Aðlamak da bir zevktir. -Ovidius |
|
||||||||||
|
'Bu parmaðýna takmaný istiyorum yüzüðü çünkü bu parmak baðlamýþtý bizi birbirimize' derken haylaz bir çocuk edasýyla gülümsüyor ve ellerimin üstünü cimdikliyordun.'Yalan söyledin,orada inmeyecektin bunu biliyordum ama korkusuzca kaybolmak istedim cennetinde.Çünkü duraða çok kýsa bir mesafe kala ineceðimi söyledim,söylemesem zaten senin onu söylemeye vaktin kalmayacak o durakta inemeyecektin,öyle deðil mi? 'Haklýydý; bu sefer sýra benim o düþsel hikayemdeydi.Ellerini çenesine yaslamýþ gözlerimdeki bahçede kaybolurken bense kanat çýrpýyordum onun yüreðinde.Üniversiteden yeni mezun olmuþ hayat denilen boþluðun bir yanýna tutunabilme çabasýyla mülakata çaðýrýldýðým iþ baþvurusundan dönüyordum.Vaktim epeyce olduðundan Kadýköy'e yürüyüp iskeleden denizi ve martýlarý izleyip üstümdeki stresi hafifletmeye ve bu yürüyüþte mülakatýn deðerlendirmesini yapmaya karar vermiþtim.Bir süre dalgýn dalgýn yürüdükten sonra önüme gelen ilk trafik lambalarýnýn önünde durup yeþil ýþýðýn yanmasýný bekledim.Yeþil ýþýk yandýðýnda yola henüz adýmýmý atmýþtým ki sarý bir dolmuþ ýþýða aldýrmadan geçmiþ ve korkuyla irkilmeme sebep olmuþtu.Baþýmý kaldýrýp tekrar ýþýða bakmýþtým,yeþil yanýyordu doðru görmüþtüm fakat insanlarýn hayata kýzgýnlýklarýný hayattan çýkarmak yerine neden diðer insanlarý yok sayýp kýzgýnlýklarýný insanlara yüklemeye çalýþtýklarýna hala anlam verememiþtim.Yolun karþýsýna geçtim,tam olarak nerede olduðumu anlamak için tabelalarý incelerken dolmuþ duraðýna takýldý gözlerim.Birden içinde bulunduðum arayýþ sona ermiþ durakta gördüðüm kanat çýrpamayacak kadar yorgun duran o meleðe takýlmýþtý gözlerim.O melek sendin,birþeyler yapmalýydým,yanýna gelip bir iki kelime birþeyler söylesem her önüne gelene laf atan,kendini beðenmiþ insanlar konumuna düþecektim ama birþeyler yapmalýydým.Bir meleðin sesinin kulaklarýmdan yüreðime doðru iniþini ve o iniþte ruhumdaki derinliði daha da fazla hissetmeliydim.Elimdeki en büyük koz,Kadýköy dolmuþlarýnýn on beþ dakikada bir geldikleri ve yolun tek yönlü oluþuydu.Koþar adýmlarla beklediðin duraðýn bir üst duraðýna doðru ilerlerken bir yandan da inþallah ben duraða varmadan boþ bir dolmuþ geçmez diye dua ediyordum.Çünkü bir meleðin sesinin kulaklarýmdan yüreðime doðru iniþini ve o iniþte ruhumdaki derinliði daha da fazla hissetmek istiyordum.Duraða geleli henüz iki dakika olmuþtu ki ilk dolmuþ duraða yanaþtý fakat içerisinde sadece bir kiþilik boþ yer vardý.Binmesem bir ileriki durakta sen binecektin ve ben o yorgun meleðin sesinin içimdeki derinlikte çýnlayýþýný hissedemeyecektim.Dolmuþa bindim,iki-üç dakikalýk vaktim vardý.Eðer baþaramazsam bir camýn ardýndan sade ve sadece üç-dört saniye seni görebilecek içimdeki devrimi bir baþka bahara erteleyecektim.Yanýmda oturan orta yaþlardaki beyin parmaðýndaki yüzük yeni bir kapý açmýþtý beynime.Hemen o beyle konuþmaya baþladým ve ileriki durakta elinde poþetlerle bekleyen kiþinin niþanlým olduðunu,annesinin biraz sonra kalp ameliyatýna alýnacaðýný,acil olarak Kadýköy'deki bir hastaneye ameliyat malzemesi götürmemiz gerektiðini,kendisininse niþanlýma yerini verip veremeyeceðini sordum.Hiç tereddüt etmedi; gülümseyerek'Biliyor musun eþimi geçen sene bir kazada kaybettim ve bu trafik yüzünden kendisini son kez görmeye bile yetiþemedim,tabiki ne demek memnuniyetle' dedi.Ýçimden bir þimþek nehrin tam ortasýna düþtü ve o nehirde yüzdüm,kahrolasý azgýn sularý kan kokan o nehirde...Bir meleðin sesini yüreðimin en derinlerinde hissetmek isterken yalan söyledim ve ben o yalanla ortasýna þimþek düþen,azgýn sularý kan kokan nehrin en derinlerine hapsedildim.Dolmuþ duraða yanaþtý,kapý açýlmadan o beye tekrar teþekkür ettim ve niye o dolmuþta olduðumu unuttuðum anda yanýma oturuþunla irkildim.Tam ortasýna þimþek düþen o azgýn nehri durdurmalýydým yoksa içimdeki o sese yenilip ilk durakta inecektim.Poþetlerini býrakacak uygun bir yer aradýðýný gördüðümde hiç düþünmeden elimi uzatýp yardým etmeye yeltendim ve sen de bu yardým talebimi geri çevirmedin.Gözlerin hafif bir tebessümle gözlerime deðdi ve kanat çýrptýðýmý hissettim yüreðinde.'Teþekkür ederim deyiþinle sesin kulaklarýmdan aþaðý inerken ruhumdaki derinliðin en sonuna ulaþmýþtým.Gözlerimi ayýrmadan taa ki o ana kadar seni izledim.Duraða beþ-on metre kala ineceðini söylediðinde ne yapacaðýmý bilemedim.Son kez bakmak istedim gözlerine ve 'Siz inin ben poþetlerinizi uzatýrým hanýmefendi' dedim.Topu topu otuz-kýrk dakika önce hayata kýzgýnlýklarýný hayata deðil de insanlara yansýtýyorlar diye düþündüðüm bir dolmuþ þoförünün sana kýzmasý belki de hayatýn içime biriktirdiði tüm enkazý alýp gitmiþti.Sen bu parmaðýna tak yüzüðü diyorsun bense dolmuþ þoförlerini her gördüðümde gülümsüyorum ama o yerini rica ettiðim beyle birlikte boðulduðum,o þimþek çakan kahrolasý nehri unutamýyorum. Daha da sýký sarýldý parmaklarýn parmaklarýma ve bir meleðin dudaklarýndan düþtü seni seviyorum cümlesi.Oyun oynarken topu masamýzýn yanýna gelen o ufak çocuk ve o ufak çocuðun baþýný okþayýþýn; yan masada oturan o cennete birlikte girmiþ ailenin en kutsal meyvesi.Gülümseyip adýný sordun,þefkatle aldýn kucaðýna.Sen onu kucaðýna aldýn gönlümün yollarýna düþtü çocukluðum.On beþ gün kaldý düðünümüze topu topu on beþ günve sen içine dolup dolup taþan o sevinçle yerinde duramýyor,bir çocuðu kucaðýna alýrken o çocuðun hayallerinde kayboluyordun.Ayaða kalktýn; ilerideki büfeden o çocuða çikolata alýp biraz daha mutlu etmek istedin.Yüzümde bir tebessümle ufak bir çocuðun elinden tutan o meleðin gidiþini izledim.Henüz büfeye ulaþmýþtýn ki birden alev kusmaya baþladý gökyüzü.Gökten bir alev düþtü ortalýk çýðlýk çýðlýk ve sana yetiþtiðimde çok geçti,kucaðýnda ölmüþtü çocukluðum.Kanatlarý kana bulanmýþ o kuþ uçamýyordu artýk yüreðinde.Hemen peþine bir alev daha düþtü gökyüzünden,kan oturmuþ gözlerine bakarken yýðýldým olduðum yere ve kayboldun cennetim dediðin gözlerimin bahçelerinde.Sen kayboldun içimden lapa lapa kar...Ne kadar zaman geçti bilmiyordum,gözlerimi açtým gökyüzünde derin bir sis ve etrafta onlarca insan.Elimi kalbine götürdüm atmýyordu artýk yüreðin.Kucaðýnda ölürken çocukluðum göç mevsimini kaçýrmýþ o kuþ donup kalmýþtý,kanat çýrpmýyordu artýk göðsünün içinde. Oysa sadece on beþ gün kalmýþtý düðünümüze,Gizli bir el,terörist bir fikir sisten bir perde çekerken gökyüzüne son kez gördüm kucaðýnda çocukluðumu.Seni alev kusan o gökyüzüne teslim edip,o kahrolasý azgýn sularýn en derinine girdiðimde anladým:yeryüzünde kapanmaz yaralar býrakanlar olduðu sürece sevenlere bir hayallik boþluk kalmayacak sevgili...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Kerem Yüce, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |