Pencereme vuran güvercinler döküldüler. Ben onlara bir þey yapmadým. Her þey kendiliðinden oldu. Sadece ben evim sýcacýk olsun istemiþtim. Karda kýþta evim soðuk almasýn diye cam taktýrmýþtým. Nereden bilecektim güvercinlerin pencereme çarpacaðýný. Nereden bilecektim benim rahatlýðýmýn bir baþkasýnýn huzurunu bozacaðýný. Evim benim yuvamdý sadece. Sýðýndýðým bir dört duvardý. Oysa masmavi gökyüzü ve yemyeþil dallar onlarýndý. Cami önleri ve þehir meydanlarý hep onlarýndý. Neden beni sýmsýcak evimde buldular. Neden pencerelerimden kan içinde döküldüler. Bir manzara istemiþtim sadece doðanýn güzelliklerini camlarýma vuran. Neden benim mutluluðum bir baþkasýnýn mutsuzluluðu oldu. Oysa hep insanlara kýzardým kendi rahatlýklarý adýna baþkalarýnýn rahatlýðýný kaçýrdýklarýndan için. Güvercinleri kaçýramadým pencerelerimden. Ekmek kýrýntýlarýyla doldurdum ben gözyaþlarýmý. Öyle bir dünyada yaþamaktayýz ki birisinin eti bir baþkasýnýn sofrasýnda. Bir baþkasýnýn gözleri bir baþkasýnýn bakýþlarýnda. Herkesin bir baþkasýndan ne koparabilirim çabasýnda olduðu bu zalim dünyada evime kapanmýþtým. Camlarýmý tüm insanlara kapatmýþtým. Þimdi bu güvercinler de nereden çýktý. Neden benim gökkuþaðý rengindeki dünyamý bir yaðmur kaçaðý gibi griye boyadýlar. Dünyanýn tüm kuþlarý evimin üzerinden geçerken, ben yerden göðe kadar haklýyken, neden tüm güvercinler penceremden döküldüler. Ýnsanlar hep dört bacaklarý üzerine düþerken, ben yine yüzümün üstüne düþtüm. Yine her þeyi elime yüzüme bulaþtýrdým. Pencereme vuran güvercinler döküldüler. Ben onlara bir þey yapmadým. Her þey kendiliðinden oldu. Sadece ben evim sýcacýk olsun istemiþtim. Kuþ tüyü yastýklarda yatmak istememiþtim oysa. Nereden çýktý bu kuþlar. Neden beni kanatlarýyla acýlara attýlar. Kanadý kýrýk bir kuþ görsem sanardým ki bütün gökyüzü baþýma yýkýlacak. Bütün kuþlarý alýp uçurmaya çalýþýrdým. Þimdi güvercinler uçarak tüm gökyüzünü baþýma yýktýlar. Kollarýmý kanatlarýmý kýrarak beni kediler dünyasýnda, bir güvercin tedirginliðinde yaþamaya mahkum býraktýlar. Nereden çýktý bu güvercinler. Onlarýn üzerine arabamý sürmemiþtim ki. Onlarý ben gözlerinden vurmamýþtým ki. Niçin beni böyle aðlattýlar. Neden beni hayatýn en güzel yerinden, pencerelerden vurdular. Hayatýmý neden bir zindana döndürdüler. Ben insanlarý hiç rahatsýz etmek istemezken, neden insanlar beni karanlýða boðdular. Neden insanlar güvercin edasýyla pencerelerimi kurþunladýlar.