Bu hafifçe kenara itilecek bir roman değil. Daha büyük bir şiddetle uzağa fırlatılmalıdır. -Dorothy Parker |
|
||||||||||
|
Bir çocuk vardı. Başkalarının evine gidip de sofraya oturduğunda, ev sahibinin açıklama yapması gereken bir çocuk. Genelde; elimi yıkadım, temizimdir diye başlardı cümleler. Susuzda kalsa çeşmelerden su içmezdi bu çocuk. İnatçıydı. Bir kere yemem dedi mi en sevdiği köfteyi bile yemezdi. Kin tutardı. Amcası sıcak çay kaşığıyla eline dokunduğu için 2 sene onunla konuşmadı. Çok önem verdiği bayramlarda bile… Hiç yalan söylemezdi. Söylemeye çalışmıştı birkaç kez ama içinin günlerce acıdığını ve her bir yalanın günlerce iz bıraktığını gördü minicik yüreğinde. Öğretmeni onun için; öleceğini bilse yalan söylemez demişti. Yatar yatmaz uyurdu sıcacık yatağında. Düşünmezdi hiçbir şeyi, düşünecek pek bir şeyi yoktu çünkü. Sarılmazdı, öpmezdi ve öptürmezdi kimselere. Annesine, babasına hatta yeni doğmuş kardeşine bile dudakları değmemişti 9 yaşından sonra. Sadece bir kere içinden gelip uyuyan kardeşini öpmüştü. Büyüğünce değişir dediler. Üniversite sadece titizlik huyunu geçirdi. Yine de, aynı bardaktan hala su içmiyordu. Demek ki çocuk büyümemişti daha. Ama nasıl olacaktı ki bu. 21 yaşındaydı ve hala değişmemişti bazılarına kötü gelen huylar. Kendisi seviyordu bunları. Arada bir zararı dokunsa da onlarlaydı işte. Karakteriyle büyüyememiş 21 yaşında bir çocuktu o. Sonra… Sonra başka bir çocuk gördü. Sevdi onu. Hem de çok sevdi. Neden sevdiğini bilmiyordu. Böyle olunca da gerçekten “aşık” olunuyordu. İki çocuk birlikte büyüyelim dediler. Bizim çocuk gerçekten büyüyordu. Omuzları ağrıdı kimi zaman taşıdığı yükten. Kimi zaman yüreğini ezdi yastığının arasında. Önce tek bir şarkıyı günlerce dinledi. Sonra bağırarak söylemeye başladı şarkıları. Uzun fakülte yolunda müzikler dinledi önceden dinlediklerine hiç benzemiyordu bunlar. Dinlerken de hayal kuruyordu, yaşayarak hayallerini. Hayaller acı verse de bir yanda da kocaman zevki vardı bunların. Öteki çocuğa kavuştu heyecanlı bir bekleyişten sonra. Hayallerinin ötesindeydi bu. Bu iki çocuk tatile gittiler Engelleri kaldırarak. Kocamandı engeller. Çocuklar devleşmişti, Tekmeleriyle savuruyordu önlerine çıkan her şeyi. Onlar karşılıksız sevdikçe birbirlerini, bir elde sislerin arasından çıkıp çıkıp yardım ediyordu onlara. Öptü kızı çocuk. İğrenirdi bu öpücük denen şeyden. Sadece onu öptü. Ne annesini, ne babasını ne de küçük kardeşini. Çocuk bu güzelliği kızda bulmuştu, başkalarında kaybetmeyecekti. Darıldı çocuk kıza. Konuşma dedi benle. İnatçıydı ya… Ama bu da öncedendi işte. Başkalarına yine inatçıydı. Döndü kıza konuş dedi benle. Bunu da eritmişti küçük kız. Bu huyuda eritmiş… Kızın çatalından yemek yedi. Kız ona çekirdek ayıkladı ağzıyla, yedi. Şişesinde ki suyu içti. Sakızını bile çiğnedi. İğrenmedi. Hiç iğrenmedi. Güldü kendine, büyüyorum dedi. Yaz bitti. Evlerine döndü ikiside. Bir sürü göz vardı üzerlerinde. Ahali unutmuş aşkın ne olduğunu. Bunlara bakınca, gözlerine bakınca nasıl tatlı olduğunu hatırlamadılar aşkın. Kimse kınamadı. Ayıplamadı çocukları. Büyümüşler denildi.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © mehmet zeki , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |