Kendi görüşlerim var -sağlam görüşler-, yine de her zaman onlara katılmıyorum. -G. Bush |
|
||||||||||
|
Şu an o kadar yoğunlukla yazıyorum ki, hiç bir insan bu halimi tasavvur edemez. Ama sen beni anlarsın. Hayatı benim gibi yudumlamasan da, aynı gözle bakmasak da yaşama... Evet... Sana olan duygularımı başka şekilde de ifade edebilirdim. Ama hiçbir şeyde ancak kalem ve kağıtla bir olup dökülen düşüncelerimi sana anlatamazdım. Belki yarım kalırdım. Ya da duygularımı açıklayamazdım bile... İşte bu yüzden mektuba yansıttığım hayallerimi sana göndermeyi düşünüyorum. Ne güzel bir araç değil mi şu mektup? Art arda sıralanan ve hafızaya misafir bile olmayan, dile getirilmiş kelimelerden daha anlamlı. Ne onlar gibi silinip gidiyor, ne de boş iltifatlar gibi zamanla son buluyor. Her zaman yanında ve dost olarak kalıyor insana... Yalnız kaldığımı düşündüğüm zamanlarda bana gönderdiğin mektupları okuyorum biliyor musun? Belki görünüşte art arda dizilmiş kelimeler yığını. Ama inan ki onları elime aldığımda, senin gülümseyen yüzün beliriyor karşımda. "Yalnız değilsin. Ben hep yanındayım" dediğini duyar gibi oluyorum. İşte o zaman elimde bulunan kağıt parçalarının aslında hayat kaynağım olduğunu anlıyorum. Mektuplarının beni ayakta tuttuğunu, gerçekte yalnız olmadığımı hatırlıyorum. Ve o an sıkıcı ve kasvetli havadan kurtulup hıçkıra hıçkıra ağlıyorum. Hayır üzüntüden değil. Senin her an benimle olduğunu bildiğimden, sevincimden ağlıyorum. Haksız mıyım? Sen olmasan da, o kendini katarak yazdığın satırların benimle. Yani yokluğunu çekmiyorum. Mektuplarınla seni özdeşleştirip kalbimde saklıyorum. İşte bu sebeplerle sana yazıyorum. O zaman senin de beni anlayacağını, mektupları seveceğini düşünüyorum. Adresinden tut son "Hoşçakal" kekimesine kadar bir umudu, bir insanı anlattığının bilincine varmanı istiyorum. Bir gün gelecek belki de bana artık yazmayacaksın. Belki biraz kırılacağım. Ama zaten hep böyle değil mi? Gözden uzak gönülden de uzak olmuyor mu? İşte o zaman; beni unuttuğun, artık yazmadığın zaman, dolabımda sakladığım mektuplarını çıkarıp tekrar tekrar okuyacağım. Ve yine senin yanımda olduğunu varsayıp sevincimden ağlayacağım...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hatice Karakaya Zeytün, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |