..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Moda denilen şey o kadar çirkindir ki onu her altı ayda bir değiştirirler." -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Mehmet Akif Uçar




18 Mart 2010
Zebur, Tevrat, İncil ve Kur'an-ı Kerim  
Mehmet Akif Uçar
Tüm ilahi kitapların içerik olarak, ortak noktası aynıdır. Hepsinde de Allah’ın tek bir ilah olduğu ve onun dışında hiçbir şeyin kutsallaştırılmaması gerektiği belirtilmektedir. Bu, en öncelikli esas ile birlikte ayrıca yapılması gereken şeyin, yaşanılan hayat süresince iyi davranışlar sergilenmesi ve bütün kötü fiiliyatlardan da uzak durulması gerektiği anlatılmaktadır. İşte ilahi kitapların tümünün özeti budur.


:ADAB:
Gördüğümüz ve anladığımız kadarıyla tüm insanlık, tabiî ki birazda doğal olarak sadece kendilerine gönderilen peygamberi ve onun getirdiği ilahi kitabı düstur edinmiş ve işin daha da kötüsü hepsi, bir diğer toplumun kitabını ve peygamberini kötüleyici veya küçümseyici bir anlayış içine girmiştir. Oysaki tüm bu ilahi kitapların kaynağı ve çıkış merkezi, hepsinin de tek bir ilah olarak kabul ettiği Allah’tır. Buna rağmen böylesi bir ayrımcılığı, açık söylemek gerekirse ben sürekli olarak acayip karşılamışımdır. Tüm bu ilahi kitapları, orijinal ya da tercüme edilmiş haliyle okuyup inceleyen, öyle sanıyorum ki çok nadir insan vardır. Hatta ve hatta çok ama çok maalesef ki gördüğüm kadarıyla insanların çoğu, emir ve buyruklarına inandığını söyledikleri kendi ilahi kitaplarını bile ‘Allah, acaba burada tam manasıyla ne demek istemiş ve neyi amaçlamış’ diye okuyup anlamaya bile çalışmıyorlar. Ne yazık ki okuyanlar ise kitaplarını öyle bir kalıplaştırmışlar ki herkes tarafından evrensel olduğu bilinen bu ilahi kitaplar tamamen evrensellikten kopmuş ve standart bir ansiklopedi haline getirilmiştir. Ben öyle düşünüyorum ve öyle inanıyor ki Zebur, Tevrat, İncil ve Kur’an-ı Kerim, hepsi de kesinlikle evrenseldir ve hiçbiri de hiçbir şekilde hiçbir zaman dilimiyle kısıtlanılmaması gereken kitaplardır. Ama şunu da üzülerek belirtiyorum ki, insanlar doğru yaptıklarını sanarak, maalesef ki öznelleştirmekle veya standartlaştırmakla kendi ilahi kitaplarına en büyük darbeyi kendileri atmıştır.

Bütün İlahi kitaplar kendi toplumunun lisanıyla indirilmiştir. Günümüzde tüm ilahi kitapların her dile çevrilmiş halini bulmak çok kolaydır. Benim herkese en öncelikli tavsiyem, hiçbir ayrım gözetmeksizin bu ilahi kitapların hepsini olabildiğince anlamaya çalışarak okumalarıdır. Nitekim son ilahi kitap olan Kur’an-ı Kerim’e inandığını bildiğimiz günümüz Müslümanlarının kendilerine Allah’tan gelen ilk emrin ‘oku’ olduğunu bildikleri halde ve ellerinde hiçbir kati delilin de bulunmamasına rağmen İncil, Tevrat ve Zebur’un tahrif edildiğini belirterek, bu kitapları okuyup inceleme gereği bile duymadıklarını görüyoruz. Halbuse Muhammed(as), o dönem ki Yahudi ve Hıristiyanlara hitaben ‘elinizde bulunan Tevrat, Zebur ve İncil’i getirin de doğru olanı hep birlikte anlamaya çalışalım’ diye defalarca çağrıda bulunmuştur. Ve hatta bazı konuları, Tevrat’ın hükümlerine göre çözümlediği de olmuştur. Durum böyleyken, Müslümanların bu ilahi kitaplar hakkında böylesine karalayıcı bir ithafta bulunmalarını, kesinlikle doğru bir davranış olarak görmediğimi belirtiyorum.

Zira diğer bütün ilahi kitaplar gibi, Kur’an-ı Kerim’de toplumunun ve de peygamberinin lisanıyla indirilmiştir. Dolayısıyla orijinal dili Arapçadır. Nitekim Arapça, dil sadeliği ve kolay öğrenilebilirliği nedeniyle, kelime cambazlığı ya da tercüme cambazcılığı en az olan bir dildir. Yani mesela Türkçe dil kaidelerini oluşturan virgül noktalama işaretinin yerinin değişikliği bile cümlenin anlamını tamamen değiştirmekte iken, bildiğim ve anladığım kadarıyla Arapçada böyle bir olasılık mümkün değildir. Şunu demek istiyorum ki son ilahi düstur olan Kur’an-ı Kerim’in Arapça olarak indirilmiş olması, Allah’ın büyüklüğünün bir başka göstergesidir. Çünkü bu lisandaki bir kitap kesinlikle çarpıtılamadığı ve asla anlam bozukluğuna uğratılamadığı gibi, kesinlikle standart bir kalıba da sokulamaz. O nedenledir ki ben sürekli olarak, tüm insanlığa ilahi kitaplardaki lezzeti hissetmeye çalışmalarını tavsiye ediyorum.

Zira tüm ilahi kitapların içerik olarak, ortak noktası aynıdır. Hepsinde de Allah’ın tek bir ilah olduğu ve onun dışında hiçbir şeyin kutsallaştırılmaması gerektiği belirtilmektedir. Bu, en öncelikli esas ile birlikte ayrıca yapılması gereken şeyin, yaşanılan hayat süresince iyi davranışlar sergilenmesi ve bütün kötü fiiliyatlardan da uzak durulması gerektiği anlatılmaktadır. İşte ilahi kitapların tümünün özeti budur.

Ve yine bütün ilahi kitaplar; kulağa hoş gelmesi, dinleyenleri yormaması ve daha net anlaşılabilmesi için şiir halinde indirilmiştir. Hem de ne şiir! Zira onlar ki, hepside birbirinden farklı mükemmellikte olan evrensel şiirlerdir. Gizemlerle dolu inci taneleri gibi dünyamızı ve hayatımızı aydınlatan bu mısralar bütünü şiirlerin hiç kuşkusuz ki tek sahibi, elbette ki aynı ahenk ve namelerle yeryüzünü bereketlendiren yağmurun da sahibi olan Allah’tır.


Mehmet Akif UÇAR



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İyilikler ve Kötülükler
Er - Rab
Ölüm..!
Dabbe"tül Arz
Erkekler ve Kadınlar
Kitap ve Hikmet
Şeytan Ya da İblis
Üstünlük Ya da Aşağılık Kompleksi
İnsan
Dünya ve Diğer Alemler

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Beyaz Balina
Türk"e Kurşun Yağdırmak
Dünya Müslümanlarından Papa'ya Mesaj

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Nur Tacı [Şiir]
Kutlu Sevda [Şiir]
Yakarış - Müjgan Akyüz & Mehmet Akif Uçar [Şiir]
Peygamber [Şiir]
Boşluk [Şiir]
Beraat [Şiir]
Serzeniş [Şiir]
Nasihat [Şiir]
Af - Rika [Şiir]
Titimoha [Şiir]


Mehmet Akif Uçar kimdir?

www. yakamozkitapevi. com

Etkilendiği Yazarlar:
Mustafa Kemal Atatürk, Necip Fazıl Kısakürek, Mehmet Akif Ersoy, Lev Nikolayeviç Tolstoy, Ebul'Ala El-Mevdudi, Fethullah Gülen, Mustafa İslamoğlu, Hayrettin Karaman vs.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Mehmet Akif Uçar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.