Bu hafifçe kenara itilecek bir roman değil. Daha büyük bir şiddetle uzağa fırlatılmalıdır. -Dorothy Parker |
|
||||||||||
|
31/1/2009 Evler evler Toprak damlı evler Kış yaklaşıyor, kar, yağmur Bu evlerin damları Çorak ister Çorak dediğin iki köy ötede Güzyurdu’nda Traktörler getirmek için bu çorağı Yarışa çıkar Birbiri ardında Biz de iki emmi oğlu At arabasıyla Kaplumbağa ile tavşanın yarışı misali Düşeriz yollara Bir göçmen köyü var İki saatlik yürüyüş mesafesi Adı Yurtyeri Onlar gelince, ben doğduğum yıl Kaymakamı vurmuş köylüm Yerleşirler de toprağımızı bölerler diye Köyüm medeniyeti onlardan öğrendi Tarlalar yine bölündü Kerpiç duvarımızı, sıvamızı onlar yaptı Pancar, ayçiçek ekmeyi onlardan öğrendik Bir de çatılı evi Çünkü onların hepsi işinin eri ............. Akşam olur Çoluk çocuk yer sofrasında Çalarlar kaşığı bulgur pilavına Ya da ara sıra da olsa Patatese, patlıcana Daha sofra yeni kalkmıştır ki Duyulur dışarda Hakkı dayımın "Ben geliyorum" öksürüğü Tam da ne güzel sohbet olacak derken Uyuklamaya başlarlar Hacı dayı, Yaşar dayı, Ali Şükrü ağabey Her biri bir köşede ........... Bir bayram sabahı Köyün aklı yeteni camide Gezici olduğunu söyleyen vaiz Konuşuyor o kutsal kürsüde Ama söyledikleri Çok tuhaf, saçma geliyor hepimize Dayanamıyor "Hatip" namıyla Hakkı Çavuş Bağırıyor vaiz bozuntusuna: "İn aşağı ordan dürzü!" Neye uğradığını şaşırıyor adam Allak bullak oluyor yüzü .......... Kadınlarımız, kızlarımız Analarımız, bacılarımız Hele de yazın Durmadan çalışanlarımız, çalışanlarımız Az da olsa boş kaldığında Eline hemen kirman alanlarımız Şimdi ara sıra da olsa Aklıma gelir Düğünlerde "Su sızıyor, sızıyor taşların arasına Oğlan ben kurban olam kaşların arasına" Türküsüyle birlikte Def çalışınız ............. Açarız uyumamışsak Akşam saat dokuzda radyoyu Dinleriz sanki huşu içinde "Mikrofonda Tiyatro"yu Bir de ramazan geceleri sahurda "Ah,Karagöz’üm" sesleri Köyde az bulunan radyodan Maç dinlemeye gelirlerdi bize Köyümün neredeyse tüm gençleri ............ Göllerinde kurbağalar öten Bacalarında Dadağı kömürü tüten Şimdilerde çoğu insanını Kentlere göçüren köyüm Anımsadıkça seni Hep anlatacağım Numan Kurt
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Numan Kurt, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |