..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Leyla'nın işi naz ve işve; Mecnun'un gözü yaşı çeşme çeşme..." -Fuzuli (Leyla ile Mecnun)
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Halk > Erdal Canbulat




14 Şubat 2002
Ecdada Borcumuz  
Nerde ayrılsak da burda biz biriz.

Erdal Canbulat



:BAFB:
Çok sevdiğim kalem dostum Sabır Rüstemhanlí’ya Ölülerinizi hayırla yadediniz
Hadis
İmandan, gümandan, esen külekten
Bu millet bir nice yere bölündü.
Biri öbürünü iğnelemekten
Sanki çevrilerek akrebe döndü.

Bu ona şer atar, o buna bühtan
Allah kendi yetsin feryadımıza
Bıkıp kendimizi damgalamaktan
Şimdi de geçmişiz ecdadımıza.

Iyiyi dışarda arıyoruz biz
Farkını bilmeden boşla dolunun
Savaş meydanından çekilmeğimiz
Adına yazılmış koç Köroğlu’nun:
“Yiğitlik on imiş, dokuzu kaçmak”
Bizim kimliğimiz bu imiş ancak?

Kendini küçültmek nerdendir bizde?
Nedir kendimize bu şer, bu bühtan?
Bizim aşağılık düşüncemizde
“Öküz olmaz imiş ev danasından.”

“O altın götürüp ülkeden” diye
Bühtan da yamadık Resulzade’ye.
Ama bir ayarı olur yalanın
Gel dünü bu güne satma sen bu gün
Kendi baştan başa altın olanın
Neyine gerekmiş altın, bir düşün.

Sen Allah, taş atma sen billur suya,
Gün gelir, vicdanın kınar yar seni.
Amandır, koymayın karşı karşıya
Gelin Neriman’la Resulzade’yi

“Bebek soy köküyle bizden değilmiş
Hatai İslam’i ikiye bölmüş
Fetalı Allahsız, Vagıf baz idi
Falansa azıcık kumarbaz idi
Geceli gündüzlü Hadi dem idi
O ayyaş, bu fersiz, o bigam idi
Biri garazkârdı, biri hasisti
Bu ondan iyiydi, o bundan pisti
Nâtavan böyleydi Hacer şöyleydi
Büyükler önünde o, bir köleydi

Rahmet demiyoruz ama bir kere
Milleti yücelten rahmetlilere
Bir soran yok mudur peki, sen nesin?
Söyle, bu millete ne getirmişsin?
Sen bühtan attığın bu büyüklerin
Yüzde biri kadar ne iş görmüşsün?

“Divan şairleri” yaramaz bize
Yoktur uyarlığı zamanımıza
Fikret’in oğlu da vazgeçti dinden
Gitti öz yurdundan, öz vatanından,
Hamit eserleri batı taklidi
Akif de, Fazıl da bir dindar idi”

“Doğudan Batıya ferman gönderen
Atalar ne kadar cephe yardılar
Batının önünde Fatihlerimiz
Bu gün yeni nesli utandırdılar.”

Kendini küçülten ey Türk, bir düşün
İncele tarihi bir de derinden.
Niçin utanmiıor batılı bu gün
Atasının haçlı seferlerinden?

Yadların önünde kekelemekle
Dedeni, nineni lekelemekle
Niye geçmişini sen tanıyorsun ?
Ulu şöhretini kıskanıyorsun,

Sözün doğruysa da deme arkadaş
Birine Turancı, birine yoldaş
Öyle bile olsa söyleme kardaş
Birine gasbikâr, birine ayyaş

O vakitten sular akmış durulmuş
Çok şeyler değişmiş, bu ki sır değil.
Farklı düşünceler her zaman olmuş
Yarın da olacak, zaman bir değil,

Zirveden dereyi görmen ile sen
Övünme, bu değil uzak görenlik
Dereden zirveyi gör, deyim ahsen!
İşte, buna derler erlik, erenlik,
Bugünün gözüyle sen düne baksan
Geçmişe yargıda yanılacaksan,

Evvel özümüzü görek , anlayak
Bize akıl verip o ulu tanrı
Hiç görebildik mi biz on yıl gabak
Bu gün gördügümüz bu oyunları?

Çok şey ummadık mı biz atalardan?
Bu günkü dertlere biz yâdız meğer
Bizden öncekine kulp tokmak asan ,
O kulptan kendimiz azadız meğer?

Neriman kim idi?: vaktinin oğlu!
O vakit düşünemezdi o bizim gibi
Sor öz vicdanından sanki bu yurdu
O senden, ya benden az mı severdi?

Gelin ataları ata sayak biz
Ulu mezarlara taş atmayak biz
Zaman hükmeyledi, dünya değişti
Bizden arkadaki ileri geçti
Dünya göz göresi şer atar bize
Biz de şer atarız öz dedemize
Ulu Atalara yol gösteririz
Nerde ayrılsak da burda biz biriz.


Hakkı ayaklarız biz hak adına
Dil uzun, el kisa, fikir derbeder
Ya Rab! Bu dünyada öz ecdadına
Çirkef atan var mı bu millet kadar?



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın halk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Zindandan Mehmet'e Mektup
Almina
Büyükler Bilir

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yiyemeyom Dohtur Bey!
Bâde-i nâb ile buldu rûh-ı cânân revnak
Dilsizler haberini kulaksız dinleyesi
Tek Hece
Aşkın aldı benden beni
Gözüm seni görmek için elim sana ermek için
Dedim dilber sana yazılmış kanım
Yonca Başka,Gonca Başka Başkadır
Ozanların dili
Ozanlarımızdan Atışmalar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Otuzüç kurşun [Öykü]


Erdal Canbulat kimdir?

Erdal Canbulat orta okul yıllarında şiir denemelerine başlamış hobby olarak sürdürmekte olan şair evli ve altı çocuk babası 25 yıldır gurbetci. 1975 yılından bu yana Hollanda’nın Amsterdam kentinde yaşamaktadır. Kendisi şiir dosyası’nı halk ozanı Aşik Çağlariye müzik sözü Olarak değerlendirilmesi için düzenlenmesini rica eder. Dosyayı baştan aşağı inceleyen, A. Çağlari dosyadan işlenmeye değer Temaları tekrar düzenler ve (Sev Insan Oğlu) isimli şiirini besteleyip halk müziği repertuarına kazandırmıştır. ***

Etkilendiği Yazarlar:
Şair


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Erdal Canbulat, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.