• İzEdebiyat > İnceleme > Anadolu Kültürü |
41
|
|
|
|
perşembe yaylası’nda her yıl yaz mevsiminde yapılan panayır/festival, bu sene 12-18 ağustos 2013 tarihlerinde yapılacaktır. bir dönem karamanlı obası’nın yakınındaki alanda yapılırken, daha sonraları, perşembe’nin girişindeki düzlük alana, orası yeterli olmayınca şimdiki yerine taşınmıştır. şimdilerde, konserler bölümü aybastı’da yapılmaya başlanmıştır... |
|
42
|
|
|
|
Osmanlıca denilen dil, ki bu, bana göre yanlış bir deyimdir, doğrusu Osmanlı Türkçesi olacaktır, bağımsız bir dil değildir. Yani öyle herkesin sandığı ayrı veya farklı bir dil değildir. Arapça ve Farsçanın yoğun olarak kullanıldığı Türkçedir. O dönemde Türkçeye verilen addır. Dediğim gibi, bu dönemi farklı kılan özellik, o dönemde Arapçadan ve Farsçadan istila biçiminde Türkçeye giren yabancı sözcüklerin olmasıdır. Bu durum da yanlış anlaşılmaya sebebiyet vermiş, bu dilin ayrı bir dil, yabancı bir dil gibi algılanmasına yol açmıştır. |
|
43
|
|
|
|
Küçük bir belde olan Kadirli, yapılan çalışmalarla gelişmiş ve büyük bir ilçe olmuştur. Sosyal hayat, son derece gelişmiş, ekonomide kalkınma sağlanmıştır. İş ve çalışma hayatı, başta tarımsal faaliyetlere, daha sonra memurluk, esnaflık ve tüccarlığa dayalıdır. Bu şehirde okuma oranı yüksek olduğundan devlet memuru sayısı da oldukça fazladır. Bundan dolayı birçok memur da ülkenin birçok şehrine yayılmıştır. |
|
44
|
|
45
|
|
|
|
Ekrem Memiş, "Fakat işin bir de arkeolojik boyutu var. O günden bu güne gelen bir 3 kültür var. İlki neolitik köy kültürü. Onu takip eden 5 binlerde kalkolitik kültür var. Köylerin yerini şehirlere terk ettiği dönem. 3. dönem ise eski tunç çağı. Şehir kültürünün tamamen oluştuğu dönem. Bu üç kültür arasında hiçbir kopukluk yok. Bu kopukluğun oluşmaması kavmin değişmediğine işaret ediyor" dedi. |
|
46
|
|
|
|
bir jandarma kolu, bir çetenin gizlendiği yeri basar. çetenin başını yakalayıp götürmek isterler. çetenin adamları başlarlar oynamaya. bunları gören kol komutanı “ bunlar eğlence yapıyorlar. çetecilik bunların işi değil.” der. ve böylece çeteler baskından kurtulurlar.
bu olayın anısına, bu oyun oynanmış, yaygınlık kazanmıştır |
|
47
|
|
|
|
Türklerin (Göktürklerin) Ergenekon'dan demirden dağı eritip çıkmalarını, baharın gelişini, doğanın uyanışını temsil eder Nevruz. Doğu Türkistan'dan Balkanlara kadar tüm Türk kavimleri ve toplulukları tarafından, MÖ 8 yüzyıldan günümüze kadar her yıl 21 Mart’ta kutlanır. Bu güne Nevruz Bayramı derler.
21 Mart Divan-ı Lügat İt Türk’te ilkbaharın gelişi olarak belirtilir.
|
|
48
|
|
|
|
aybastı adının öz biçimi belki ibrasta’dır. “asta”, ilçenin doğusundaki (ağuderya-bolaman) ırmağını işaret ediyor olabilir. adın öz biçimi; luwi/pelasgos dilinde: ibasta (ibrasta) buradan da; ibr(a)-ast®a; bol/gürsu-akıntısı(dere, çay, ırmak) anlamına geliyor. |
|
49
|
|
|
|
Erdal GEÇER/Anadolu aleviliği ve klasik sol düşünce üzerine kişisel bir deneme |
|
50
|
|
|
|
“Kravat nedir” diye bir soru sorsam…“Kravat hangi ülkeden çıkmıştır” sorusuna “Hırvatlar” yerine “Fransızlar” cevabını vererek 250 milyar TL kaybetmiştir. |
|
51
|
|
|
|
Egemen güce karşılık yükselen halkın sesi : "Pir Sultan Şiirleri." |
|
52
|
|
|
|
Türkü Anadolu halkının kendini ifade tarzı bilgeliginin saza söze dökülmüş biçimi değildir de nedir? Bazen kurda kuşa yakılır türkü, bazen ayrılığa, zülme... |
|
53
|
|
|
|
Kürt islam tarihindeki çarpıklık ve Kürtlere hak etmedikleri cevr-u cefayı, en ince ayrıntıları ile tartışmaya açmak başlıca bir çalışmayı gerektirir. |
|
54
|
|
|
|
Bilinmeyenleri ortaya çıkardık.Yeni bir belge niteliğinde. |
|
55
|
|
|
|
Yemek toplumuyuz nihayetinde.....
Bize has bir özellik, yemek içmek...
Bunları yaparken ki hazzın hiçbir şeye eş değer akıbete ulaşmaması da doğal tabii
|
|
56
|
|
|
|
Son konjonktürde üretilen spekülatif- manipülatif harekette Karma ve başörtüsüz namaz olayındaki – ki bağlantılar ve katılan bireylerin kodları henüz ammeye ilan edilmemiştir- Protestan saldırı bir taş ile iki kuş vurarak şeklen Atatürkçüleri esasen de İslamcıları mestetmiştir. Bu tartışma geçici veya sürekli olsa da uzun vadede Protestan bir İslam toplum modeline ve dini eksene kaydırılmaya çalışılan Türk toplum yapısının direnen kodlarına saldırmaya devam edecektir. Kemalizmin seküler ve bağımsız , mihnetsiz yapısıyla Ortadoğuda radikalleşen İslami hareketle savaşamayacağını gören Amerikanın, din eksenli Protestan bir siyasi ve toplumsal yapı üretme isteği hiçbir zaman kaybolmayacaktır. Türkiyeye biçilen rol artık askeri jandarmalık değil – ki bu sebeple Kemalistler artık kolay ihmal edilebilir- ortadoğuya örnek gösterilebilecek veya çarpıştırılabilecek ve ‘PR’ ı güzel yapılabilecek bir vizyon olmaktadır. Bu konuda iradelerde, en sofistike ‘liberal demokrat’ dini eksenli iktidar ve pensilvanyadaki zat ile ince ve uzun soluklu ayarlarlarla zımni mutabakat sağlanmıştır.
|
|
57
|
|
|
|
gercek dost adamları şairlerimiz bizlerden içimizden birileri |
|