..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bu kitap çok gerekli bir açığı dolduruyor. -Moses Hadas
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Düşler > hikmet kızıl




17 Temmuz 2009
Aranızda Günahsız Olan, Ona İlk Taşı Atsın!"  
Kurtarıcılar çekip gitmeli hayatımızdan

hikmet kızıl


“Habil'den bu yana kan kaybeden kimliğimizin kenarlarına düşülmüş notları toparlayıp yazıyorum duruşumuzun şeceresini saman kağıtlara.”


:BBDC:
Kurtarıcılar çekip gitmeli hayatımızdan bıktım kendimi yaralı bir serçe gibi sırtımda taşımaktan.. Tam da bu noktada “canınız cehenneme” ! diye bağırmak geliyor içimden.. Herkese değil her keseye uygun olmalı cümlelerim, büyük düşünüp küçük harflerle yazıyorum sadece… Bunu görmeli eleştiriyi çatal dillerinde hayasızlığa dönüştüren yeni yetme,üçüncü hamur kağıt müsvedde şairler!


Sert sessiz harflerle donatılmış bir yalnızlıkla elimde hiç kullanılmamış kelimeler vardı.
“Habil'den bu yana kan kaybeden kimliğimizin kenarlarına düşülmüş notları toparlayıp yazıyorum duruşumuzun şeceresini saman kağıtlara.”
Sert sessiz harflerle susuyorum bu kez…
     Şimdi bakın sayın baylar bardağın yarısı dolu yarısı rüya…

Anlatıcı olarak sözü en ince yerinde yakalamak benim görevim,kayıp kelimeler, eksik dizeler hep bir telaşla geliyor dilime..
Şu an kendini nisan sayan bir hazirandayım.. hayatımdaki yitiklikleri sıralıyorum başucuma ,önce benliğimden aşırılan umutları koyuyorum ilk sıraya, daha çok şey var sıralanacak ama korkuyorum bir bir sıralamaktan …
Sonra yabanıl düşlerde çocukluğum girdi sıraya, çemberim, futbol topum, Eskimo satan Hasan Amca. Sanayiden birileri…
Her şey bir rüya gibi sokuluyor düşlerime, uyanıkken rüya görmek korkutuyor beni…

Sonra bir sürü kitap, önce: “pastoral bir senfoni”yle açılıyor perde “dar kapı” yol veriyor bana ”kendini devrimci yetiştirmek” istiyor çocuk, “dine karşı din”le cevaplamak gerek bu “ideolocya örgüsü” nü,”gün doğmadan” “doğunun yedinci oğlu”yla “çıkış yolu” arıyoruz. “ diriliş neslinin amentüsü” nü sıkıştırıp koltuk altımıza “bu ülke” nin mağaradakiler”ine bakıyoruz “ bir dünyanın eşiğinde “kırk ambar” var açılacak…

“Toparlanın gitmiyoruz” diyor şairin biri, sonra “bilinç bile ilginç” diyoruz. Bu süreçte      bir Yusuf masalı”na tutunuyoruz. “ Cuma mektupları” geliyor durmadan “erbain” ile anlıyoruz “faydasız yazıları” “bakanlar ve görenler” farklı insanlar…

Anlatıcı olarak susmak yakışmaz, unutmak istediklerim var hatırlamaya değer görmediğim bir sürü ayrıntı…çiçeklere su vermek,çayı demlemek.daha çok susmak,daha az söylemek, bunlara da teferruat deniyor ama ben buralarda bunlarla kalmak istiyorum yani nostaljik bir hava estirmek hatta hep nostalji solumak…

Şimdi nedir bizi bunca karmaşa içinde atıl bırakan yılgınlık?

“Yılgınlıktan ilenen dilekçede mührüm yok
Kavgadan yüz geri eden teskeremi ben yaktım”     

Kurtarıcılar çekip gitmiyor hayatımızdan, bütün iğrençliklerini üzerimize kusmaya devam ediyor hayat… En hayta yanlarımı alıp çıkınıma bir süre yorgunluğumu giderme fikrindeyim. Kitaplarımı alsam yanıma yine olmayacak… Kitap ve demli çay olmadan hücrelerim herhangi bir atraksiyona vize vermiyor, “düşüncelerim sancıyor” desem Türk dil kurumuna inat bir Türkçeyle bir cümle daha var ederim korkusu taşıyor beni.
Şairliğimi yani en esmer duygularımı alıyorum yanıma, bir süre dut yemiş bülbül makamında susarsam beni rahatsız etmeyin lütfen, cep telefonu kullanmadığımı da belirteyim. Yani herhangi bir iletişim ucubesiyle beni aramayın. Ben şimdi yalınayak bir duyguyla kendimi, kentimin ücralarına atıyorum, kurtarıcılar çekip gidince döneceğim, sakallarım uzayacak belki saçlarım uzayacak…
Çünkü biliyorum ki hiçbirimiz bir aşkı hak etmedik…
Hayatımızda büyüyen boşlukları gittikçe büyütmekten başka bir şey yapmıyoruz, sayın yazar dostlarım..
İyisi mi susun artık lütfen, bunca gürültü neden? İyisi mi susalım artık lütfen…











.Eleştiriler & Yorumlar

:: ...
Gönderen: lal-i handan / , Türkiye
14 Eylül 2009
Acemisi olduğumuz bir hayatı yaşarken; elimiz ayağımıza dolaşıyor.Bir de konuşmak yoruyor gibi.Öyle değil mi...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Aşk İmiş Her Ne Var Alemde…
Aşk Defteri …
Unut (Ama) Mak!

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Valsler Sustu [Şiir]
Bizim Çocuklar İçin Gazel [Şiir]


hikmet kızıl kimdir?

1979 adıyaman kahta doğumlu edebiyatçı şair yazar. etika dergisi sahibi ve yazarıdır. çeşitli edebiyat dergilerinde deneme ve şiirleri yayımlandı. biri şiir biri deneme olmak üzere iki kitabı var. pembe intihar saatleri ve metruk şehre lanet okuma alfebesi onun edebi çalışmalarının ürünü. . .

Etkilendiği Yazarlar:
deneme yazarı


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © hikmet kızıl, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.