"Bazen bir mısra yaşamı değiştirir." -Kafka |
|
||||||||||
|
Bu günkü çocuklarla kıyaslayınca. Belki o zamanlar bunun farkın da bile değildik. Sadece o günün getirdiği çocukluklarımızı yapıp yaşıyorduk. Belki bu günün çocukları da yarınlar gelindiğin de bu günler için bunu düşünecekler. Ama ben şimdi onlara bakınca evlere kapanmış, okul stresleri ve telaşeleri. Sokağa adım atmadan evden okula, okuldan eve servisle gidip gelmeler. Trafikte kaybedilen zaman. Bilgisayar başında teknolojinin günümüze kazandırdığı tüm yenilikler elleri altında. Evden çıkmaya, arkadaşlarıyla karşılıklı göz teması kurmadan sanal ortamlar da oynanan oyunlar ve yapılan sohbetler. Kısaltılarak yazmaya alışmaktan dolayı hava da uçuşan garip kelimeler, yabancı terimler, incelikten yoksun argo ve ağdalı sözler. Bunlara benzer daha niceleri günümüzün birçok çocuğun da var yazık ki. Yazık ki diyorum çünkü artık parklar boş, hızla betonlaşan bu zaman da, bulunabilirse artık boş alanlar da bomboş. Eskiden bu kadar araba yoktu. Sokakta ki çocuklar organ mafyası ya da başka emeller için kaçırılacak ya da kötü alışkanlıklar edinecekler diye bir korku da yoktu. Annelerimiz kötü olabilecek olasılıklardan haberdar eder, bizleri bilgilendirir ama yine de sokakta oynamamıza engel olmaz , günümüz deki kadar endişe duymazlardı. Pencereden seslendiklerinde bizler ya evimizin önündeki bahçede ya da parkta olurduk. Günümüz de kaç çocuk mevsimlerin de incir ağacına çıkıp incir toplamış. Toplayamayanlara yukardan atmıştır ki onlar da yesinler diye. Ya da o güzelim can eriklerin olgunlaşmasını bile beklemeye sabredemez toplarken. Ya da zamanı gelince etrafa yaydığı o mis gibi ıhlamur kokusunu içlerine çektiler mi ? Annelerimiz ellerimize birer poşet verip, '' hadi madem çıkmaya o kadar hevesliniz, bari düşmeden biraz kışlık ıhlamurunuzu da toplayın... '' derlerdi. Bir bakılmış ıhlamur ağacında çocuklar güle oynaya, eve bir katkımız da olacak diye ıhlamur toplamakta. Annelerimiz , '' hadi yemeğeeee... '' diye seslendiklerinde. Oyundan helak olmuş ama kopamaz bir halde , '' anne tamam birazcık daha, şimdi geliyoruz ... '' diye az mı demişizdir. Diğer yanda havaya atılan, tutulan ya da kaçılan toplarla istop, yakan top, yeditaş üstüste. Ya da ip atlayan, lastik oynayan kızlar, sıra sende bende kavgasında seksek. Abilerimizin oynadıkları içleri gökkuşağı gibi rengarenk misketler. Bir yanda da yeni alınmış dört tekerlek bisiklet binmeye çalışanlar ve iki tekerleği artık yalamış yutmuş ve havasını basan çocuklar. İncir yaprakların dan çerçöp tutturmasıyla yapılmış evcilik oyuncakları. Mahalleler arası yapılan maçlar. Onlara tezahurat yapan arkadaşlar, abiler, ablalar, kardeşler. Bir yanda da onlara gülümseyerek bakan büyükler. Leblebi tozu, içilen turşu suları , minik lokumların tadı unutulur mu. Hele rüzgara karşı birbirlerini geçmeye çalışarak, gökyüzünde renk renk, boy boy endamlarını gösteren ve yapılması için onca zahmet verilen uçurtmalar... Martılarla, hatta nerdeyse uçaklara merhaba diyecek kadar, biraz rüzgar biraz da sahibinin maharetiyle yükselebilen o güzelim uçurtmalar şimdi neredeler ? Senede bir yapılan uçurtma şenliği de olmasa o da unutulup gidecek nerdeyse. Ben ve benim gibi bunları , ya da daha nicelerini yaşayanların bu güzellikleri unutması mümkünmü. Bunları yaşadığım için bir şehir çocuğu olarak kendimi hem şanslı, hem de mutlu hissediyorum. İnşanlah şimdi ki çocuklar da bunları hiç değilse, halen olabilecek olanların ucundan yakalayıp. Bu tadı yaşamalarını ve kendilerinden sonra ki nesillere anlatabilecekleri anılarının olmasını. Yeşilliklerle, çiçeklerle, bol kahkaha ile dolu nice güzellikleri yaşamalarını dilerim. Şu günler de; her geçen dünü özlerken. Bugünümüzü yaşarken, yarınlarımızda da düne ve bugüne ait hatırlanacak güzellikler olması dilegiyle.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Yıldız L.Karakaş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |