Kavuşmak
(Yaver ARANCIOĞLU) 9 Aralık 2010 |
Özlem Şiirleri |
| |
Elleri ellerine,
Gözleri gözlerine,
Sözleri yüreğine deyenler bilir,
Gerçek sevgilinin gelmiş olduğunu. |
|
Ebemkuşağım
(Yaver ARANCIOĞLU) 9 Aralık 2010 |
Aşk ve Romantizm |
| |
...
Elleri hakka açılmış, bir kul gibi
Seni orda beklerdim...
Düşdüğünde canın acımasın,
Renk renk bezekli kuyruğun incinmesin diye
Avuçlarım içinde karşılardım seni... |
|
Elma Şekerim
(Yaver ARANCIOĞLU) 9 Aralık 2010 |
Yaşam |
| |
...
Hemen çubuğu kaldırıp atmamalısın
Çünkü elma şekerinin tadı
Parmaklarına bulaştığı kadar
Çubuğunda da var
Belki saklamalı ve canın her çektiğinde
Onu koklamalı
Biraz cimrice olsada
Dilini çubuğa değdirip o tadı almalısın
Tam unuttuğunu sandığın da
Sana hatırlatır o çubuk elma şekerini... |
|
Rakı Sofrası
(Yaver ARANCIOĞLU) 9 Aralık 2010 |
Öyküsel |
| |
Sığ sudan derin suya atlayınca,
Dengesi bozulur küçük hamsinin,
Hatta balinanın.
Kafasından tanırdım hamsiyi.
Anlardım körpesini,
Gözlerine ve solungaçlarına bakınca.
Kafası ezilip, masamda meze olunca,
Rakıma eşlik ederdi,
Trabzondan geçtiğim vakit... |
|
Sınırlar
(Yaver ARANCIOĞLU) 9 Aralık 2010 |
Tasavvuf |
| |
Sınırlarını kaldır hayatın,
Önce kendinden başla,
Düşün! Neler gizli içinde.
Rüzgarlar, Fırtınalar, Yağmurlar... |
|
Kıpkızıl
(Yaver ARANCIOĞLU) 24 Aralık 2010 |
Tasavvuf |
| |
Ben gündüzün aydınlığında /
gecenin karanlığında ve /
ikisi arasında kalan zamanlarda /
seni arayan seyyahım |
|
|
Ey zaman, bilmez misin ettiğin kötülükleri?
Sana düşer azapların, tövbelerin beteri.
Alçakları besler, yoksulları ezer durursun:
Ya bunak bir ihtiyarsın, ya da eşeğin biri.
Ömer Hayyam
|
|