Sevgi en azgýn yüreði uysallaþtýrýr, en uysal yüreði azdýrýr. -Alexis Delp |
|
||||||||||
|
Çünkü, CHP-ordu-Cumhurbaþkaný-ADD-ÇYDD düzleminde dile gelen ve 27 Nisan muhtýrasý ile iyice taçlanan “laiklik elden gidiyor” hurafesinin sürekli olarak “Cumhuriyet deðerleri” vurgusuyla sahneye çýkmasý sinirlerimi alt üst ediyordu. Zira o dönemde AK Partililer nezdinde “karþý cephe”ye itilip kakýlanlarýn “padiþahlýk geri gelsin” dediðini söyleyen bir tek Allah’ýn kulu yok idi. Hatta size çok garip gelebilir ama “padiþah beklentisi” bile o dönemlerde Osmanlý’nýn medeniyet þuuruna derin bir saygý bekleyenler arasýndan deðil de halký sürekli olarak “Cumhuriyet” vurgusu ile aþaðýlamaya çalýþan elitist zümre tarafýndan ortaya atýldýðýný görüyorduk. Ýktidarda yalnýzca tek bir eðilime, tek bir siyaset etme þekline tahammülleri vardý ve bu tahammül noksanlýðý için “sandýk” yeterli bile bir gerekçe deðil idi. Örneðin, Cumhuriyet’i niteleyen devrimlere karþý yoðun bir isyan dalgasý mý vardý dindar kitlelerde? Elbette hayýr. Zira, kimi Avrupa ülkelerindeki prenslere, prenseslere bakýp bakýp neden bizim bir aristokrasimiz yok kompleksine kapýlma ve bulduðu her Vahdettin torununun yanýnda resim çektirme hevesi dindar kitlelere deðil, bizim sözde Cumhuriyetçi aydýnlarýmýza mahsus bir hal almýþtý. Yine, Arap harfleriyle okuyup yazalým talebi söz konusu olmadýðý gibi, gün olmuþ devran dönmüþ, ülkemize savaþ yüzünden gelen milyonlarca Arap mültecinin dili olan Arapça’yý öðrenmek hatta diðer zengin Ortadoðu ülkelerinde çalýþmak bu ülkede yükselen bir deðer ve jet-set düzeyde “hip” bir eðilim haline gelmemiþ miydi? Mütedeyyin kitleler “Osmanlýca yani eski Türkçe’yi biz de tarihimizi, mezar taþlarýmýzda yazýlanlarý, okuyabilseydik aramýzda böyle uçurumlar açýlmasaydý keþke” demiþ en nihayetinde hükümetin reisi Erdoðan bir tek seçmeli ders olarak okullarda isteyen öðrencinin Osmanlýca eðitimi almasýný saðlayacak bir müfredatýn konulmasýný istemiþti. Atatürk zamanýnýn kýlýk kýyafet devrimi olan Þapka Devrimi sonrasýnda meydana gelen idamlar, mazi kalbimde yaradýr türünde, üzerinde konuþulmamasý gereken bir hüzne tekabül eder ki, bu aðýrbaþlý tavýr bile söz konusu kitlelerin Cumhuriyet’e angaje olmaktaki kararlýlýðýnýn bir göstergesi olabilir deðil mi? Ýmam Hatip Lisesi’nin bile sýrf halka yaranmak için milli þef Ýnönü’nün bir Cumhuriyet projesi olduðunu unutup halkýn yoðun ilgisine mazhar olmalarýný “tevhid-i tedrisat”a bir itiraz olarak okuyan “Cumhuriyetçileri” bugün Boðaziçi Üniversitesi’ndeki eylemleri üzerinden anlamanýn mümkün olabileceðini hiç sanmýyorum. Zira Ýmam Hatip demek “medrese eðitimi” alan öðrencilerin bulunduðu bir okul demek deðil artýk! Egemen sýnýflarýmýzý tedirgin edecek bir teveccühe mazhar olmasý, dinî duyarlýlýklarý olan kitlelerin dünyevi taleplerinin bir tezahüründen baþka bir þey deðildi oysa… Bugün dinî duyarlýlýklarý imamlarýn ve müezzinlerin dünyasýna kilitlemekten yana olanlarýn bunu anlamasýný beklemek ise yine baþka bir bahara kaldý diyebiliriz… Ya da Aþar (öþür) vergisinin kaldýrýlmasý ve çiftçiliðin özendirilmesi gibi, uluslararasý ölçü birimlerinin kabulü gibi konularda mý bir isyan duygusu var acaba? Vatandaþ okka ve arþýn gibi birimlerin geri gelmesini mi talep etmekte? Bize böyle bir bilgi geldi dersek külliyen yalan olur. Sosyal medyada da henüz dillendireni ne gördük ne okuduk. Dahasý, daha düne kadar baþörtüsü üzerinden tel’in edilen hükümet ve baþkaný Erdoðan’ýn yapmaya çalýþtýklarýný Cumhuriyetçiyiz diye nara atan solcu öðrencilerin birkaç baþörtülü öðrenciyi de kendi saflarýna çekerek ortalýðý velveleye vermeye çalýþmasýný ne ile izah edeceðiz acaba? Hem sorarým, bir öðrenci okula ne için gider? Ya da okula giden bir öðrenci yönetici seçmeye mi yoksa eðitim almaya mý gider? Eðer bu sorularýn cevabý “öðrencinin iþi eðitim almak, okumak, bilimde, ilimde ilerleyip ülkesine hizmet eden yetkin bir birey olarak yetiþmek” ise atanmýþýn yapacaðý eðitim modelini bile bilmeden sorgulamak kimin haddine? Kýsacasý dünyanýn her üniversitesinde, hatta tüm þirketinde patronlar kurumlarýnýn baþýna yöneticiyi atar! Olay bu kadar açýk! Boðaziçi’nin Ortadoðu Teknik’ten, Yýldýz’dan, Marmara Üniversitesi’nden hiçbir farký yok! Bu sebeple bir öðrenci okula yöneticisini seçmeye deðil, eðitim almaya gider. Bugün Türkiye’nin baðýmsýzlýðý için ortaya koymuþ olduðu enerjiyi görmezden gelenler, yarýn bu yaptýklarýna piþman olabilirler. Çünkü bu kadar saf olmaya, bu kadar kullanýlýp atýlmaya müsait bir kitleyi ömrü hayatýmda ilk görüp þahit oluyorum. Belki bu kadar fazla olmasýnda 83 milyonluk nüfusun etkisi de hiç kuþkusuz olabilir ama teknoloji çaðýnda insanlarýn böyle aptallaþacaðýný ve hala ideolojik bakýþ açýsýyla eðitim alabileceklerini tahmin etmemiþtim… Ey sýnýfsal imtiyazlarýný resmi ideoloji ile teminat altýna almýþ, sözde öðretim üyesi, özde terörist züppesi; Cumhuriyet, “Batýlý rol modellerini” ve “Batýlý tüketim kalýplarýný” taklit etme “Onlarýn istediklerini yapma” biçimi deðildir! Laikliði modern yaþam tarzýnýn kapýkuluna dönüþtürüp, sýnýfsal kaprislerin imgesi haline getirmekten yorulmadýnýz mý? Bu ülkede hala yaþýyor olmanýzýn hatrýna yahu bari “Cumhuriyet”i de pis çýkarlarýnýza kurban etmeyin… Çünkü ona tüm Türkiye’nin ihtiyacý var…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Yûþa Irmak, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |