..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Hemen yüzüne gül suyu seperek Leyla'yı ayılttılar." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Yazar Portresi - Ali Turalı (Kul Sefili)
Ali Turalı (Kul Sefili) - KUL Sefili
Site İçi Arama:


Yazar Tanıtımı
İnsana ve insanlığa değer veren ilkelere sahip çıkan, her zaman halktan yana olan, savaşsız sömürüsüz bir dünya için uğraşı veren biriyim.ç

Yazısının Özellikleri
halktan yana, sosyal içerikli.

Edebi Etkiler
Aşık İhsani, Aşık Şah Turna, Orhan Kemal, Hasan Kıyafet

Benzer Yazarlar
aşık İhsani, Aşık Şah turna, Yusuf ter, nihat behram

Özgeçmiş
Hasan Kıyafet Sefili İçin Ne Dedi ?
ALİ TURALI "KUL SEFİLİ" İÇİN

Kul Sefili mahlaslı ozan Ali Turalı, Çorum'un Beylice köyünde 1964 yılında doğmuş. Yeteneği, duyarlı yüreği ile Anadolu'nun bağrında yeşermiş kıraç söğüdüne benziyor. Her kır emekçisi gibi ekmeğinin peşine takılıp kente gelmiş. Büyük kentin bütün kirliliğine karşın da temiz kalmayı başarmış biri o.

Her namuslu ve de zeki insan gibi Sefili yoksulluğunun,ezilmişliğinin nedenini araştırmaya başlamış. Köyüne bitişik bir köyden olan İbrahim Kaypakkaya' nın neden öldürüldüğünü merak etmiş. Derken Hanya'yı Konya'yı, yani emek sermaye çelişkisini anlamış. O günden beri de kendisine verilen sınırlı eğitim olanağının sınırlarını zorlayarak, kötülerle, haksızlıkla mücadele etmeye başlamış. Kuşkusuz bunu sanatla, şiirle yapmış.

Sefili eğitimini yoksulluk gereği lisede yarım bırakmış. Ama okumayla ilgisini kesmemiş. Örneğin Orhan Kemal'in emekçiden yana bir yazar olduğunu iyi biliyor. Oturmuş ona düşsel bir mektup bile yazmış "sen gittin gideli yazarlar bizi unuttu. Emekçi sınıf için r oman, öykü, şiir yazan kalmadı" demiş.

Halk ozanları geleneğine uygun ölçülü uyaklı koşma türü şiirler yazıyor. Konusu ilkin aşk, acı doğa iken giderek hak, hukuk, eşitsizlik, sömürüyü eleştiriye dönüşmüş. Taşlamaları özentisiz,yalın olduğu gibi ve temiz. "Pireler" şiirinden bir dörtlük şöyle, "Akşam olur etrafımı sararlar/Polis gibi her yanımı ararlar/Adım adım vücudumu tararlar/Neden beni rahat koymaz pireler?" Sömürüye karşı öfkesi bazen bilenmiş Aşık İhsani baltası olup ufuk çizgisini kesiyor. Ama iyiye güzele karşı ipek kadar ince yüreğiyle Yılmaz Güney'e, Deniz Gezmişe, Sivas şehitlerine de ağıtlar yakıyor. Amele kardeşim adlı şiirinde, kendisi gibi bir emekçinin durumunu anlatıyor. "Bitlisli yoldaşım Davut kardeşim/Yoksa benim gibi boşta mısın sen/Şu koca dünyada yoktur bir işim/Kardeş benim gibi düşte misin sen...?" diyerek.

Kardeşçe üretip. Hakça paylaşmak üstüne kurulacak bir dünya için Kul Sefili' ye çabalarında başarılar diliyorum. Kalemi keskin, üretimi verimli sanatı yetkin olsun!...

- 20/08/2003 - HASAN KIYAFET -

Aşık İhsani Sefili İçin Ne Dedi ?



OZAN ALİ TURALI

Ozan Ali Turalı' yı bir iyice uyanmış gördük, sevdik. Ali Turalı, kendisini bilmiş, ağzı var dili yok halkının sırt kemiği arasından koparılıp alınan yüzlerce katrilyonun kimlerin küpüne aktığını öğrenmiş ve bu soygun düzenine karşı savaşını korkusuzca başlatmış ünlü bir halk ozanımızdır.

Bu büyük ozanın binlerce şiirinden birinin bir dörtlüğüne bakalım.

Yoksul halkımızın çektiği çile
Bitmiyor dostlarım sebep düzendir
İşçinin köylünün sorunu dile
Gelmiyor dostlarım sebep düzendir.

Ozan Ali Turalı' nın bu kutsal savaşı diğer halk ozanlarına örnek olmalıdır. İşsizlikten, yoksulluktan, açlıktan kıvranan halkımızın kurtuluşu için savaşmalıdır ozanlar, Ali Turalı gibi. Ötesine sözüm yok.

Ali Turalının bir adı da Kul SEFİLİ' dir. Kul Sefili halkının dışında hiçbir kimsenin kulu olmamıştır. Bu ünlü ozanımızın tüm düşüncesi ve şiirleri kuşkusuz ezik halkının kurtuluşu adınadır. Ve bu Kul Sefili, sevdiği halkı için her derde, her belaya göğüs geren kutsa l bir savaşçı olarak çıkmıştır karşımıza.

Bu büyük ozanı saygı ile selamlıyorum.

- AŞIK İHSANİ - 14/09/2003 -


* * *

KUL SEFİLİ
yaşayan halk ozanları arasında en güçlüsü olarak çıkıyor karşımıza. Şöyle sözcükler çıktı ağzından bir ara: "Bu soygun bitmeli artık. Bu soygun ve hortumcu düzeni yıkılmalıdır. Halk açlık işkencesi altında kıvranıyor yeter! Bundan böyle politikacılar attıkları adımı, oturup bin düşünmeli. Ya düzelirler, ya da düzeltilirler, bu kadar" dedi.

- Aşık İhsani, Berfin Bahar Dergisi, sayı 64, s.51 -

Bulunduğu Yer
İstanbul



Şeyh Bedreddin olayı da feodal toplumun var olduğu bir dönemde geçtiğine göre, yine bir sınıfın varlığını ve burada ki sınıfın toprak ağaları ve de derebeyleri ile onların zulmü altında ki toprak emekçileri arasında geçmektedir. Bura da ki belirleyici unsur ayaklanmanın tabandan gelmesidir ve sistemi yıkma istemin delerdir. Yani saray içinden taht için verilen bir mücadele değildir. Şeyh Bedreddin'in kavgası insanların ayrı gayrı gözetmeksizin bir olması ve aynı eşit oranda devlet nimetlerinden yararlanmasıdır. Onun için de yar yanağından gayrısının ortak kullanılması tezini ortaya atmış ve onun doğrultusunda mücadele etmiştir. Bu günde biz devrimcilerin isteği ve mücadelesi bu değil mi? Yar yanağından gayrısını kolektif bir biçimde üretip paylaşmak değil mi?

Yani demek oluyor ki bu gün sanayi proletaryası sınıf savaşımının mücadelesini veriyorsa, o gün, feodal çağda da toprak emekçileri ve devlet dini olan Sünniliği kabul etmeyen sınıfın vermiş olduğu bir mücadeledir Bedreddin olayı. "Bedreddin ve eserleri üzerinde bir araştırma yayınlamış olan Prof. Z.F. Fındıkoğlu'na göre " Bedreddin Rönasans arifesine düşen Sosyalizm tarihinin sahifeleri arasında yer alabilecek bir Türk düşünürüdür." Kendisi yalnız 1416-1908 Türkiye'si için değil, fakat aynı zamanda 1908- 1964 Türkiye'si içinde önemli bir şahsiyettir. Çünkü Şeyh Bedreddin çığırı, bir taraftan Türklerin Müslüman oluşundan devam eden dini-mistik sosyal mücadeleciliğine bağlanırken, öte yandan da Türkiye'de modern alanlardaki sosyalizmin adeta öncüsü gibi görülmektedir." Yeri gelmişken değinmekte yarar görüyorum, kapitalizmde, burjuvazi ile proletaryadan başka, büyük çiftlik sahipleri ile küçük toprak sahibi köylülerde vardır. Yani bu sınıflar eski üretim tarzının birer parçasıdır, yada belirli toplumsal ekonomilerin bağrından çıkmışlardır. "Toplumun sınıflara bölünmüş olduğu ve sınıf savaşımı, daha Marksizim ortaya çıkmadan önce biliniyordu. Fakat sınıfların ve sınıf savaşımının kökenlerine ilişkin bilimsel açıklama Marksizim tarafından yapıldı. Sınıf savaşımı, sınıfsal çıkarlar arasındaki derin ve uzlaşmaz çelişkinin objektif olarak gerekli bir sonucu ve yansımasıdır."

Kul Sefili ( Ali Turalı)



 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ali Turalı (Kul Sefili), 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.

 

Bu dosyanın son güncelleme tarihi: 21.11.2024 19:39:42