan?
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim.
Kalmasa da şöhretimi duymayan,
Kimliğimi tarif etmek zor benim... |
|
Ayrılık Nikahı
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Seni bilmem ama ben kararlıyım
Şu garip sevdadan cayalım gitsin..
Bu aşkta senden çok ben zararlıyım
Bir kumar oynadık diyelim gitsin.. |
|
Yeşil Şiir
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Kent |
| |
Baktıkca çoğalır yıldızlar gecede
Parmaklarınla sayılmaz;
Kimi duyulur, kimi duyulmaz,
Dinledikce çoğalır gecede, |
|
Yalnızlık Macerası
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Klasik |
| |
Öyle yalnız kaldım ki hayatımda
Kimi gün öldüm kimi gün ilah oldum
Çok zaman annemin dizlerine hasret
Koydum başımı kendi dizlerime
Doya doya ağladım |
|
Otuz Beş Yaş
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Klasik |
| |
Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
Dantel gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün, |
|
Ecdada Borcumuz
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Halk |
| |
Çok sevdiğim kalem dostum Sabır Rüstemhanlí’ya Ölülerinizi hayırla yadediniz
Hadis
|
|
Aşklar mı?
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Klasik |
| |
Aşklar mı diyordun, anladım
senin incindiğin.
benimse
yollara düştüğümdür yeniden |
|
Ümidin her zaman haib
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Klasik |
| |
Ümidin her zaman haib, nasibin daima nekbet;
Hayatın geçti hüsranlarla ey gün görmeyen millet!
Ne devletsiz başın varmış, ne mel'un tali'in, hayret!
Muebbed bir hayat ummuş da içmiştin.. Fakat seyret:
Nasıl zehr oldu birden diktiğin sahba-yı hürriyet! |
|
Sokak
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Klasik |
| |
Sokakta gün, sokakta gece,
Ben sen o biz kuş ve karınca. |
|
Gizledikce Aşk
(Erdal Canbulat) 14 Şubat 2002 |
Klasik |
| |
Kışın soğuk balıktan günlerini sayıyorum ağımda.
O yaza hiç dönülmeyecek!
O başlatılmamış, o varsayılan ortasında yaşanmış sevda |
|
Büyükler Bilir
(Erdal Canbulat) 23 Temmuz 2002 |
Halk |
| |
Yalan dolan ile devran sürmeyi / Biz ne bilek beyim büyükler bilir / Milletin başına çorap örmeyi / Biz ne bilek beyim büyükler bilir |
|
Zindandan Mehmet'e Mektup
(Erdal Canbulat) 23 Temmuz 2002 |
Halk |
| |
Zindan iki hece Mehmetim lafta! /
Baba katiliyle baban bir safta! /
Birde geri adam boynunda yafta... /
Halimi düşünüp yanma Mehmed' im! /
Kavuşmak mı? ... Belki... Daha ölmedim! |
|
Almina
(Erdal Canbulat) 23 Temmuz 2002 |
Halk |
| |
Son günlerde ne yüzüme bakıyor /
Ne bir selam veriyorsun almina! /
Zahmet edip ne elimi sıkıyor /
Ne bir hatır soruyorsun almina! |
|
Dostum
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Nasıl terkederim gurbet diyarı /
Ekmeğim burada duruyor dostum /
Neyleyeyim gelip geçen baharı /
Bağımda çiçekler kuruyor dostum |
|
Satıldık balam
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Çıkmaz yadımızda dostun hayali /
Oy bizim halimiz kimsesiz hali /
Yuvasız duldasız kuşlar misali /
Sınırdan sınıra atıldık balam |
|
Ozanlarımız
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Âlemde bir devir dönüyor amma /
Devr-i Ingiliz mi Frenk mi bilmem /
Halli kolay değil, pek güç muamma /
Zâlim zulmü göğe direk mi bilmem |
|
Ozanların dili
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Sevdigim intizar eyleme bana /
Zaten kötü kader talihim kara /
Elimi uzatsam mor güllü dala /
Geçti bahar deyip ağlatır beni.. |
|
Ozanların dili
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Tanımadan değer biçme. /
Yanlış yerden ,dostun seçme. /
Dürüst Dosttan, vazgeçme. /
Dürüstlüktür ahdim benim. |
|
Ozanların dili
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Şöyle bir baktımda maziye doğru /
Dün,bu gün,yarınlar değişmiş meğer.. /
Bir surçi lisanımızmı olmuş'ki /
Dostlar bizden selamını kesmişler.. |
|
Ozanlarımızdan Atışmalar
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Seni bilmem ama ben bir Şairim /
Sevdalı bir şiir yazalım gitsin.. /
Bu Ozanlıkta ben senden mahirim /
Yanık bir türkü söyliyelim gitsin. |
|
Ozanların dili
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Gönüldaşımız Ozan Arif /
Bu çağrıyı duyarmola /
Yüreği ipekten zarif /
Şair kaftanı giyermola. |
|
Ozanların dili
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Köşeye biraz para koymayanın /
Çevresine uymayanın /
Büyük sözü duymayanın /
Kulağını çekeceksin |
|
Ozanlarımız
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Bütün insanlığın başı belada /
Yerküremiz taşıp doluyor kardeş /
Taş devrinde yaşasaydım nolada /
Teknik zamanımı çalıyor kardeş |
|
Ozanların dili
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Ana baba dinlemezler , /
Gözü dışarı dikmişler /
Peşlerinde gezer gafiller , /
Vah Halımıza yazık dostlar |
|
Ozanların dili
(Erdal Canbulat) 19 Ekim 2002 |
Taşlama (Kinaye) |
| |
Bir name yazdımki halimiz nice ola /
Arzulanan şenlikler girmiyor bir yola /
Pir sultanlar gibi düşsemde ben yola /
Menzilsiz hedefin rotası test olmaz.. |
|
|
VAR
******
Meydanlar bizim,at bizim de ne oldu ?
Bizim pazar da üç beş salyangozcu var...
Alan bizim,satan bizim de ne oldu ?
Bizim pazarda üç beş salyangozcu var...
******
Dışı bizim,içi bizim de ne oldu ?
Bizim kapı da hudut bekcisi var...
Ora bizim,orman bizim de ne oldu ?
İç de tapuyu ipotek verenler var...
******
Defter bizim,kalem bizimde ne oldu ?
Makamını başkasına verenler var...
Bağlar bizim,bostan bizimde ne oldu ?
Biz de kuzu’yu kurda yem görenler var...
******
Göz bizim,gözlükler bizim de ne oldu ?
Baska yerde gözü sözü olanlar var...
Başı bizim,tacı bizim de ne oldu ?
Başka yerden nara,nutuk atanlar var.
******
Erdal Canbulat
Amsterdam
|
|