Derin ve gizli bir yalnızlığı yaşarız bazen. Alev, alev yanan umutlarımız, sevgilerimiz korlaşır; farkında olmadan boş, boş bakar gözlerimiz. Tek kurtuluşu ölmek! yada başka diyarlarda bizi tanımayan kimiz neyiz bilmeyen insanların arasında kaybolup gitmekte ararız. Oysa tek çare zannettiğimiz kaçışta; zincirini koparıp kaçan köpeğin tasmasını boynunda taşıdığı gibi beynimizi çatlatan, yüreğimizi kanatan geçmişimizide beraberimizde götüreceğimizi hesaba katmayız. Dostlarımızın bile yabancı olduğu o an rüzgarın önündeki yaprak misali savunmasız ve çaresizizdir.Kimi zaman yerini hayallere bırakan erken vedalardır halimize sebep,mesele terk edilişler, aldanışlardır bazen.Kimi zaman kavgalar,haksızlıklar;kimi zamanda kendi kendimizle anlamsız savaşımız. Hüzünler ve kaygılarla örülmüş duvarların ardında yapayalnızızdır.Nedendir bilinmez? Aklımıza bile getirmeyiz o vakit...herşeyi zamana bırakmayı, en karanlık gecedeki yıldızın varlığını ve en kurak yüreklerde bile yeşerecek bir umudun olduğunu...(dostum eda 'ya )