Kraliçe ve Bahçıvan - II
İşte yine hava karardı, ve yine akşam geliyor... / Yarın, sabah rüzgarı tenine
İşte yine hava karardı, ve yine akşam geliyor... / Yarın, sabah rüzgarı tenine
-Hava karardı ve konukların hepsi gitti. Oradaki gölge kimsin sen? / -Kraliçem eski
Papalık kurumundaki süre gelen seks skandalları, Avrupa'da eşcinsel evliliklerin yasallık kazanması, İslam ülkelerinde artmakta olan dinsel içerikli pedofili, tecavüz, saldırganlık, çokeşliliğin yasal olmasının talep edilmesi ve harem (kişiye özgü genelev) hayatına duyulan özlem konuyu irdelemeyi gerekli kılmaktadır.
Sabahın ilk ışıklarından beri milyonlarca saniye geçmiş, rüzgar dinmiş, hava kararmış ve artık güneş batmak üzereydi.
Atom bombası mı eritti kentleri / Nedir bu toz duman? /
Üniversitemin merdiveninde / Genç bir kız ağlıyor ! / Teki
Kara kiliz böğürtlene su yürümüş / Çağıl çağıl akmış da sabrın suları
Biz tarihi yanlış biliyormuşuz. Meğerse Haçlı seferleri, Müslümanları ve Hristiyanları ayrıştırmamış, tam tersi bu sayede taraflar birbirlerini tanımış, birbiriyle şimdi olduğu gibi ittifaklar kurmuş, en önemlisi de çok yoğun bir şekilde bilim ve sanat noktasında alışverişte bulunmuşlarmış.....
İktidar tarafından ucube olarak tanımlanan ‘İnsanlık Anıtı’nın kafası, yıkım işçileri tarafından tekbir getirilerek kesildi. Kesimden önce heykelin baş kısmı vince bağlandı. Ardından elmas kesme makinesiyle heykelin boynuna özel çelik halat geçirildi. Heykelin başının kesilmesi sırasında işçilerin “Allahuekber” demesi dikkat çekti. 27.04.2011 (http://www.gazetesok.com)
“Bilge nereye gittiğini görür, ama akılsız karanlıkta yürür. Ancak, ikisi de aynı yazgıyı paylaşır. Akılsızın başına gelen, benim başıma da gelecek dedim. Öyleyse bilgelikten kazancım ne? Çünkü akılsız gibi, bilge de bir süre sonra anımsanmaz, gelecekte ikisi de unutulur. Bu yüzden yüreğime dedim: Bu da tamamen anlamsız. Nitekim
Yorgun tozlar gibi uyuya kalmışım
Her yüzeye oturmuşum ben
Aynaların üstünde
Pencere camlarında
Her şey benden alıyor
Bu ülkede edebiyat artık sanat için veya toplum için yapılmıyor. Egoları tatmin için, kinler, hırslar, intikam için, toplumu kirletmek, bozmak, ufalamak, ayrıştırmak, dejenere etmek ve karşı-devrim için yapılıyor. Postmodern ünlü romancımıza (!) verilen Nobel ödülündeki ölçüt de bu kıstaslara göre belirlendi.
Çoğu zaman, eğlenmek için tayfalar, / Eğrimli sularda kayan gemiyi izleyen
Atatürk’ün Kara Harp Okulu’na girişinin yıldönümü olan 13 Mart 2011 günü düzenlenen törende bir ilk gerçekleşmiş ve Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi okunurken bazı paragraflar kasıtlı olarak okunmadan atlanmıştır.
Büyü ne kadar gerçekse, gerçek de o kadar büyüdür. Her şey insanın kendi elinde, hayallerinde, tasarladığı yaşam biçiminde ve bunun evrenle olan uyumundadır.
Bu ülkede ve İslam coğrafyasında kadın olmak çok zordur. Maganda-arabesk-dinci (MAD) kültür kadını alınıp satılan bir mal, bir “tarla” olarak görüyor ve ona yaşam hakkı tanımıyor. Onu kara çarşaflara, haşemalara, türbanlara, gurkalara, evlere kapatmaya, üç çocuk doğurma sendromuna indirgemeye çalışıyor.
16 Mart 1920de başkent İstanbul’u işgal eden yabancı güçler Müttefik Yüksek Komiserliğinin kararıyla vatanseverlerin evlerine baskınlar
Senin gözlerin öyle derindir ki içmek için eğildiğim an / Tüm güneşlerin aynanda
"Yer kalmayıncaya kadar evi eve katanların ve tarlayı tarlaya birleştirenlerin vay başına ! Kötüye iyi, iyiye kötü diyenlerin, karanlığı ışık, ışığı karanlık yerine koyanların, acıya tatlı, tatlıya acı diyenlerin, kendi gözlerinde bilge olanların, kendilerini zeki sananların, rüşvet uğruna kötüyü haklı çıkaranların, haklı adamların hakkını elinden çekip alanların vay
1923te Cumhuriyet Devrimleri ile yeni bir toplum kurulurken konusu sadece aşk, meşk, içki, zevk ve eğlence olan geleneksel müzikten de kurtulmak ve ulusal/milli bir müzik oluşturmak haliyle gerekiyordu. Bunun için başvurulacak kaynak saray, mehteran veya tekke müziği olamazdı. Ama kaynak halkın bağrından gelen halk müziği, folklor ve türküler
Başlıca yapıtları:
Eski Kule Müziği (şiir)
Geometrik Aydınlık (şiir)
Havanın Fen Noktası (şiir)
Tartaros Paradigması (eleştiri)
Teslis Sendromu (eleştiri)
Nano Kutsallık (eleştiri)
Sevgili Kutlu Yaşam (öykü)
Kuşku Bilinci ve Eleştiri (eleştiri)
İstanbul
Eleştiri, inceleme, araştırma, deneme
Montaigne, Descartes, Russell, Tolstoy, N. Hikmet, Dostoyevski, Nietzsche, Freud, Darwin, Marx, Engels, Lenin, Bakunin, Kropotkin, Voltaire, Diderot
Montaigne, Voltaire, Bertrand Russell