• ÝzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aþk |
1061
|
|
|
|
Ya benimle yaþarsýn ya da ölümü koluna takarsýn demiþtim! Seni kabirde de sýcak tutarým yanýma uzan... Kuþ kafesi, dert kümesi, hüsran kefesi... kalbimiz artýk huzura mekan. Hey gidi koca dünya; bize ev sahipliði yapamadýn ya utan!!!
|
|
1062
|
|
|
|
Hayatta sadece ölümün çaresi yoktur |
|
1063
|
|
|
|
Sevgi ve istek.. Hep eþ deðerde görülen ama bambaþka yönlere giden iki kavram. |
|
1064
|
|
|
|
Gözyaþlarýmýn mendili olur mu yar öpüþlerin? Yanaklarýmda gezinse ellerin, durulur mu dersin çaðlayan yüreðim? Sorgulamalar boþuna... Yanýtý olmazmýþ düþlerde kalmýþ dibi tutmuþ bekleyiþlerin...
|
|
1065
|
|
|
|
Ben seni tutmaya çalýþýrken güvercin çýðlýklarýyla, sen göðe aðdýn bir gece. Gözlerin; tüllenen bir yalnýzlýk, yaþanmamýþ bir ayrýlýk gibi asýlý kaldý yýldýzlarýn koynunda. |
|
1066
|
|
|
|
kendi hislerimi anlattýðým kýsa bir deneme |
|
1067
|
|
|
|
Önce söz gelir, engel tanýmaz bir akarsu hüneriyle sýzar içimize, ardýndan sözün hakimi gelir, karþý konulamaz bir güçle sahip olur benliðimize. Sözün gücü en güçlü silahlarý bile gölgede býrakýr. Çünkü silah insanlarý yok ederek etkisiz býrakýrken, söz bunu insan hala yaþýyorken baþarýr. Ondaki gücü keþfeden herkes bilir, söz; nsanýn iç dünyasýna inen kapýnýn tek anahtarýdýr. Bütün mesele o dünyada ne yapmak istediðin, neyi hedeflediðindir...
|
|
1068
|
|
|
|
Yardým et bana, ne olur!
Ya git ya da iyileþtir beni.
Gel desem gelirsin ya hani.
Gel !
Kurtar beni bu sürüklediðin uçurumdan.
Nasýl göründüðüm umurumda deðil.
Yeter ki gel ! |
|
1069
|
|
|
|
Ben sensizliði bile seninle yaþýyordum… Bu yüzden seviyordum seni. |
|
1070
|
|
|
|
Beyazlarýmý giyinmek istiyorum, maviler baðlayýp. Sana gelmek istiyorum, kendimi rüzgara býrakýp.
|
|
1071
|
|
|
|
Bir mektup, muhtemelen okunduðunda hatýrlanacak bir þeyleri kalanlar için.. |
|
1072
|
|
1073
|
|
|
|
ne eksiðim var , bende yaptým aþk yorumu :-) |
|
1074
|
|
|
|
Gidene aðlamaz kadýn! Gidenin giderken koparttýðý yerdir onu aðlatan, orada býraktýðý yaradýr. |
|
1075
|
|
1076
|
|
|
|
Ýçimizdeki boþluðu hüzünlerle doldurur sonbahar… Dallarýmýzdaki son diri yapraklarý da döker sert esen rüzgâr… Toprak kokar kýnalý ellerimiz… Gözlerden süzülen son damla yaþ yerçekimine direnemeyerek çatlamýþ topraða düþer upuzunca… Hayata dair gerçekler geçer gözlerimizin önünden. Ömrün de ilkbaharý, yazý, hazaný ve kýþý var elbet… Daðlarýn yamaçlarýndan esen rüzgârlar daðýnýk saçlarýmýzý okþar, adeta tarar bir anne þefkatiyle.
|
|
1077
|
|
|
|
eðerini sýrtlamýþ bir at gibi hazýrým seni sýrtýma yüklenmeye.
|
|
1078
|
|
|
|
Ey sosyalist sevgilim. Haksýzlýða uðrasam, benim için oturma eylemi yapar mýsýn? Açlýk olsam, ekmek kavgam olur musun? Düzen beni dümdüz etmeye kalksa, benim için dað olur musun? Gesi baðlarý olsam benim için saz olur musun? Hep tabureler, tahtým olmuþtur. Benim için çay ve simit olur musun? Üþüdüðümde parkam, yandýðýmda Dicle ile Fýrat olur musun? Ben ölüme inanmýþým, benim þehadetim olur musun? Ey sosyalist sevgilim! |
|
1079
|
|
|
|
Bir kor var ki yanan ne söndürmek mümkün ne de alevlendirmek yeniden... |
|
1080
|
|
|
|
kendi kendine aþk için hesaplaþma, bir anmalad öz eleþtiri |
|