Bu akşam da kandiller hasretinle tutuştu.
Art arda üzerime kapılar sürgülendi.
Kanımın gürültüsü hayalinle buluştu.
Ki hücreme destursuz tek gelen; hayalindi.
Sordum kendi kendime bu hasret derdi niye?

Yüreğim derbederdir laf anlamaz bir şaşkın.
Hasretin vadileri uzanır boydan boya.
Yetim çığlıklarından bir feryat boyu aşkın;
Yaşarım ıstırabı hücremde doya doya.
Hasretlikten hisseme işte düşen hediye…

Hayalimde gözlerin ışıl ışıl yanarken;
Gözümden çözülmeye yüz tutar gözyaşlarım.
Bu çile koğuşunda yârim seni anarken;
Münzevi derviş gibi dualara başlarım:
Rabbim sevdiceğime kavuştur beni.’ diye.

Mısra mısra mırıldar kulağıma yağmurlar,
Kenetlenen ellerim son kavganın yumruğu.
Şiirimle şekillenir Ardahan’da çamurlar.
Çamura hayat verir gözlerindeki buğu;
Kavuşurum ansızın ebedi sevgiliye…



Nisan 2001