Yüz kişinin içinde aşık, gökte yıldızlar arasında parıldayan ay gibi belli olur. -Mevlana |
|
||||||||||
|
Harfler...Sesin sembole dönüştüğü ve yüzlerce dilin, binlerce lehçenin oluşumunu sağlayan işaretler...Kimi zaman resim, kimi zaman semboller oluşturmuş kelimeleri, duyguları ve tanımları ifadelendirmek için...Ve bir kromozom dizilişindeki sanat gibi taklit edilmiş yazmak ve sanat, dili olmuş insanların...Heceler, kelimeler, cümleler, edebi değer taşıyan ve taşımayan herşey...Hepsi de kelamdan ibaret... Kelimelerin Ruhu...Aşık olduğum tekşey bu hayatta, kelimelerdir. Melekleri Adem’e secde ettiren, Allah’ın ona öğrettiği isimlerdir. Herşey kelimeyle başladı insanoğlu için... “Oku” emriyle...Bize kelimeyi öğreten bizzat Rab idi...Gerçek mürşid O... İlimlerin sahibi Allah...Ve ilim saygı gördü...Çünkü öğretendi, çünkü Rabbin varisleriydi alimler... Kelimeleri şifrelendirip, billur kadehler içinde halka sunan ve onları kendinden geçirenler de kelimelerin ruhunu okuyanlardı...Ve anlatabilenlerdi...Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, kelimelerin itibarı korunacaktır insanlık varoldukça... Kelimelerin bir ruhu olduğuna göre, tekrarlanan her kelime, yeni bir oluşla, yeni bir ruh beden inşa eder...Onun için evladın anne babasından alacağı hak, güzel bir isimdir...Çünkü insan, defalarca o isimle çağrılır ve isminin ifadesine bürünür....Hiç dikkat ettiniz mi, isminin anlamına göre davranan ne kadar çok insan vardır...Celal isimli biri genellikle öfkelidir, Abdullah ismini taşıyanlar görev bilinciyle davranırlar, Doruk isimliler hep yükseğe çıkmaya çalışırlar. Bu şekilde çok örnek verebilirim sizlere... Tesbihler hep ilgimi çekmiştir. Bence her ismin bir hizmetkârı var.....Ve belli sayılarda okunduğunda mutlaka o ismin tecellisi görülüyor...Ve buna uygulama sonucunda vakıf oldum çoğu kez... İlham denilen ve gökten gelen o yüce duygu, ifadeye dönüşüp beyinde depolanan kelimeleri şifrelendirdiğinde; okunan bir yazarın, daha doğrusu beğenilen bir yazarın kelimelerin imparatoru olduğunu düşünürüm ... Kelimelerle başlar savaşlar ve kelimelerle biter...Ululuk, seçilen kelimelerin sunuluşundadır. Her kelime, hangi dilde olursa olsun, duygunun ve görüşün açığa çıkmasını sağlar... Bir insanı tanımak için kelimelerine yoğunlaşırım...Gözlerimi kapattığımda, hafızamda kalan kelimeleri ele verir kişiliğini...Satır aralarında niyetlerini okuyabilirim...Bir insanı konuşurken dinlediğimde, harfler adeta arılar gibi vızıldar beynimin içinde...Ve gözlerimi kapattığımda, o insan veya fikri ile ilgili kelime imajı karşıma dikilir. Kelimeler...Hayatımızı anlamlandıran ve yaşamı içselleştirip sonra dışa vurumumuzu sağlayan harf ve hece dokumaları...Bir yazı, dokunan bir halı gibidir. Halının desenini stil etmeden, ne dokuyacağınızı bilemezsiniz. Ortaya çıkan ise, ifadesi anlaşılmayan karışık desenler gibidir. Sadece renkleri ilginizi çeker. Sonuç olarak, bu anlatımın konusunun, kelimeler mi yoksa yazmak mı olduğu aklınıza geldiyse size cevabım şudur: Kelimelerin ruhu olmadan yazmanın ne anlamı olurdu?...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © yeşim kale, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |