• İzEdebiyat > İnceleme > Toplumbilim |
121
|
|
|
|
Ben merkezcilik; bencil, bireysel, egoistlikle birlikte insandaki tüm hainliklerin ana kaynağıdır.
İyilikse; ortak üretip ortak tüketimi temel olan komün, insancıl olmaktır. Demek ki, insan iki temel karakter üzerine şekillenmiştir. Hangisi daha fazla etkin ve gelişkinse insan odur. |
|
122
|
|
|
|
Her türlü modern bilgi ve teknik varken, yalnızca soyut tanrısal dini korkuyla yaşamak, yapay zekayla çalışan bilgisayardan daha geri zekalı olmaktır. Bu tür toplumların bilinçlerine yüklenenler cinsel ahlaksızlık, görgüsüzlük, sınırsız maddi varlıklara sahip olmak gibi, İlk Çağ'daki içgüdüsel süper egoistliktir. Tanrının her şeyi düzelteceğini ifade eden eğitimle yetişen toplumlarda nitelik sıfırdır. |
|
123
|
|
|
|
Dil bir köprüdür. İnanç bir köprüdür. Tarih bir köprüdür. Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz. Onların (dış Türklerin) bize yakınlaşmasını bekleyemeyiz . Bizim onlara yaklaşmamız gerekli..." Mustafa Kemal Atatürk |
|
124
|
|
|
|
Kadınlar tosunları beğenmez, onları öküzlerle aldatır. Aldatmaktan imtina eden ise otlanır. Kadınların otlanması mı daha iyi yoksa tosununu bir öküzle aldatması mı daha iyi sorusuna cevap veremeyen kadından da uzak durun. |
|
125
|
|
|
|
Devletlerin yaşattığı resmi fahişeliği, Alman Filozof Friedrich Nietzsche'nin, şu tespiti çok güzel ifade ediyor. Neitzsche derki; “Adalet devletin fahişesi basında metresi olduğu sürece, devleti pezevenkler yönetir”. |
|
126
|
|
|
|
İnsan beynindeki milyarlarca nöronun varlığı, bunların birbiriyle karmaşık çok yönlü senfoni orkestrası gibi hareket etmesi, insanı diğer tüm canlılardan hem olumlu hem de olumsuz açıdan tamamen farklı kılmaktadır. İnsandaki bu özelliğe uygun olmayan eğitim, yönetim ve maddi varlıkların paylaşımındaki ahlaksızlık, insanın canavar duygusunu her zaman yükseltmektedir. |
|
127
|
|
|
|
Her türlü gösteriş bomba etkisindeyken, bir taraftan topluma mütevazi fakir edebiyatıyla akıl vermek, diğer taraftan gösteriş, şatafat içerisinde yaşamak, dünyanın en büyük onursuzluğudur.
|
|
128
|
|
|
|
Osmanlı'da faaliyet göstermekte olan Ermeni kültür ve dayanışma dernekleri Ermeni Kilise’sinin de desteğiyle önce siyasal partilere, daha sonra terör örgütlerine dönüşmeye başlayacaktır. Ortak amaç "Batı Ermenistan" dedikleri Adana'dan Kars'a kadar olan topraklar ile Çarlık Rusyasındakilerin birleştirilerek "Büyük Ermenistan" ın kurulmasıydı. |
|
129
|
|
|
|
Bugün çağdaş toplumlar bu kimsesiz çocuklara ve yetişkinlere sahip çıkamamış ve toplumun başına gizil bela tinerci çocuklar olarak sokağa başı boş salıvermişlerdir. Bunlar kendilerine sahip çıkamayan toplumlarının başına bela olmuşlar, toplumun can ve mal güvenliğini sarsmaktadırlar. Bazan yaşlı bir bayanın elinde çantasını çorla alıp kaçan, bazan para isteyip alamadığında bıçaklayıp kaçan korkunç bir baş belası olmuşlardır. |
|
130
|
|
|
|
Tarihi sağlıklı analize tabi tutamayan toplumlar yada bireyler elbette kendi döneminin sorunlarına da sağlıklı yaklaşımlar sunmaktan yoksun veya............ bu cümleden bizler özellikle bizi biz yapan değerlerden beslenen Muvahhidler... Ve sonrasını size sunuyorum. |
|
131
|
|
|
|
Herhangi bir devlet demokrasiden dem vurup demokrat olduğunu söylüyorsa, bu devlet kapitalist, liberal, sosyalist, komünist veya dindar ideolojiye bağlı olsa bile, ülkede farklı düşünce, dil, din, ırk ve eşcinselleri dışlamadan her hakkını vermek zorundadır. Belirtilen farklılıklara hiçbir insani hak verilmemişse, o düşünce ideolojik ve faşist demektir. |
|
132
|
|
|
|
Umut her ne kadar soyut kavrammış gibi düşünülse de kişinin kültür ve bilincine göre somutlukta taşır. İnsan doğasına göre bunun tarifini yapmak gerekirse, doğal duygusal tepkimelerin hepsini içinde barındıran üst yaşam sevinci olarak ifade edilebilir.
|
|
133
|
|
134
|
|
|
|
Atatürk Cumhuriyetinin yalnız bir tane doğrusu, gerçeği ve güzeli vardır. Lâik ve aydınlanmacı olmak. |
|
135
|
|
|
|
Din ve devletin, bilimle dinin, sosyal yaşam ile ibadetin, siyasetle dinin, ideolojiyle demokratlığın birbirinden ayrılmadığı bu ülkelerde, siyaset, kültür, din ve insan ilişkileri sürekli dejenerasyona uğrayarak yaşatılır. |
|
136
|
|
|
|
TÜRKİYEDE CEZAEVİ OLGUSU ÜZERİNE ÇALIŞMA DURUM ANALİZİ |
|
137
|
|
|
|
Zira güç, dünya hayatının en muhteşem parıltısıydı. |
|
138
|
|
|
|
Sömürge (Koloni) ve asimilasyonlara karşı mücadelelerin yetersiz olduğu durumlarda, sömürü altında olan halkların başvuracakları iki seçenekleri bulunmakta.
Birinci Seçenek: Çok uzun zamana yayılacak olsa bile, her türlü risk ve zorluklar göze alınarak, örgütlenip mücadele ederek özgürlüğe kavuşmaktır. |
|
139
|
|
|
|
Her türlü kamu harcama ve masraflarını sıkı takibini yapacak ve sorgulayacak devlet üstü özerk bir denetleme kurumu oluşturulmalıdır. Demokratik olmayan devletlerde, özerk devlet üstü denetleme ve yargılama kurumu olmadığı sürece, iktidara gelen her siyasi yapı, devleti kutsallaştırarak mutlaka hırsızlık yapar |
|
140
|
|
|
|
Çok eski, bir o kadar da yeni kavram.... |
|