Özler de döner belki ha?
Ne dersiniz? Belki de bıyıklarini alışımı özler? Belki de çaldigim giyilmis çoraplarini yeniden çalmami özler? Hayatimi çalip giden kadin özler mi? Gidenler nasil özler ki? Baharin ortasinda kesilir mi bir agac? Yeşereceği en güzel mevsimde kesilir mi dallarıyla? Nefes almamizi saglayan bu kutsal bitkiler kesilir mi? Bahar da kış yaşatilir mi gecenin güneşine aşık bir adama? Neden olmasin ki, belki de dallarimda ona kurdugum salincagi özler. En kirilmaz dallar bendeydi. Ben kesilmemesi gereken bir agactim. Neden kestin ki? Özler mi? Acımadan, bir an bile düsünmeden bir agaci kesebilen insan özler mi? Neden olmasin ki? Belki de ayaklarindan öpmelerimi özler? Belki de acır bana. Belki de dallarımda sallanan kendisi olmayinca hisseder dallarimin çıtırdamasini? Belki de hatirlar; tirnaginin aciyor diye aglamalarimi? Özler de döner belki ha? Belki de kışın ortasinda yeşerir ağaç? Sizce dolu dolu yagmurlarin altinda ne kadar yeşerebilir ki agaç? Ben sana doğa oldum, sen nasil agaç kesebilecek kadar katil oldun? Nasil da beşinci mevsim oldun dünyama? Nasil kıydın baharımıza ha! Nereye sakladiysan güneşimi, onu bana getir. Umutlarımdan ümidimi kestim, bana güneşimi getir. Bana güneşimi ver. Beşinci mevsime üç gündür geceler hakim. Bana güneşimi ver. Bana ışığımı ver, ben kör oldum bana güneşimi ver..