• ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Kesinlikle Karþýyým! |
41
|
|
|
|
YÖK’ ün katsayý kararý, küçük bir gruba avantaj saðlamak adýna, çok daha büyük gruplara haksýzlýk getirmektedir. Eþitlik, eðitim özgürlüðü deðil, bir gruba haksýz kayýrma saðlamaktadýr. |
|
42
|
|
|
|
Þimdi , maðazalar cicili bicili boyanmakta, promosyonlar dökülüp, saçýlmakta artýk. MSN’lerle, cep telefonlarýyla, internet gruplarý aracýlýðýyla, ekranda plastiði sýrýtan cýrtlak gül buketleri sunulur kadýnlara. Artýk 8 Martlar karanfil kokmaz.
|
|
43
|
|
|
|
Akciðerin, diðer organlar adýna da temsili bir konuþma yapan, bulunduðu bedenin sahibiyle kopan iletiþimini ve içinde bulunduðu bedenin sahibinden aldýðý intikamýn öyküsü. |
|
44
|
|
|
|
Ýnsanlarýn cinsel tercih yapma gibi bir þanslarý yoktur! |
|
45
|
|
|
|
Biz Müslümanlar aþaðýda bazýlarýný verdiðim ayetlerden de sorgulanacaðýmýzýn bilincinde miyiz? Bu ayetlere ne kadar itaat ettiðimiz konusunda tevilde bulunmadan kendimizi gözden geçirelim... |
|
46
|
|
|
|
Onu yazma, bunu yazma, þunu yazma. Ýyi de, eee ben ne yazayým be kardeþim ?
|
|
47
|
|
|
|
kadýna vuran erkekliðinin vuruþlarýndayým sansýz biz onlarý adam saymadýktan sonra. adamlýk kadýna kadýn gibi davrananlardýr.!!! adaletiniz vurmaksa karýnýza ,kýzýnýza,ananýza tüm kadýnlarýnýza, sizin ben adaletinizi S..K...m |
|
48
|
|
|
|
Iþýl ýþýl “one Saturday” sabahý yataðýmdan kalktýðým gibi “Nike” terliklerimi giyip “WC”nin yolunu tuttum. WC’ye uðradýktan sonra salondan mutfaða doðru ilerledim. Mutfakta eþimin bana kahvaltý hazýrladýðýný görünce “good morning honey” dedim. O da “good morning bey” diye karþýlýk verdi. |
|
49
|
|
|
|
Freud’un “Henüz yanýtlanamamýþ ve kadýn ruhuyla ilgili otuz yýl süren araþtýrmalarýma karþýn benim de yanýtlamayý baþaramadýðým çok önemli bir soru var: Kadýn ne ister?” sözlerine karþý çýkýyorum asi kadýn ruhumla… |
|
50
|
|
|
|
Ýnsanlar yýllarca bu telkinler nedeniyle Darwinizm’in bilim olduðunu zannettiler. Darwinizm’le mücadelenin de bilime açýlmýþ bir savaþ olduðunu düþündüler. Oysa Darwinizm’in ideolojisi, yukarýda da belirttiðim gibi, Allah’ýn varlýðýný ve yaratýþýný inkar üzerine kurulmuþtur ve savunulma amacý yalnýzca Materyalizm’e bir dayanak saðlanmasýdýr. |
|
51
|
|
|
|
“Bana cehennem ehlini gösterdiler: Çoðunluðu kadýndý”
“Ben zaten kadýn erkek eþitliðine inanmýyorum.”
“Kadýnlarý hafifçe dövüp korkutabilirsiniz”
“Tecavüz edeni 4 gün odaya kapatmak yeter.”
“Kadýn herkesin içinde kahkaha atmamalý”
“'Tecavüze tahrik eden kadýn cezalandýrýlsýn”
|
|
52
|
|
|
|
Þimon Efendi hangi yüzle bu þiiri okudu? Acaba bu þiirde istenenler kimler tarafýndan verilmiyor? Yoksa bir anda kendini Mahmud Abbas’ýn yerine mi koydu? Kardeþ kavgasýný çýkaranlar, Müslümanlarýn inançlarýyla alay edenler, kendileri dýþýndakilere hayat hakký tanýmayanlar Ýsrailliler deðil mi? Piþkinliðin bu kadarýna da pes doðrusu!... Yoksa bu adam bizden toprak istiyor da bunu üstü kapalý bir dille, þiirle dile getiriyor olmasýn.
|
|
53
|
|
|
|
Eðitim meselemiz hakkýnda konuþmak gerekirse, yeteri kadar planlayýcý ve istatiksel. Halbuki insan dediðimiz varlýk planlanamaz hür irade sonucu kendisini gerçekleþtirir ki, bu da onun ahlaki ve hukuki bir varlýk olarak hür iradeye sahip olmasýný anlamlý kýlar. O halde planlanamaz insaný planlama çabalarý nasýl bir kast sistemine yol açýyor acaba? |
|
54
|
|
|
|
Yalnýz bir kusuru var bu assolistin.O da þu: Sesi güzel deðil sadece.Hatta hiç ses yok.....Caným, o kadarcýk kusur kadý kýzýnda da olur.Bir assolist için, sesin güzel olup olmamasý hiç önemli deðil.(!) Bu |
|
55
|
|
|
|
Iþýl ýþýl “one Saturday” sabahý yataðýmdan kalktýðým gibi “Nike” terliklerimi giyip “WC”nin yolunu tuttum. WC’ye uðradýktan sonra salondan mutfaða doðru ilerledim. Mutfakta eþimin bana kahvaltý hazýrladýðýný görünce “good morning honey” dedim. O da “good morning bey” diye karþýlýk verdi. Ehh bu sabah “Holiday” olunca bende onlara biraz zaman ayýrýrým düþüncesiyle eþime –kýzým uyandý mý? diye sordum. –Eþim geç uyudu, biraz daha uyur dedi. “Okay” dedim. Kapýya gelen gazeteyi alýp salonda televizyonu açtým. Digiturk’te; önce show TV, Comedy Max sonra Star, ATV, Fox TV ye takýldým. Derken sýkýlýp “computer”in baþýna geçtim. “Ýnternet”te “twitter, facebook ve freandfeed’e takýldým. Twitter’de bana “mentions” atanlarý “reply” yardýmýyla cevap yetiþtirdim. |
|
56
|
|
|
|
Akýl fikir baðýþla Tanrým... Bu konuda imza kampanyasý baþlatýlsýn... Biz kobay deðiliz... Tv kanallarý hergün yayýn yapsýn... Bu kabul edilir þey deðil... Bunlar insanlarýn GDO yönetmeliðine gösterdiði tepkilerden seçmeler. |
|
57
|
|
|
|
Bizler, o gün muhaliftik, bugün de... Yaþarsak yarýn da muhalif olacaðýz. Çünkü iktidar, paranýn egemenliði, çeþitli dozda da olsa þiddet olmadan sürdürülemez. Para ve güç kirleticidir, baþtan çýkarýcýdýr. Her iktidarýn muhalefeti olmak zorundadýr, olacaktýr. Tarihte olduðu gibi her dönemde, ama hep az sayýda, doðruluklarý sonradan anlaþýlan, kadim erdemlere, özlemlere, doðrulara inananlar da olacaktýr |
|
58
|
|
|
|
Kötülere yapýlan en küçük iyilik , iyilere yapýlan en büyük kötülüktür ... Atakan Korkmaz |
|
59
|
|
|
|
Þimdi Türkiye’de iki farklý beklenti ve iki ayrý heyecan ayný anda yaþanýyor.
Birincisi; Mübarek Ramazana bir an önce kavuþma iþtiyakýyla uzun ve sýcak günlerde bile oruç ibadetini baþa taç, ruha ilaç diye telakki ile özlemle ve sürurla karþýlama heyecaný… |
|
60
|
|
|
|
“Olumsuz deðerlendirme insaný övgüden çok daha fazla memnun eder; yeter ki kýskançlýðý solusun” paradoksu…. |
|