..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Gerçeği arayan bir insan, öncelikle her şeyden gücü yettiğince kuşku duymalıdır. -Descartes
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > IRamazan ACAR




28 Mayıs 2006
Başlangıcım  
IRamazan ACAR
biseylere baslamanin dayanilmaz hafifligi degil baslangicin anlamina giris sadece


:BGGI:
   Yazmak istedim sadece ve baktımki girişlerden nefret eder olmuşum. yada sadece her başlangıçtan sonu geldiği için… bi yerden sonra başlangıçlar anlam ifade etmez olmuş. sadece normal halinde sürüklenip giden bi hayatın bir parçası olmak aslında istediğim. farkında olmamak koyun olmak istemişim. Bir yazarın en sevdiği ham kağıt bembeyaz olan ; sadece işkence aleti olmuş benim için.

   Benim için başlangıçların hep kötü olduğuna dair bi his kalmış içimde. En basitinden aşk ( o kadar basit demeyin hakkaten basit, bana göre tek cümle aşk : insanlarin mutlu olmak icin kendilerini kandirma eylemi .) bi yerde ya başlayamıyorsunuz reddediliyorsunuz yada başladığınızda o kadar da muhteşem bişey olmadığına ve reddedilmekten daha kötü olduğunun farkına varıyosunuz(genelde ayrılığın ruh halidir). Bu durumda en iyi aşk başlamamış olandır. O zaman vakit gelipte, insanoğlu kendini boşlukta hissettiği zaman neye başlamalı? Bu sorunun cevabı aşk kadar basit değil.

   Şu günlerde fazlasıyla determinist olduğumun farkına vardım. Hayat içinde yapılan bi eylem bir diğerini kovalıyor. Bunun içine karışmış aşk dediğimiz ilişki parçacıkları, iki libidal saplantılı insanın sadece birbiriyle çarpışıp kitapları yerden toplarken birbiriyle gözgöze gelmesi gibi bişey. Bundan sonra o iki insanın yaptığı sadece (aşk ismini verdikleri süreç) bir sevişmeden önceki hareketler davranışlar silsilesi halidir. yani kısaca bir nevi on sevişme gibi. Sonu ise sevişmedir. çok tekrar eder. Sıkılma gelir sonra, çünkü karşı taraftan beklediklerini almışlardır ve zamanı gelince ayrılıp, yeniden libidal saplantılara dönüp, gene birine çarpana kadar.(kısır döngü yada sonsuz döngü).
Aslında bunda kimsenin suçluluk yada suçsuzluğundan bahsedilemez. Bize çocukluğumuzdan beri verilen şeyler : aman aşk ne uludur yücedir saçmalıkları bizi bu hale getirmiştir. Bir öpücükle uyanan prensesler, aşkın yüceliği sayesinde kurtulan hayatlar vs vs vs.(külkediside pek tabi taş gibi bi hatundur herhalde) işte bunlar bizi bu hale getirdi. Kıçımıza yediğimiz her tekmeden sonra uyandık biraz daha aslında. Tamamen uyandığımızda ise ölme vaktimiz gelmiş demekti.

   İşte aslında bir nevi sorunun cevabı(vakit gelipte insanoğlu kendini boşlukta hissettiği zaman neye başlamalı?) yavaş yavaş ölmeye başlamamız gerekiyor gibi. Peki bu nasıl yapılır ? işte her zamanki soru soruyu doğruyor ve çıkamıyoruz içinden. Bu yüzden belki koyun sürüsüne katılmak isteyişim. Bırakayım vakit gelince kurt beni yesin. Her şeyin farkında olmak aşkın olmadığına kanaat getirmek insanda artık yaşama hevesi bırakmıyor. Başlayacak bişey bulamıyorum. Siz elinde aşk olduğuna inananlar uyandığınız zaman neye başlıcaksınız ? uyanmış olanlar kendinizi neyle kandırıp oyalıyorsunuz?

   Başlamak bana bunları ifade ediyor ve bende kendimi oyalamak için yazmaya başladım. Öyle edebi bir yanıda yok sadece vuruyorum klavyeye düşünceleri. Edêbi olmadan edepsizce belkide. Farkında olmanın verdiği acıyla. Sadece 20 dk daha ölümüme yaklaşarak. Sadece başladım ölüme kadar oyalanmak için….



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


IRamazan ACAR kimdir?

her insanın önüne sunulan kendini tanıt etketli boşluklara hiçbirşeyim yazamadığım gibi bunuda esgeçmiyecem ve kendimi anlatamamanın verdiği sıkıntıyı hatırlattığı için sadece bunları yazıcam maalesef. .

Etkilendiği Yazarlar:
yok maalesef


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © IRamazan ACAR, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.