"Bugünün işini yarına bırakmayın, çünkü yarın da bugünün işini yarına bırakabilir." - **Oscar Wilde (muhtemelen)**"

Sensizliğin en karanlık mevsimi

yazı resim

Tükenmenin ne anlama geldiğini yeni yeni idrak ediyorum. Hep kışıyla sınandığım, soğuk rüzgârlarında savrulduğum bir ömrün ardından, senin gözlerinle gelen bahar, kalbimin donmuş kapılarını araladı. Direncimin kırıldığı, umudumun söndüğü anda rastladım sana. Ama bulduğumu sandığım o an, aslında geç kalmışlığın acısıyla yüzüme çarpıyordu. Ne geri çevirebilirdim ki? Hep pişmanlıklarla yoğrulmuş hayatıma, en büyük pişmanlık sensizliğin adıyla kazındı.

Her sabah hüzün yığılıyor yüreğime. Bu sabah gökyüzü de benden yana değildi; gri, yağmurlu, sisli... İçimdeki kasvet büyüdü, bulutlar gibi çoğaldı. Sevdanı büyüttükçe özlemlerim de katlandı. Meğer ne çok sevmişim seni, ne çok özlemişim. Sokaklarda yürürken her yüzünde seni arıyorum. Yüreğimdeki mevsim hâlâ değişmedi. Hazan rüzgârı, bütün şiddetiyle vuruyor başımda. Bir su birikintisine düşen yüzümde, senin siluetin tülleniyor. Ne bileyim... Böyleyim işte. Şaşkınım, yaralıyım, yorgunum.

İstanbul bana hiç bu kadar dar gelmemişti. Dünya hiç bu kadar küçük görünmemişti gözüme. Senelerce tanıdığım şehir, artık yabancı. Mavisine hasret kaldığım o belde, şimdi bana küskün. Eskiden bu kadar yağmazdı yağmurları, bu kadar koymazdı sensizlik. Gölgemde, kimsenin fark etmediği sessiz bir haykırış gizli. Şehrim soğuk, şehrim kırgın. Yüzyılların sevdası üstüme yıkılıyor. Hazan sarısına mahkûm kalmış yüreğim, senin adını fısıldayan bir şiir gibi titriyor.

Şimdilerde ben buyum: suskun, dağınık, paramparça. Sessizliğim yorgunluğumdan, dağınıklığım kırık döküklüğümdendir. Yürümüyorum artık, savruluyorum sensizliğimle. Pişmanlığımın acısı, içtiğim demli çayın buharında süzülüyor. Dudaklarım titrek, gözlerim buğulu, kalbimde hazan, gecelerimde katran. Sabah o kadar uzak ki bana; ulaşılmaz bir kıyı, varılamaz bir seher. İçimde çaresizlik, gözlerimde ürkeklik...

Ne olur, bana sitem etme. Uzaklığımdan dolayı yadırgama beni. Sebebi sen değilsin bu darmadağın halimin. Sebep, kalbimin kırıkları, ruhumun döküntüleri. Belki de artık gitme vakti geldi. Rahmetli annemin sözü hâlâ kulağımda çınlıyor: “Allah, bu dünyada kavuşmayanları ahirette buluşturur.” Eğer bu fani dünyada vuslat yoksa, o vakit Firdevs’in yamaçlarında, sonsuzluğun baharında buluşmak üzere...

Yorumlar

Başa Dön