İnsanın en iyi tarafı ürperebilmesidir. -Andre Gide |
|
||||||||||
|
Yaşıyoruz, binbir çeşit hayallerle ve binbirçeşit koşullarda..Yanımızda birileri oluyor, yanımızdan birileri gidiyor..Herşey bir alışkanlık, çoğu sırası gelince yapılması gereken..Peki ya düşündüğümüz gibi seyrinde gitmeyince işler, illa ki olmalı mı yine de..Hayat herşeye rağmen devam mı etmeli.. Peki ya dönen dünyaya ayak uyduramayanlar?Hem de bu konuda hiçbirşey yapamadan.. İlker, 22 yaşında..Hayat aslında onun..O kadar cesur ki birçok konuda, konuşmayı seviyor, gülmeyi seviyor, kızlara hayran..Hayata gözünü bile kırpmadan bakıyor. İlker diyorum nasılsın? İyiyim ablacım ..diyor..Şaka yapmıyor, gerçekten iyi. Sinemaya götüreyim mi seni diyor..Gözlerimin içi parlıyor, nasıl bir enerji ve kabullenme bu, hem de tersine durduğu dünyaya karşı.. Psikoterapiyi çok seviyor. İnsanları dinlemeyi ve çözüm üretmeyi. Derdinize çare bulabilirse hele bir mutlu ki..Ben yaptım diye, akıllı, O da farkında, hiç mütevazi değil, hiçbir konuda, mütevazilik nedir ki ona göre , onun işine hiç yaramayacağı belli. Niye ben böyleyim diyor, ya da ne günahım vardı..Önceki yaşantımda kötü birşey yapmış olmalıyım...Ve gülüyor, aslında Şeytanım been..İnsan bir an durup düşünüyor, şeytan mı gerçekten de..Bize pabucumuzu ters giydirmesin sakın.. İlker tüm gün sandalyesinde oturuyor.İki kolunu da kullanmakta çok güçlük çekiyor.Hiç yürümemiş..Aslında hiç yatağında kendisi doğrulup oturmamış.. Ama çok yakışıklı, görünümüne de düşkün..Saçlarını yaptırıyor bazen kardeşine, kardeşi yazık ki en sevdiği değil..Çünkü bazen kendini düşlerinde yürürken görüyor ve uyandığında aslında onun kardeşi olduğunu farkediyor.O İlkerin yapamadığı herşeyi yapıyor ve bu yüzden İlker’e göre sevilmeyi haketmiyor. Çok sinirlendiğinde öfkesi içinde büyüyor.Neden diyor ablacım ben şimdi biraz koşup ya da yağmurda yürüyüp uzağa rahatlayamıyorum..Neden diyor ben duvarları yumruklayamıyorum.Neden diyor ben gidip de bir sıcak banyo yapamıyorum.Gözlerim doluyor, aslında yaptığım ama yaparken farketmediğim ne çok güzellik var..Bana hatırlatıyorsun İlkercim ama senin için ne yapmalı? Ona hayata karşı cesur olmayı öğretiyorum ama benden daha cesur.Ona hayata herzaman umutla bakmayı öğretiyorum ama gözleri benimkilerden daha parlak.Ona korkmamayı öğretiyorum ama ben daha korkağım..Çünkü O herşeye rağmen BEN DE VARIM diye bağırıyor.Ondan öğrendiğim çok şey var... Aslında İlker birçoklarından da çok ayak uyduruyor dünyaya.. Ve anlıyorum..Bıçak gibi kesiyor beni, hayat devam etmeli..Koşulsuz yaşamak...Kıymet vererek yaşamak..Farkına vararak yaşamak..Değer vererek yaşamak..Ve evet hayat illa ki devam etmeli, İlker gibi göğüs germeli..Aslında herbirimiz için yatağından sevinç içinde fırlamak o kadar büyük bir mucize ki..Anlamıyoruz.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © aslı bal, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |