Aşk eski bir masaldır ama her zaman yepyenidir. -Heine |
|
||||||||||
|
Hani ana Ben küçüktüm Küçücüktüm ya bir zaman Hani oyuncaklarım vardı ya benim Birlikte oyun oynadığımız arkadaşlarım Bir de uçurtmam vardı ya ana… Bir ara uçurtmam tellere takılmış Ve bozulmuştu Ben ağlıyordun bir köşede Sen gelmiştin ve Ağlama yavrum büyüdüğünde Daha güzel oyuncakların olacak Hem ağlamak sana yakışmıyor Gül yavrucuğum Gül demiştin ya İşte büyüdüm ana işte büyüdüm Ve bir elimde paslı tabanca Diğer elimde sapan taşı İman ve cihattan ibaret olan Hayat oyununu oynuyorum şimdi Hayat oyunu be ana. Hani bir de Gül demiştin Ağlama sakın hep gül demiştin ya Ana be Kelimesi dilimde kalmış Ama anımsayamıyorum bile Gerçekten nasıl bir şeydi Bu gülmek dediğin şey Çok mu güzeldi, çok mu tatlıydı yoksa Canım çekti be ana İçimden gelmese de Bir kere güleyim Ha ne dersin Baksana be ana Oluyor mu, yapabiliyor muyum? Ne dedin yakışmıyor mu, olmuyor mu yani Olmaz tabi ana Yakışmaz elbet Daha dün götürmüşler bacımı Dövmüşler, tekmelemişler Kanına bile girmişler ana Kanına bile… Az önce de köyümüzü yağmaladılar Bombasız bir günümüz de geçmiyor ki zaten Söyle be ana Böyleyken gülmek yakışır mı bana Gülebilir miyim hiç Ağlamaksa ekmeğim, aşım olmuş benim Ama herkes de ağlayamazmış Ağlayamazmış be ana Baksana bir ülkede Kız çocukları okula alınmıyormuş Joplanıyormuş durmadan Başlarındaki örtü çok büyük sorunmuş Tüm bunlara rağmense Gülüyormuş insanlar rahat rahat Gülebiliyormuş be ana… Hani ana derdin ya küçükken O geldi aklıma demin Oğlum büyüsen de Şu büyük caminin minaresinde Bir ezan okusan Tıpkı Bilal Habeşi gibi İşte büyüdüm be ana işte büyüdüm Ama hani camimiz Upuzun minaremiz nerde Hani göster de okuyayım Şöyle yanık yanık bir ezan… Hani bir de evimiz vardı ya ana Yeşillikler içinde Türüm türüm kokan… Hani o bahçesinde Oyunlar oynardık ya babamla Babam dedim de ana Çok özlemiş be onu Ne kadar oldu Hatırlıyor musun tutsak olalı Neyse be ana Ben gidiyorum artık Bak arkadaşlarım çağırıyor Oyun zamanı gelmiş Oyun oynayacağız ana Çetin ve kutlu bir oyun… Bu oyun da uçurtma yok Korkma tellere de takılmaz oyuncağımız Bu oyun çok güzel be ana, çok güzel İşte gidiyorum, gidiyorum işte Belki dönüşüm olmayabilir Belki de bu son oyunum olabilir Hakkını helal et ana Helal et hakkını… Mehmet Akif UÇAR
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mehmet Akif Uçar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |