• İzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar |
581
|
|
|
|
Sanıyorum acı soğuk bir pazartesiydi. Sırtında torbası olan yerlere kadar uzun kirli paltolu dilenci görünümlü bir ihtiyar tek tek bu izmaritleri toplayıp torbasına dolduruyor, o birini toplarken arkasından bir diğeri izmaritle yeniden doluyordu. |
|
582
|
|
|
|
Oyunda ana tema olarak “Uyuşturucu Ölüm demektir” konusu ele alınıyor. “Bir defacıkla bir şey olmaz” diyerek deneme ile başlayan uyuşturucunun sonunda mutlaka ölüm olduğu, ve bu nedenle de ne olursa olsun, bir defacık da olsa asla denenmemesi gerektiği anlatılıyor.
Özellikle ailelerin bu konuda çok dikkatli olmaları, çocuklarıyla sağlıklı bir iletişim kurmaları, ebeveynlerin gençleri dinlemeleri gerektiği ve onlara önem verdiklerinin gençlere hissettirilmesinin önemi üzerinde duruluyor. Bunun uyuşturucu ile mücadelede önemli ve etkin bir yöntem olduğu belirtiliyor. |
|
583
|
|
|
|
Hiç boşuna ağlayıp sızlanmayın Dünya Kupasına ya da Avrupa Şampiyonasına neden katılamıyoruz diye. Yaşananlar kabak gibi ortada... Geçmiş zamanlarda döner bıçağı ile tabanca ile maçlara girmeye çalışanları da biliyoruz, yazık çok yazık... |
|
584
|
|
|
|
Senin adın Barış'tı ama savaşamamıştın ölümle! |
|
585
|
|
586
|
|
|
|
Her şey ufak bir sarsıntıyla başlar. Bu sarsıntı bedeninde binlerce ufak sarsıntıyı tetikler. Bilinçsiz bedeninin yorgun gözleri ağır ağır açılır. Sarsıntıların zelzeleden değil, güzel ülkemin berbat yollarından dolayı meydana geldiğini, Dikmen-Kızılay güzergâhında, yokuş aşağı son hız gitmekte olan dolmuşta olduğunu farkedersin. |
|
587
|
|
588
|
|
|
|
Maalesef nerden olmanın hiçbir önemi yok ki. Dünyanın herhangi bir yerinden olabilirim. Yeter ki kaybolmamış olayım. |
|
589
|
|
|
|
Maaşlarına bir çırpıda sekiz yüz milyon lira zam yapan millet vekillerimiz hiç mi televizyon izlemiyorlar |
|
590
|
|
|
|
Annem anlatıyor: “Yaşar Kemal küçüklüğünde bir kaza geçirmiş.Yanılmıyorsam Kurban Bayramı sırasında koyun kesilirken o da izliyormuş. Koyunu kesen kişi, bıçağı elinden kaydırmış. Bıçak da onun gözüne denk gelmiş. Bağırmış Kemal, kanlar içinde kalmış. O günden sonra sağ gözü kör olmuş. Bu nedenle biz ona hep Kör Kemal derdik.
O gençti. Benden büyüktü. Bir gün duyduk ki Yaşar Kemal, kominist kitaplarıyla yakalanmış. Sonra onu kominist diye Kadirli’den kovdular. O da İstanbul’a gitti. |
|
591
|
|
|
|
Cesareti olmayanın umudu olamaz. Cüret et yeni cümleler kurmaya. Korkma! İnsanların sana omuz silkmelerinden. Çünkü sen başını kimsenin omzuna koyarak uyumadın ki zaten. |
|
592
|
|
|
|
"yıldızlar vardı önce.hepsini söndürdüler yavaş yavaş.karanlık çağda tıkıldık kaldık.elimizden tutan bir tanrımız yoktu.bize iyi olacağımızı söyleyen bir annemiz ya da...umudumuz yoktu bizim,hayallerimiz yoktu.günlük düşlerdi hep kurduğumuz.rüyalar ise sadece uykularımızda saklıydı.bilinçaltımızın bize sunduğu bir şovdu sadece;
ve perde kapandı..." |
|
593
|
|
|
|
İşte bu rahat yaşam hırsımızı içimize gömerek bekliyoruz hastane kapılarında o odadan o odaya koştururken. Arada bir morgdan götürülen hırsını geride bırakmış birine gözümüz takılsa da! Hayır! Ne götürüyor diye düşünmüyoruz |
|
594
|
|
|
|
Her an kapı çalabilir içeri azrail girmezse jandarma girebilir. Çocuklarına söyle ağlamasınlar. Eşine söyle kadın olmak zor; erkeğini elinden alabilirler. Bütün kapılar kapanabilir de. Sonra bir tekmeyle içeri polisler girebilir. Bileklerine kelepçe takabilirler alnına bir kurşun sıkabilirler; erkek olmak zor. Yüreğini ezebilirler. |
|
595
|
|
596
|
|
|
|
Milli Bayramlarımızdan bir olan, bir 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda…
19 Mayıs 2012, Samsun’da…
Samsun 19 Mayıs Stadı’ndaki törende…
Bir kadın bir erkekle güreşerek 19 Mayıs’ı kutluyormuş… |
|
597
|
|
|
|
Amaç belli…
Bulanık bir iklim yaşatılmak isteniyor güzel Türkiye’me.
Yine puslu hava isteyenler var.
Yine ‘sisler bulvarı’nda ‘her an her şey olabilir’in tezgahı açılmış.
|
|
598
|
|
|
|
Taraf Gazetesi yazarı Alper Görmüş de; “Akit şunu iyi bilmeli: Ali Bayramoğlu yalnız değildir...”şeklinde bir cümle ile kükremiş.
Akit Gazetesi’nin bir okuru olarak, ‘yalnız olmadıkları’nı haykıranlara misliyle, hatta daha gür bir sesle seslenerek diyorum ki;
“Akit hiç yalnız değil…” |
|
599
|
|
|
|
hedeflerim ve imrendiklerimi dile getirdim.. |
|
600
|
|
|
|
...Olaylar karşısında hor görülmüş bir Erol Büyükburç’tum adeta .. O kadar benliğimi yitirmiştim yani... |
|