Ben Senmişim
(ERdem Gürer) 9 Ağustos 2009 |
Özlem Şiirleri |
| |
Elimi bırakma ne yaparım yalnız başıma
Yürüyemem tek başıma
Dokunmak istiyorum güneşin saçlarına
Vuransa sert bir rüzgar gibi kaşlarıma
Bil ki sensizliğimdir. kadınım. |
|
Aşk Öldü!
(ERdem Gürer) 9 Ağustos 2009 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Aşk düştü gördün mü?
Bir aşık çağır, çabuk ol!
İyileştirmeliyiz onu
Hadi çabuk ol diyorum sana
Çok sevgi kaybetmiş.. |
|
Kadınım.
(ERdem Gürer) 9 Ağustos 2009 |
Özlem Şiirleri |
| |
Şiirlerin en güzeli sen
Şarkıların en güzeli sen
Her şey sen
Sen(sizlik) de sen. |
|
27 Ağustos.
(ERdem Gürer) 31 Temmuz 2009 |
Özlem Şiirleri |
| |
Seni ne çok sevdiğimi bugün anladım.Seni anlatıcak bir kelime yok zihnimde
Senin gibi resmedemem sevdalarımı
Hayatım karakalem işte.. / Doğuştan |
|
Siz...
(ERdem Gürer) 31 Temmuz 2009 |
Özlem Şiirleri |
| |
Afedersiniz.. /
Sanırım ben size hala aşığım /
Belki size bir kez daha /
Seni seviyorum..i /
Diyebilseydim böyle olmazdı.. |
|
Gazellerin İçindekiler
(ERdem Gürer) 27 Mayıs 2009 |
Özlem Şiirleri |
| |
Sanmaki sızdığım geceler de üşürüm
Her gece sarılıp uyurum anılarınla
Dün gece üstüm açılmış sanırım
Seni göremedim rüyamda... |
|
Güneş!
(ERdem Gürer) 27 Mayıs 2009 |
Öyküsel |
| |
Neden kötü yazdığımı sorma
Sana layık cümlem yok işte
Anlatamam ki seni sana
Mutluyum!
Nefes alıp verdiğin için. |
|
Üşüyorum, Yorgunum Biraz da Islağım
(ERdem) 3 Şubat 2009 |
Öyküsel |
| |
Hani, hani o randevulaştığımız park vardı ya ona da söyle beklemesin bizi. Yerimize yeni âşıklar oturacak artık. Oradan geçtiğimizde, onları gördüğümüzde içimiz acıyacak. Belki de, belki de ayrılık yüklü bir acı inecek gözlerinden ayrılığa doğru çoktan yola koyulmuş dudaklarına |
|
Doktor (D) Üşüyorum
(ERdem) 3 Şubat 2009 |
Öyküsel |
| |
Kaderime yas tutmaktan vazgeçtim. Geceden karanlık olduğu için korkarsın, peki ya gündüzden neden korkuyorsun? Ne çabukta unuttun o sevdiğin adam bendim! Adına şiirler yazdığım, notasız şiirler. |
|
|
Bu dünyada herkes bir şey olmaya çalışırken, sen HİÇ ol. Menzilin yokluk olsun. İnsanın çömlekten farkı olmamalı. Nasıl ki çömleği tutan dışındaki biçim değil, içindeki boşluk ise, insanı ayakta tutan da benlik zannı değil, hiçlik bilincidir.
|
|