Kitabının bir kopyasını gönderdiğin için sağol. Onu okumakla hiç zaman yitirmeyeceğim. -Moses Hadas |
|
||||||||||
|
Bazen gülüp geçeriz, Önem vermeyiz hayatta hiç bir şeye. Bazen de gülüp dururuz, Aslında ağlamamız gereken halimize, Demişler ya atalarımız, Bir kahkaha, Bir kalem pirzolanın yerini tutar diye. Gül bakalım benim vatandaşım, Gül gülebildiğince. Çoğumuz şikayet eder dururuz, Bazen hali pür-melalimizden ! Gülmedi şu bahtım gülmedi gitti diye ! Hayıflanırız ! Bir yandan feleğe de laf çakıştırarak, Hatırını sorar dururuz, Anlarsınız ya ! Ferahlarız sanki aklımız sıra . Gönül bu ya, Hep davetkar, Ve gülen gözler arar dururuz güzellerde. Neşe katsınlar isteriz hep neşemize, Ferahlatsınlar, Şen eylesinler yorgun gönüllerimizi, Edebildiklerince diye. Gülme komşuna gelir başına derler. Uyarmışlar büyüklerimiz bizleri. Nasıl davranmamız gerektiğini, Hatırlatmışlar bizlere, Nezaketle, incelikle. İnsanoğlu bu, Zaman olur anlatılan şeye öyle güler ki, Katıla katıla hem de. Hatta ne yalan söyleyeyim, Böğrümüzü tutarız gülerken, Yaşlar dökülür didelerimizden ! Kaçırdığımız bile olur bazen, Ayıptır söylemesi sizlere ! Ama genelde, Yine de asık suratlı bir toplumuz, Yabancıların bile, İlk farkettikleri ifadedir, Gördükleri çehrelerimizde. Kimimizin işi tıkırındadır, Fırsat yaratmak için habire çalışır durur, Çevresindeki kulları güldürmeye, Bıyık altından güler sonra hınzır hınzır. Kimisi de almıştır eline kalemi, Daldan dala dolaşır, Bir kaç güzel fıkra yazayım da, Güldüreyim insanları, Belki de üç beş kuruş da ekmek parası çıkar diye ! Velhasıl nasıl desem ki dostlarım sizlere, Kolay da biteceğe benzemez, Uzun sürer gider bu hikaye. Bu günlük bu kadar yeter, Umarım bir başka zaman olur, Yine bir araya geliriz, Ne yapalım bizler de ararız bir çare, Gülemeyen yüzümüzü güldürmeye. B u arada sıcaklık hissederiz, Yüreklerimizde, Hissedebildiğimizce. Laf aramızda ha, Gülmeyi tarif etmek inanın siz de, Sadece bir bahane, Dostlarım sadece bir bahane. Gönül ne kahve ister, Ne de kahvehane, Gönül yarenlik edecek bir dost arar durur, Kahve ise bahane ! Fikret Dündar
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fikret Dündar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |