Sanki bu dünya başkalarının malı ve ben o mala izinsiz girmişim. Nereye gidersem gideyim sanmayın ki kapıda köpekler beni karşılar. Her adım atışımda insanlar bana hırlar, kuyruklarına basmışım gibi diş gösterir ve havlar. Onlara desem ki sizin dünyanızda gözüm yok. Hırlayarak derler ki biz de bu dünyada kalıcı değiliz, taşınmadan önce bu dünyadan bitlerimizi dökelim ve biraz da eğlenelim. Desem ki onlara neden benimle eğlenirsiniz? Derler ki köpeklerin adetidir illa bir insana sürtünürler ve havlarlar. Biz de başka bir yaşam tarzı bilmeyiz. Nerede bir insan görsek, saldırasımız gelir. Çünkü bizde barış anca sahibimizin hoşt demesiyle olur. Biz başka adalet bilmeyiz. Kuçu kuçu diyen de vardır bize, onlar da çok azdır. Biz köpeğiz, insan değil. İstediğimiz yerde sevişir ve öpüşürüz ve istediğimizi de ısırırız.Ta ki biri hoşt köpek diyene kadar böyle yaşarız. Sizlere diyecek sözüm yoktur. Bu dünyanın uyuz ve kudurmuşlarısınız. Ve her yerde siz varsınız. Sizin sahipleriniz de size benzer. Onlar da insan görünce av av diye bağırır. Lisanınızda bir h harfi eksiktir. Netice itibariyle sizler ne haktan anlarsınız ne de hakkaniyetten. Sizler bu dünyayı köpek dişlerinizle yönetirsiniz. Sizler ki osunuz, busunuz, şusunuz, aslında it oğlu itsiniz... Salyalarınızı yeryüzüne akıtırsınız. Ey köpek oğlu köpek... Seninle işim yok ama gel gör ki her sokak başında karşıma çıkarsınız. Sizlerden kaçmak ne mümkün! Sizler bu dünyanın hakimisiniz.
Yeri gelir bir kemik niyetine ülkenizi satarsınız. Yeri gelir sahipsizlere, sahibiniz emriyle sataşırsınız. Sizlerde bit çoktur, etrafınız yavşak doludur. Bir silkinseniz, kan emicileriniz her yeri kuşatır. Tertemiz insanların başlarına uçuşur yavşaklarınız. Sizler tam bir baş belasısınız. Cami önünde, kilise duvarının dibinde sizler varsınız. Sizler insanların inançlarına işersiniz. Asla dualarınız insanca olmaz. Tanrı'dan utanmadan et, but, köfte istersiniz. Çünkü sizler açgözlüsünüz. Bir türlü doymazsınız.