Kur'an'da Zamanın Göreceliği
Modern bilimce doğrulanan, zamanın, yaşanan olaya, mekâna ve koşullara göre değişen bir algı olduğu gerçeğini Kur’an ayetlerinde görebiliriz.
"Yazmak, aslında, kendinizi sürekli olarak yeni bir kahve fincanı almaktan alıkoymaktır." - Virginia Woolf"
"Yazmak, aslında, kendinizi sürekli olarak yeni bir kahve fincanı almaktan alıkoymaktır." - Virginia Woolf"
Modern bilimce doğrulanan, zamanın, yaşanan olaya, mekâna ve koşullara göre değişen bir algı olduğu gerçeğini Kur’an ayetlerinde görebiliriz.
Kitap eleştirmenliği öyle kolay bir mesele değildir ve hele eleştirilmeye çalışılan kitap, Sonsuz Allah’ın „lâ raybe fih“ (içinde şüphe yok) mühürlü kitabıysa, işler daha da imkansızlaşmaktadır.
Hac mahşerin sembolik provasıdır. Allah’a teslim olmanın, yeniden dirilişin, Allah ile ahdini yenilemenin, dünyevi bağımlılıklardan kurtulup, özgürlüğe kavuşmanın sembolüdür... Kurban, Allah’a yakınlaşmak adına çok sevdiği oğlunu feda etmeyi göze alabilen Hz. İbrahim’in(as) mübarek anısıdır...
Bu dünyayı biz yaratmadıysak nasıl özgür olabiliriz ki.Bir filozof: " Ben Tanrı'sız bir yerde yaşamak istiyorum” der.Tanrı olmadığında mutlu olabilecek miyiz? Hayat bize hep mağlubiyeti öğrettiyse ve haksızlıkları önleyememeyi öğrettiyse bu dünyada kötülük yapanların yaptıkları yanlarında kar mı kalacak.
Tevrat ve İncil tek bir Şeytan’dan söz eder. Oysa, Kuran hem Şeytan, hem de Şeytanlardan söz eder. Çeşitli şeytanlara inanış Afrika ve Uzakdoğu dinlerinde de görülür. Hristiyanlık'ta tek Şeytan inancı olmasına karşın, Müslümanlıkta Büyük, Ortanca ve Küçük Şeytan olmak üzere üçlü bir Şeytan inancı vardır. Hristiyanlık'taki üç tanrı/tek
..lambalar eğri, aynalar akrep meleği zaman çarpılmış atın son.....
İnciller üzerine yazdığım iki makalemin ardından, bu serinin son yazısı olarak incillerde yer alan birbiriyle çelişkili cümleleri maddeler halinde yazacağımı belirtmiştim. Daha anlaşılır olması için bu maddeleme metodunu kullandım.
Kur'an-ı Kerim'deki örümcek metaforu üzerine derinlemesine bir inceleme. Ankebut Suresi 41. ayetinde geçen dişi örümcek benzetmesinin hem bilimsel hem de manevi boyutlarını ele alan, Allah'tan başkasına sığınanların durumunu açıklayan düşündürücü bir analiz.
İslam ve Hakikat konulu bir yazı.
Deneme amaçlı olarak yazdığım şiir kitabı çalışmamın ön anlatımlarından bir tanesi...
İnsan aklı böyle işte, bazen hiç bilmediğin insanların peşinden sürükler
Bazen de aklını işletir anlattırır.
İlim idrakında olursak ne haktan geçeriz
Ne de yardan.
Bütün güzellikler bizim için bu can sıkıntısı neden dir..neden zorlaştırır insan yaşantısını.
Müslümanların dini vecibelerinden birisidir gücü yetenlerin kurban kesmesi… Her yıl gerçekleştirilen bu kulluk eylemi, kulu Allah’a yaklaştırır. Sözlükte yaklaşmak, Allah’a yakınlaşmaya vesile olan şey anlamlarına gelen kurban, dinî bir terim olarak, ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı usulüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder.
Eski Mısır'da yaşamış bize anlatılanlardan farklı bir Firavun var. Bu yazıda onunla ilgili küçük bir derleme bulacaksınız.
Takva sahipleri de Allaha ortak koşmayan, Allah için yaşayan, güzel ahlak ile hayatını idame eden, kulluğun yalnızca Ona olması gerektiğinin bilincinde olan aklı selim sahibi kimselerdir.
Bunu yapmakla bir nevi, Hz. Âdem’den beri insanlığın ortak bir düşmanı olan şeytan ve onun temsil ettiği kötülük ile aramıza mesafe koymuş oluyoruz. Kötülüğe karşı iç dünyamızda bir direnç geliştirerek, dayanışma içerisinde buna karşı ortaklaşa bir tavır alıyoruz. Yaratılışımızın doğal bir sonucu olarak bizi her tür varlıktan ayıran,
Akıl, vahiyle malumdur. Vahiysiz aklın yokluğuna hükmetmek, varlığıyla pasif kalmaktan evladır. Ruhu arındırmanın temel şartı sağlıklı ve düşünebilen bir iradenin olmasıdır. Çünkü asıl komut iradeden gelir ve ruha işler. Ruhun kirli kalması insanın psikolojik hastalığa yakalanmasına sebebiyettir. Bütün bunlar ise uydurmalardan uzak tamamen saf bir vahiyle çözüme kavuşur.
Batılılar olarak aklı, sezgiden üstün sanıyor ve önce zekâyı geliştirmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken ruhun diğer kuvvetlerini görmezden geliyoruz. İnsanlığın bu temel faaliyetinin aksatılması, modern insanı ruhen kör yapmaktadır. Bu körlük, insanı sosyal hayatın üretken bir unsuru olmaktan uzaklaştırmaktadır.
Mukaddesiyat duygusu, özellikle dua ile ifade edilebilir. Dua
Kuran'ı Kerim'de ilk peygamberin Hz. Adem olduğunu bildirilir. Hz. Adem'den sonra Kuran'da adı geçen ikinci peygamber Hz. Nuh'tur. Hz. İbrahim ise, Hz. Nuh'tan sonra gelen ve onun soyundan olan peygamberdir.