Tek korkusu terkedilmek olan bir çocuktu.Mesela anne ve babası yapmıştı bunu ona. Şimdi ne azarlanmak ne de büyükleri tarafından hırpalanmayı umursamıyordu. Onu dövseniz bile terketmemeniz için temennide bulunuyordu.

Geceleri rüyasında canavarlar ve hayaletler tarafından kaçırılıyordu. Uyanıp sımsıkı sarılıyordu amcasına zaten hayaletler ve canavarlar için bir canavar ve hayaletten daha güvenlisi olamazdı. Diyordu ki: Bazı hayaletler iyidir, bazı hayaletler herkeslerden iyidir. Çünkü bu hayalet, gece korkuları arasında yalnız başına yürüdüğü vakitlerde düş kovan büyücüsü, maji ustası, şuur efendisiydi. Usulca bu koca bedene sokulur üstesinden gelirdi çocuk ve çocukluğunu devralırdı kötülüklerden.

O büyüyüp kocaman bir adam olacak, elbette korkularıyla büyüyecek ve bunlarla yaşayacak ya da yüzleşip alt edecek. Lakin bilir misiniz? Kız çocukları büyüyüp kocaman kadınlar olsalar dahi çok uzun zamanlar geçmesi gerekir bunlar için ve hatta yaşlanıp çökmeleri, arbedelerle ve yenilgilerle avuçlarına paslı çiviler batırmış olmaları gerekir, pek çok adam tarafından terkedilmeden önce.

Böyle buyurdum. Lakin kadınlar terketmez, gitmek zorunda kalırlar. Her ne kadar bir fahişe gibi davransanız da özünde hep bir rahibeyi seversiniz. Üzerlerinden aldığınız zırh işte bu denli değerlidir. Tanrı ile sizin aranızda oynanan bir oyunda galip çıkmanızı sağlayan tek yaratıktır kadın. Hala o zırhın ahlaki duvarlarını aşmaya mı çalışıyorsunuz? Kadınlar bu duvarın çok ötesinde şimdi.

Bugünlerde bir kadını sevmek zor, yüzüne dokunmak, saçlarını okşamak, zor. Sevilmek isteyen herşeyi, bugünlerde sevmek zor. Ağır desturuyla sevgisini altın tepside sunan bir kadını, geri çevirmenin dünyaya kötülük kusmaktan farkı yok. Lakin sorarım, ne yapılır benimle? Nereye gidilir? Ne olunur?

Sorarım ve anahtarını uzatırım, özgürlüğüm kadar sevdiğim başka birşey yokken, al ve kilitle derim ruhumu, al ve hapset kendi bedenine. Bir yıldız seçerim, kayana kadar bizimdir derim. Lakin kadın ayı ister, güneşi ister. Der ki: Öyle bir sev ki beni, vazgeçtiğinde dünya yok olsun. Ay kaybolsun, güneş saklansın.

Üşürüm, karanlıkta kalırım. Şimdilik sevmeye hazırım, şimdilik herşeye hazırım ama ben de sana sorarım :

İçimdeki hayaleti serbest bırakayım da sana mı koşsun?