..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilmek kadar kuşku duymaktan da zevk alıyorum. -Dante
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Soyut > Bülent Kurt




30 Mart 2003
Şizofrenik Öyküler-6  
Bülent Kurt
Bunu düşündü ağaçtaki ardıç kuşu, ama gene bilmedi ve bir müddet sonra unuttu ne düşündüğünü ve kanat çırpıp güneşe doğru uçtu. Ardında tomurcuklanmış bir ağaç vardı, o yükseldikçe küçülüyordu ağaç. Uçtu en yükseklere kadar uçtu. Ve sonra tomurcuktan bir


:CAID:
Şizofrenik Öyküler-6

Parlak güneşin altında yeşeren bir ağacın bir yerlerinde bir tomurcuk. Öğlene doğru güneş kendini daha fazla belli ettikçe açılmaya başlıyor. Olaylar sürekli bir şeylerin devinimi. Ardı ardına gelişen tüm olaylar birbiriyle sıkı bir bağlantı içerisindedir. Bunu düşündü ağaçtaki ardıç kuşu, ama gene bilmedi ve bir müddet sonra unuttu ne düşündüğünü ve kanat çırpıp güneşe doğru uçtu. Ardında tomurcuklanmış bir ağaç vardı, o yükseldikçe küçülüyordu ağaç. Uçtu en yükseklere kadar uçtu. Ve sonra tomurcuktan bir çiçek çıktı, devinim devam etti fakat ardıç kuşu bunu göremedi çünkü çok yüksekteydi.
Gözlerini kapamış devinimin sürekliliğini düşünüyordu. Kulağında bir konçerto çalıyordu. Devinim. Müziğe uyarak gözlerini kapatmış ve elleriyle kendi kendine sanki orkestra’nın şefiymiş gibi kendinden geçiyordu. Gözleri kapalıydı ve birley düşünmüyordu sadece mükemmel bir boşluk vardı. Boşluk iyidir diye düşünürdü bu gibi anlarda aslında iyi olan boşluk değil boşluğu hissedebilmekti. Devinim dedi gene kendi kendine o içindeki boşluğa doğru. Ses boşlukta yayıldı, bir yerlere çarpmadı, yankısını hiçbir zaman duyamadı. Geri gelmemişti, devinim dedi kendi kendine. Gözleri hala kapalıydı. Hep bir düşü vardı, biryerlerden duymuştu ve kendi çapında geliştirmişti düşünceyi. Herşeyin dördüncü boyutu bir gidiş olsa derdi. Ölmek olmasa sadece birgün çıksak kapıdan dışarı çıksak, sokakta yürüsek ve nereye gittiğimizi bilmeden sadece yürüsek ve sonra yavaş yavaş görüntümüz kaybolsa ve yok olsak. Kimse bilmese, deseler dışarıya çıktı ve bir daha da gelmedi. Kimse bu zamanı gene bilemeyecekti ve daha güzel olacaktı diye düşündü. Cennette cehennemde o zaman yürünerek gidilecekti ve kim bilir bu daha da güzel olacaktı. Kapıdan çıkma ve yok olmak yürürken. Kimse bilmeden. Ve sonra birden unutulmak, yaşanmış olduğun diğer hafızalardan kazınmak. Yürümek yürümek ve yok olmak sessizce. Gene boşluğu hissetti gözleri kapalı şekilde. Canon in D major çalıyordu, bir Pachelbel. Zaten tek eseriydi adamın ama kimbilir ne şartlarda yazmıştı bunu, boşluğu emindi ki o da yaşamış ve hissetmişti, peki onun sesi yankılanmışmıydı? Belki yankı yapar bir sonu vardır diye düşünerek bir daha seslendi boşluğa. Boşlukta ses gitti, gitti ve gitti... deminki düşüncesini doğrular şekildeydi yavaş yavaş kaybolmuştu ses ve ondan arda hiç bir iz kalmamıştı. Bir süreliğine gözlerini açtı ve baktı. Çınar dedi, büyük bir çınar. Sonra tekrar kapadı gözlerini ve boşluğuna geri döndü. Boşluk muydu onu o yapan yoksa o muydu boşluğu boşluk yapan. Bir müddette bunu düşündü fakat sonra bir karınca kolonisi gibi dağıldı fikirleri. Sadece gene aklında o değişik dördüncü boyut hikayesi kalmıştı. Yürümek yürümek ve yürümek...siyah ve tonları, mavi ve tonları, kırmızı ve tonları. Boşluğun rengini düşündü, rengini kestiremedi bir türlü çünkü nasıl düşünüyorsa öyle görüyordu. Saatin tik tak seslerinden beynimiz nasıl bir melodi yaratıyorsa buda onun gibi birşeydi. Ne istiyorsan onu yapıyordu beynin.aslında tüm şartlarda bu böyleydi ama biz bunu bilmiyoruz diye düşündü kulağındaki mükemmel ritmle...
Sonra gözlerini açtı tekrar. Çınar, dev gibi yeşil bir çınar..sonra ayağa kalktı kulağındaki müzikle. Yürüdü, kapıyı açtı ve kapıdan dışarı çıktı....sonra gözlerini tekrar kapadı çınar yoktu.


30 mart 2003
Bülent Kurt
“ boşluk ”

.Eleştiriler & Yorumlar

:: izedebiyat komsunuzdan selamlar
Gönderen: H.Deniz Hatipoğlu / bursa
2 Nisan 2003
Ağac varmıydı gercekten orada? belli belirsizlik bizi biz yapan bazen sesimizi duyarmıs gibi gelir benliğimize ama sorguladığımızda ellerimizin terli oluşu bile tek tek gözümüzden ve derimizin nasıl bir şey olduğu konusunda merak ve bazen de hiç bir şey hissetmeyiz..Neyi neden yapmısız belki hayal lerde görmüs ama yalanlamısız ellerimiz gercekten terlidir ve sonra soğur belki de hiçbir zaman o kalp cırpınısın gecmediğini hissederiz ve bundan bile yakınırız ellerimiz ondan terler heyecandan dır herşey ...ama istemeyiz kimsenin bunu bilmesini istemeyiz korkularımızın duyulmasını siz varsınız ama hayaliniz de var ...kacıncı konçerto kacıncı ses tınısı hep kulakta kedi gibi miyavlar ama onu duyan kim ve kimlerdir........ Herşey zaten kararını vermiş bize ne düşmüş o zaman......?




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Bülent Kurt kimdir?

c


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bülent Kurt, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.