• ÝzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aþk |
1521
|
|
|
|
söz yüzü ,evlilik yüzügü yada lise döenemýnde alýnmiþ gumüþ.... |
|
1522
|
|
|
|
Ýnanmýyor musun?Gelmiþ iþte,bak penceresinden el sallýyor demek ki kontörü yok haber veremedi o yüzden cama gelmemi beklemiþ;caným benim ne kadar zayýflamýþ buradan belli oluyor.Halbuki çok iyi bakýyorum kendime,beni merak etme diyordu hep.Benimde en çok yakýþtýrdýðým pembe tiþörtünü giyinmiþ üstüne. |
|
1523
|
|
|
|
Çocuk ve edebiyat baþlýðý adý altýnda sizlerele buluþacaðým. Bu yazýmda ileride neler yapacaðým, ne tür yazýlar yazacaðým hakkýnda sizleri bilgilendirmek istiyorum. |
|
1524
|
|
|
|
Gözlerim gözyaþlarýyla dolu, o beyaz ellerin mendilim olur mu? Dudaklarým gülüþe kapalý, neþem olur musun? Baþtan aþaðý kibrit çöpüyüm, ateþim olur musun?Ýnsanlar, mont, kaban, kürk sen benim güneþim olur musun? Nice sahibinden satýlýk arabalar gördüm, nice kiralýk evler gördüm. Sen benim en deðerli varlýðým olur musun? Bir can ne kadar dayanýrsa azraile, bu yürek o kadar dayanabilir sensizliðe. Özlemim hançerdir içimde, tüm bedenimi kýlýf yapýp saklarým seni yüreðimde. Belki kavuþmak yok seninle dünyada. |
|
1525
|
|
|
|
Kucuk bir duanin eseriyse yazdigin satirlar
Yapilan onca duayi melekler de hatirlar |
|
1526
|
|
|
|
" Dokuz aylýk acýnýn, son doðum sancýlarýydý yüzümde gizlediðim. Kangren olmuþ yanlýzlýðýn, son satýrlarýydý alnýma çizdiðim. Artýk toprak olmuþtur sevdan. Bir sayfa deðildi üzerine kapanan; v efasýz sevdanýn ölüm fermanýydý tozlu raflara kalkan.." |
|
1527
|
|
|
|
Aþký yaþarken zaman kavramý yoktur içimde... Bazen bir yaz mevsimi birkaç yýl sürer. Baharým onlarca yýl… Mevsim deðiþikliðim uzun aralýklarla olur. Siz her yýl dört mevsim yaþadýðýmý sanýrken, ben bir mevsimde yýllarý yaþarým. Yeter ki aþk bana dokunsun. Yeter ki dokununca býrakmasýn.
|
|
1528
|
|
|
|
Olmayan, olmayacaða mektup. |
|
1529
|
|
|
|
Sonra gel bak benim gözlerime.
Ruhunu bulacaksýn.
Ruhun kayýp deðil bu alemde. Sadece uzak bedenine. |
|
1530
|
|
|
|
gitmeseydide olur muydu ayný þey acaba? |
|
1531
|
|
|
|
....
Kimse fark etmedi ayrýldýðýmý..
Kimse merak etmedi neden ve nereye gittiðimi…
Bir mendil sallayaným olmadý ardýmdan…
Mahcup bir el kaldýraným…
Bir gözyaþý dökenim olmadý..
“Gitme, kal” diyenim… “Çabucak gel” diyenim…
“Sensiz duramam buralarda” diye yakýnaným olmadý…
“Gidince hemen haber ver lütfen” diye seslenenim…
Kimse fark etmedi ayrýldýðýmý.. |
|
1532
|
|
|
|
Demlenmiþ duygularým, belki yine uyanýrým... Çakýlýrým en derin boþluðuma, belkide acý tebessümle aynada suretimi izlerken yine yanýlýrým.
Uyu... |
|
1533
|
|
|
|
Ben seni sözün bittiði yerde, noktanýn netliðinde sevdim. Sözsüz notalarýn huzurunda yasladým baþýmý aþkýna. |
|
1534
|
|
|
|
ey sevgili senin eteðinin küçük bir parçasýný parisin tüm giyim maðazalarýna deðiþmem. eyfel kulesi, nasýl parisin göbeðine vurulmuþ bir þaheser ise, izin ver ey sevgili göbeðinin tam ortasýndan seni öpüþüm de aþkýmýzýn þaheseri olsun. ey sevgili çin iþkencelerin geçerken bile seni unutamamaktayým. bütün çin ayaklar altýna alsa bile beni, belki senin ayaklarýna rastlayýp öperim diye ölmem. mýsýr çarþýlarýnda baharat kokularýnýn yoðunluðu bile bana seni unutturamaz. ey sevgili anla artýk seni sevmek bir piramitin zirvesinden gün batýmýný seyretmektir. |
|
1535
|
|
|
|
Geri dönüp bakýnca biz diye birþeyin olmamýþ olduðunu görmek ne acý.
Ama hayat devam ediyor. Yaþamak ise yaþýyorum bende. Güneþ görmeyen, sulanmayanbir çiçek ne kadar
dayanabilirse o kadar dayanýyorum. Köklerim kurumadý hala...
Bir yerlerde derinlerde hep bir ümidim vardý. Belki saçma ama vardý iþte.Neden bu kadar yýkýldýðýmý önceleri
anlayamamýþtým. Ama sonra düþününce anladým ki insan çok güvenince böyle oluyormuþ. Hiçbir þeyin artýk eskisi gibi
olmasý mümkün deðil. Sen geri dönsen bile mümkün deðil.
|
|
1536
|
|
|
|
Bunca yýlýn ve yýkýntýnýn arasýnda, en-kaz parçalarýnýn arasýnda, el ele tutuþup, gezinebilir miyiz yeniden? |
|
1537
|
|
1538
|
|
|
|
Kalpten kalbe giden yollarýn uzaklýðýnýn üstesinden gelemiyoruz bazen. Uzaklarý yaný baþýmýzda kýlabilsek özür dilemek için gelen çiçekler vazoda kuruduktan sonra acýtmayacaktýr artýk caný. |
|
1539
|
|
|
|
Gözlerinin karasý gecelerime sinerken hiçbir ay ýþýðý vurmaz karanlýk sularýma. Iþýltýn sýzar gündüzlerime de bir gölge gibi düþerim kaldýrýmlara. Her geçen aksini ezerken, hiçbir yansýman düþmez gölgeme. Ah sevgili gözyaþlarým bakýþlarýmý bir küpü doldurdurur gibi doldururken, yokluðunun boþluðunu görürüm gözlerimde. Ah sevgili neden bana delilikten elbise dikersin. Oysa ben her gün yüreðime güzelliðini çizerim. |
|
1540
|
|
|
|
Gömülü kaldý aþk ateþi, Hades’e yakýn bir yerlerde. Ne Hades’i boylayabildi, ne gün yüzüne çýkabildi. Kimsesiz, yapa yalnýz , ancak acýlarýn en derininde, umutsuzluklarýn en kuytusunda kapkaranlýk kaldý o Ateþ, söndü o Ateþ… Tanrýlar, tanrýçalar, yarý tanrýlar, satirler, sirenler, Pan’ýn flütü… Ormanlarýn perileri Musalar, Nympha'lar, Dionysos…Elbette ölümlüler… Tümü, aþký aradý döne dolana yeryüzünde. Ekho, kara sevdaya düþüp öldü, ona yüz vermeyen Narkissos yüzünden, tüm kemikleri darmadaðýn dolup kayalara yapýþtý, eko oldu, kayalardan çaðýrdý aþký. |
|