..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilge kişi her şeye şaşan kişidir. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > İbrahim Balcı




10 Ağustos 2005
Dost/dostluk Üzerine Birkaç Söz  
İbrahim Balcı
Dost/Dostluk üzerine bir deneme


:BDHI:
DOST / DOSTLUK ÜZERİNE BİRKAÇ SÖZ
     
Kim’e / kimler’e ‘dost’ diye hitap edersiniz, düşündünüz mi,hiç?Tabii ki,siz Augustus değilsiniz,ne Tutankamun,ne de Filippos’sunuz,belki Tanrı’nın peşinden koşuyorsunuz da ulaştığınızdan pek de değilim emin.

Bırak bunları mı,diyorsunuz,sadede gel,he valla siz de haklısınız,çoktandır farkındayım bunun.Sizi ne ilgilendirir ki,Augustus’un yakınlarına ‘dost’ dediği, Mısır ve Makedonya saraylarında ‘dost’ sıfatının bir tür soyluluk sanı olduğu,Tanrı’sını arayan mistik’in o’nu ‘dost’ sıfatıyla andığı da sizi hiç mi hiç ilgilendirmez,bilirim.

Nasıl sınıflandırır,kategorize edersiniz çevrenizdeki insanları ,kaça ayırırsınız onları.Sizi bilmem ama bendeniz, çevremdekileri kabataslak üç grupta değerlendiririm.En dış halkada ahbaplarım vardır,selam verdiğim,aldığım selamlarını,iki çift laf ettiğim,bazen.Sonra birlikte zaman geçirdiğim,güldüğüm,eğlendiğim,satranç,king oynadığım,birlikte balık tuttuğum,mantar avladığım arkadaşlarım gelir.Mutlu olurum onlarla bir arada olmaktan.En iç halkada ise dostum/dostlarım yer alır.

Giderek daralan halkalardır bunlar,tüm tanıdıklarınızı ahbap olarak niteliyebilirsiniz aslında,çok daha azdır sayısı, arkadaşların.Görüşmelerin seyrekleşmesine,kırgınlıklara bağlı olarak değişir bazı isimlerin yeri,ahbaplar ve arkadaşlar arasında.Ancak çok enderdir,liste dışı kalması arkadaş dediğiniz birinin,ahbap halkasının da dışına atılması.

Bazen çok nadir de olsa, arkadaş dediğiniz birinin dost listesine terfi ettiği olur,olur da;tersi düşünülemez bunun.Dost sıfatını artık layık görmediğiniz birisi,bırakın arkadaşlar arasında beklemeyi,ahbap olarak bile kalmaz, kalamaz .O artık halkaların dışında gayb’lar arasındadır.Peki nedir bunun nedeni,var mı bileniniz?

‘Dost’ sıfatını çok az, ama çok çok az arkadaşımız için kullanırız,bir en fazla iki kişidir sayıları,daha fazla değil.Nedir bu insanları dost olarak görmemizi sağlayan?

Bu sorunun cevabı,sanırım ‘güven’dir.Defalarca sınanmış,sarsılsa da yıkılmamış,her defasında ayakta kalmayı becermiş olan,güven.Dost’a öyle bir güven besleriz ki;yeri gelir kendimizden çok güveniriz ona.Hayır dış dünya ile ilişkilerimizden bahsetmiyorum,tabii.
Dost,dış dünya ile problemlerimizde yardımcı olur kuşkusuz,ama problemleri çözecek olan biz’iz aslında.Dost değil.’Dost’un iç dünyamızda çok ama çok özel bir yeri vardır, ’dost’u dost yapan da budur bence.

Öyle bir güveniriz ki dost’a,kendimize bile itiraf etmekten sakındığımız,itiraf etmekte aciz kaldığımız eksiklerimizi,hatalarımızı -özellikle de telafisi mümkün olmayanları- paylaşırız,onunla.Biliriz ki dost,paylaştıklarımızı onunla,paylaşmayacaktır hiç ama hiç kimseyle.Sağaltıcımızdır aslında dost.Aslında benliğimizden bir parçadır,öyle bir parça ki,aynı zamanda bize dışarıdan bakan,bakabilendir.Çaresizliğimizi paylaşabildiğimiz,ahbap,arkadaş ve hatta ailemizle bile paylaşamayacaklarımızı /paylaşmadıklarımızı –gönül rahatlığıyla- paylaştığımız kişidir,dost.Gerektiğinde bizimle birlikte ağlar dost,güler bizimle,ama hiçbir zaman zayıflığımızı haykırmaz yüzümüze,yaralamak için bizi.Haykırmaktaysa eğer, karşı karşıya bulunduğumuz tehlikeyi sezmiş,görmüş demektir.Haykırışı,uyarıdır aslında,anlayana.
Dostluk,ancak eşitler arasında geçerli olabilir.Eğer,eşit olarak kabul etmiyorsanız muhatabınızı,dost da değilsinizdir,aslında.Zira o halde,aranızdaki ilişki güven’e dayanmaz,başka bir kavram vardır,ilişkinin kökünde ve ilişki de dostluk değildir,kesinlikle.

Ne dersiniz şu ünlü kürek mahkumu ile,yaşamını onu yakalamaya hasretmiş olan polis müfettişi arasındaki ilişkiye,sizce düşmanlık mıdır,kin midir,ilişkilerini betimleyen sözcük.?Sanmam,iyi okursanız -tam metinden okursanız eğer yetkin bir çevirmen ise kılavuzunuz- ikisi arasındaki ilişkinin düşmanlıktan çok dostluk olduğunu görürsünüz.Karşılıklı saygıya dayanan bir dostluktur,söz konusu olan.Biri,diğerindeki görev bilinci ve sorumluluğuna saygı duyar,diğeri ise karşısındakinin insan ve topluma duyduğu saygı ve hiç yüksünmeden yüklendiği sorumluluklara.Ama bu dostluk uzaktan uzağa gelişir ve getirdiği paradokslarla ölüme sürükler müfettişi.

Peki ya,Pierre ile Natacha arasındaki dostluğu ne demeli.O Pierre ki,Natacha’nın aşklarını dinler hiç yüksünmeden,onun onuru için düellolarda taraf olur,neredeyse kazanamayacağını bilerek,Natacha’nın aşk sızılarını paylaşa paylaşa Pierre açısından dostluk aşk’a dönüşür.Aşk ile dostluk arasındaki ilişkiye ne buyurursunuz?

Peki ne düşünürsünüz,sanal alemde kurulan/kurulduğu söylenen dostluklar hakkında.Mümkün mü insanların,hiç yüzyüze görüşmedikleri-belki de hiç görüşemeyecekleri-insanlarla dost olmaları.Sizi bilmem ama,bendeniz bunun mümkün olduğunu,üstelik sanal dostlukların,gerçek hayattakinden çok daha geçerli olduğuna inanırım.Sanalda,muhatabınıza kendiniz hakkında istediğiniz kadar yanlış bilgi verebilirsiniz,böylece olası tehditlerin,tehlikelerin de önüne set çekmiş olursunuz,peşinen.Ama sizin ve dostunuzun yanlış bilgi vermesi dostluğunuza engel değildir,zira her iki taraf da bilincindedir,bunun. Buna karşın,sanal dostunuz,sağaltıcılık görevini yerine getirmekten yüksünmez, -gerçek yaşamda olduğundan- çok daha rahat davranma,kaçtığınız gerçeklerle,yüzleşmekten korktuğunuz paradokslarınızla yüzleşme şansına erişirsiniz,sanal dostunuzla paylaştıklarınızla.Paylaştıklarınızın daha sonra size karşı kullanılmayacağından da eminsinizdir.Bence ‘dost’,gerçek anlamını yani’ dert ortağı’ tanımlamasını sanal alemde hakeder,tam anlamıyla.

Aman sizi siz olun,dikkat edin dostlarınıza.Unutmayın,Ceasar son sözlerini dost’una haykırabilmişti.

Hoşçakalın.

Saygılar sunarım



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yazı/söz Üzerine Birkaç - Kısa - Söz
İma/imalar Üzerine Birkaç Söz

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Anlat Şehrazat [Şiir]
Evveliyata Dair [Şiir]
Yalnızlık [Şiir]
Sokak Köpeği [Şiir]
Bakışın [Şiir]
Peri Kızı [Şiir]
Akan Yıldız [Şiir]
Kam/kam'ın Ölümü Üzerine Birkaç Söz [Öykü]
Paradoks/paradokslar Üzerine Birkaç Söz [Öykü]
Orta Asya Şamani Toplulukları Üzerine Notlar 1 [İnceleme]


İbrahim Balcı kimdir?

Merhaba,


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İbrahim Balcı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.