Seks...

Evet, yanlış okumadınız. Seks.

Seks, seks, seks...

Düşündüm-taşındım, ince eledim-sık dokudum; ve karar verdim ki herkesin ortak paydada ilgisini çekerek “Ne diyor bu herif yahu?” dedirtebileceğim en ilkel hareket bu..
Geçen hafta sebepsiz bi' gazla yazdığım ve hafta içi bu yazıya aldığım müspet tepkilerinde bünyeye 'nos' etkisi yapmasıyla, mevzu-i bahis yazıya devam niteliğinde şu an
okuduğunuz yazıyı yazma ihtiyacı hissettim.. Söyleyeceklerimin sürekleyiciliğini sağlamak adına muhtemel ilgi dağılma zamanlarında, 'seks satar' mantığına sığınıp paragraf aralarına 'seksi öğeler' sıkıştırarak ilginizi canlı tutacağım.. İnceden buna ihtiyaç olduğunu hissettiğimden hemen gerekli müdahelede bulunalım:

Jartiyer, çilek, krema, dildo...

Evet, dopamin salınımına yaptığımız bu müdahele sonrasında, artık aklımdan-kalbimden geçenleri lisan-ı münasip ile sizlere iletebilirim. Farkettiğiniz üzere ister 1950-60, isterse 1970-80 model (genci yaşlısı demeye çalışıyorum) olsun herkesin kafa genelde cinsel penetrasyon odaklı çalışıyor.. Kuku-pipi-göt-bacağa olan 'alt' yapı ilgisi; insanımızın tinsel ve eğitimsel altyapısına gösterilse, şu anda muhtemelen memleket, iskandinav ülkelerin refah seviyesinde olacaktı. Ancak bilincin ve kültür seviyesinin vizyon kazanamadığı, bizim gibi aydınlanmasını tamamlama sürecinin emekleme döneminde olan ülkelerde insanların ilgisinin sığılığı sonrasında:

Günlük yaşamda; direk ya da dolaylı yoldan herşeyin maddi,

Sanatsal yaşamda; herşeyin ucuz-değer/emek/estetik kaygısız,

Siyasi hayatta ise; herşeyin liderler oligarşisi altında, sistem içi hiyerarşinin getirdiği zincirleme yalama tamlamasının oluşturduğu kokuşmuş yalaka,

öğelerde toplanması kaçınılmaz olmaktadır.

Durum tespitinin bu şekilde, bu kadara yapılmasının kulağa ukalaca ve anlamsızca geldiğinin farkındayım; ancak halihazırdaki hayata ve insanlara 'cinsel penetrasyon odaklı' bakış açısının, bu kadar işin içinde olmamıza rağmen, ülkenin tecavüz edilen ruhuna, adaletine, geleceğine binaen bir farkındalık sağlamaması yanında ufak bir nüans(!) olarak kaldığı düşüncesindeyim.

Bi kopukluk oldu mu? Bi' sıkıntı, biraz fazla laf-ü güzaf? Sizin için sizin yanınızdayım; hemen sizi başka diyarlara götüreyim:

Şömine, ayı postu, kırmızı şarap, Kıvanç Tatlıtuğ/Emmanuelle (Başımız sağolsun!)

Benim bu doluluğa; 3 boyutlu taşlama kapasitesine, yumurtadan çıkarcasına dünden bugüne sahip olmadığımı belirtmek isterim. 20'li yaşların sonuna gelen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir genç olarak ümidimi bugüne ve geleceğe göre şekillendirmemin olanaksızlığını açıklaması:

Bugünü, süregelen düzen içinde, eli kolu bağlanmış ilim-irfan sahibi-bilinçli gençlerin 780 bin küsür km2'lik açık tımarhanesi,

Geleceği ise; artan nüfus-düşen ortalama iq çerçevesinde, düşük algıya sahip ebleh milyonların 780 bin küsür km2'lik oyun alanı olarak öngörmemden kaynaklıdır.

İster istemez, Churchill'in “Her millet hak ettiği şekilde yönetilir.” sözüne hak veriyor insan.. Her uyarlanabilir durumdaki muhtemel sonuç; “kurunun yanında yaşta yanıyor” belki, ancak toplu baktığımız zaman olaylara, gerçeklik payı çok yüksek olan bir sözdür.. Bizim ülkemiz de aynı mantıkla, aynı sonucu alıyor; hergün aklında 'seks', hergün işinde, okulunda, evinde, arabasında yaşadığı:

Seks, seks seks...