Şiir, duyguların dilidir. -W. Winter |
|
||||||||||
|
(İskele, Kale, Edremit, Gevaş… Mumları yanıyor şimdi hepsinin. Göle vuruyor ışıkları… Kar üşütüyor da insanı, karsızlık daha bir üşütüyor sanki… Kar da yağ(a)madı. İçimden bir ses bir dilek tut , mumları üfle diyor… Her yer karanlık altında kalırsa diye korkuyorum… Gözlerimi kapatıyorum, bir dilek tutuyorum… Işıklar hala yanıyor…) yirmiyibirgeçe/otuzadokuzkala üçaralıkanısına… Önce ÇAĞLAdı GÖK ile DENİZ Küçük, bembeyaz bir bedenin kulağına fısıldandı bir isim İşitti bebek… Hissedebileceği tüm duyguları Yerleştirdi gözlerine… Adına ÇAĞLA denildi O gün bugündür hep ÇAĞLAdı Anne babasının ilk meyvesİ Annesinin yedi sene hamile kalmamasının sebebi Yaramaz, asi, inat… Bedeni aklına küçük geldi hep Kaybedecek zamanı yoktu sanki çabuk büyümeliydi ÇAĞLAdı ruhu… Durmadı hiç… Aktı… Bilinmezliğe akıp akıp durdu Babasının güven veren ağırlığına hayrandı en fazla… Öğrendi sonra Hayatına giren insanlarda hissettiği ilk şeyin O tarifsiz, o sessiz güven olduğunu… Ruhunun boğumları boğmasın onu diye Bir sebep kıldı Yaradan O önündeki kağıda akıp akıp durdu… Öfke, isyan, kızgınlık, acı, mutluluk, aşk… Her şey… Yaşadıklarının kanıtı kaldı beyaz sayfalarda Emanet edildi ona bu kalem Akarsuyun yatağa ulaşacağı vakte dek… Lisedeki ilk senesinde ÇAĞLAyan ruhunu kütüphanede karşılaştığı mesnevi Doyurmaya başladı Mevlana’nın Şemsi gibi onun da şemsleri oldu hayatında Sanki yavaşladı akış, dinlendi sanki kalbi Hayır, hayır, durmadı… Mesneviye dalmanın tadını anlayacaktı sonra Ve ÇAĞLAdı yine… Yaşamak zordu onun için ‘’Eski bir madende göçük altında kalmak gibiydi.’’ Sevdi Zerrelerine işlercesine sevdi… Becerebildiği en iyi şeyin sevmek olduğunu düşündü Bağrına bastıklarının bıraktıkları izlere inat Sevmeyi var edeni sevdi sonra… ‘’İncecik çizgide sınırın tam üstünde hissetti hep kendini Ya deli olacaktı bir gün ya da veli… Şimdi incecik çizgide. Ne olacağına henüz karar veremedi.’’ İnanmayı, yaşamı, ölümü, aşkı, anlatmayı, dinlemeyi, acıyı, denizi, martıyı, kediyi, köpeği, beyaz zambağı, gülmeyi, ağaçları baktığında ona güven veren gözleri paylaştığında layıkıyla kabul edebilen ve saklayabilen yüreği ellerini tutup ayakta durmasına yardım eden şarkıları, şiirleri, sözleri, kitapları… hayatına giren ama artık yanında olmayan şeyleri hayatına giren ve hala hayatında olan şeyleri hayatına belki de henüz girmemiş şeyleri ya da hayatında olup fark etmediği şeyleri Acı da olsa, tatlı da olsa, yaşam tecrübesini artıran her şeyi seviyor Sevmeyi seviyor en çok da… İçindeki fırtına ele geçirdi hep onu Fırtına hiç dinmedi Velhasılı ÇAĞLAdı hep… Gideceği şehir neresi olursa olsun Tek şey istedi… Mavi bir deniz Van’a geldi Mavi bir göle… Ve öğrendi sonra burada onun adının deniz olduğunu Mutlu oldu… Bugün baktı hiç korkmadan aynaya Orda yeniden gördü kendini Barış anlaşması imzaladı gözleriyle Gözyaşları ÇAĞLAdı gözlerinden dudaklarına Çağıl çağıl geçen bir ömür istedi ömrünün sahibinden ÇAĞLAdı bugün GÖK ile DENİZ Bu yüzdendir işte ruhundaki fırtınalar İsmine yazıldı kaderi Kaderine yazıldı ismi ÇAĞLA denildi ona… ÇAĞLA… Durmadan, bıkmadan, usanmadan ÇAĞLA… Çağla GÖKDENİZ
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ÇAĞLA GÖKDENİZ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |