Kafka neden hamamböceði oldu

Kafka (Alman edebiyatçý Franz Kafka’yý diyorum) mutsuzdu; ben de…
Kafka yazdýklarýný beðenmiyordu; ben de yazýlarýmý beðenmiyorum…
Kafka saðlýðýnda deðer görmedi; ben de…
Kafka öldükten sonra anlaþýldý; ben henüz ölmediðim için ne zaman anlaþýlacaðýmý bilemiyorum.
Kafka bir Yahudi çocuðuydu; ben (elhamdülillah) Müslüman’ým…
O yüzden dünyaya bakýþ açýlarýmýz farklý olsa da ortak yönlerimiz vardýr Kafka ile…
Örneðin O; (Deðiþim’de), bir sabah uyandýðýnda kendisini bir böcek olarak gördü ama ben kendimi bir dev olarak görüyorum…
O yüzden ‘ben bir devim yükü aðýrdýr devin’ bilirim…
Lakin Kafka bir böcekti…
Aþaðýlýk kompleksleriyle yoðurduðu bir iç dünyasý vardýr Kafka'nýn; benim de öyle ancak tek farkýmýz ben inançlýyým…
Ben Âlemlerin Rabbine teslimim…
Ben Allah’a dayanmýþ Allah’a güvenmiþim…
Bendeki bu inanç olmasaydý ben Kafka’dan da beter olurdum…
Ýnançlý olduðum halde Kafka’nýn yaþadýðý ruh haline yakýn bir ruh hali yaþýyorum..
Kim bilir belki de yazarlarýn kaderi bu…
Yaþadýðý toplumda deðer görmemek ve öldükten sonra anlaþýlmak…
Çünkü Kafka öldükten sonra anlaþýlmýþtý….
Hayatayken deðil kendisinden hoþnut olmak, tiksinmekteydi toplum tarafýndan, eserlerinin okunmasýna karþý gelinmekteydi.
O yüzden; bir baþyapýt sayýlan “Deðiþim”'in efsanevi ilk cümlesi; bir sabah korkulu bir düþten uyanýnca, yataðýnýn içinde kendini korkunç bir hamamböceði olarak buldu...
Kafka’ya göre, böyle yaþamaktansa; kara saplanmýþ yararsýz bir odun parçasý olmak daha yeðdi. Ona göre ne kadar küçük ve basit bir yaþamý olursa o kadar mutlu ve sorunsuz olacaktý…
Çünkü bir insan olarak yaþamak ve doðru yolda ilerlemek hemen hemen imkânsýz gibiydi Kafka’ya göre…
Kafka’ya göre hayat; “Doðru yol yerden bir karýþ yüksekte bulunan gergin bir ip gibidir. Fakat bu ip, üstünde yürümek için deðil de insanýn ayaðýnýn takýlýp tökezlenmesi için vardýr ancak…”
Kafka ile benzer acýlar yaþadýðým halde onun gibi düþünmüyorum…
Kafka’yý anlayan gün gelir beni de anlar…
Ve Kafka’nýn eserleri yüz yýlardýr elden ele dolaþýp okunuyor; kim bilir yüz yýllar daha geçse de Kafka ve Kafkalar okunacaktýr…
Belki geç ama er-geç anlaþýlacaktýr…