Bir gün karşıma biri çıkacak ve bana: "Herşey olması gerektiği gibi olmaktadır, efendim" diyecektir. -A. Ağaoğlu, Yazsonu |
|
||||||||||
|
Bu mektubu eline almayacağını biliyorum ama yazdığım an itibaren okumaya başladığını da biliyorum. Bir kaç gündür şoktayım. Senin ölümünü öğrendiğimde içimi tarif edilmez bir acı kapladı. Bu haksızlık dedim..ölmesi gereken bendim. Ben ölümü beklerken senin ölüme gitmen benim ölümden dönmem ne çok acıttı beni bilemezsin. Seninle ilk tanışmamızı düşündüm. ikimizi bir araya getiren ikimizin de çok sevdiği adam gibi adam (...) Ortak konumuz olan baban söz ederken hemen atılırdın heyecanla babam çok iyi bir insan diye. Zaman zaman benim muzipliklerimin sonucu hemen savunmaya kalkar babam çok iyi insan demeyi ağzından hiç düşürmezdin. Bilirdim elbette. bilirdim babanın iyi olduğunu.çünkü o senin babandı. Bizim gibiler sevgi,aşk,mutluluk,bilgelik,ilim ile büyüyen insanlar..kötülüklere,yalanlara uzak yaşardı. Etrafında her daim iyi güzel insanlar olurdu.kötü ve kötülüklerden uzak dururdu bizim gibiler. (…) sen işte bilge bir babanın iyi bir ailede yetişmiş özel bir insansın. Dolayısıyla mutlu bir çocuk,mutlu bir genç adamdın.Mutlu öldün biliyorum. Sen şu an özgürsün. Özgürlüğü seçtin.Masmavi ışıklar içinde sonsuzluğun içindesin. Biliyor musun öldüğümüz an özgürüzdür. ölüm özgürlüktür. Ve üstelik sen ölmedin. Doğmadan önce vardın Öldükten sonra da her daim var olacaksın. Dostun olarak artık fizikman olmamana ne kadar yansa da yüreğim Seni dokuz ay karnında canında taşıyan annenin yerini tutamaz acım. Bir babanın Bir kardeşin bir abinin bir yiğenin yerini tutamaz Kalıplaşmış tümceler vardır bilirsin. Ateş düştüğü yeri yakar…. doğrudur…. Ateş düştüğü yeri yakar… Ben böyle yanıyorsam annen baban kardeşinalien nasıl cayır cayır yanıyor tahmin edebiliyorum. Ve Ve biliyorum ki mavinin sonsuz ışıkları arasındasın. Biliyorum ki mutlusun Bunu düşünmek beni bir nebze de olsa rahatlatıyor. Haberini alır almaz babanı aradım. Sesi ,babanın ,Sesi yok olmuş bir ülkede tek başına hayatta kalan kimsesiz bir öksüz çocuk gibiydi. Babanın sesini duyunca kahroldum Ne diyeceğimi bilemedim (…) Çaresiz kaldım. Saçmalamaktan korktum. Yüreğimin nasıl yanığını izah etmeye çalıştım. Sonra ne yapıyorsun sen dedim kendi kendime… Yok olmuş bir ülkenin öksüz çocuğu kadar yanar mı acır mısın dedim. Ve Sus utanmaz dedim kendi kendime Sesim korkak çıkarak (…) Şimdi yok olan ülkenin iki öksüz çocuğu vardı karşımda artık. (…) Utandım Ve sustum Ne denebilinirdi ki bu durumda o kadar acı içinde O eli öpülesi kadın gibi kadın o güzel yüce insan Benim nasıl olduğumu sorup acil şifalar diledi Ve inşallah iyileşirsin dedi Ne diyeceğimi bilemedim Senin acın içinde tüm içten samimi duygularla benim sağlığımı düşünüyordu annen. Ne diyeceğimi bilemedim.telefonu kapadım.dakikalarca ağladım. Ülkesi yok olan anneni düşündüm. Babanı kardeşlerini tüm aileni düşündüm. Sonra seni düşündüm. Seninle yaptığımız sohbetlerde zaman zaman sessizliğe bürünüp öylece sustuğumuzu hatırladım. Ve şimdi sessiz olma zamanıydı tekrar Ve sustum Uzun uzun sustum İçimi dökmezsem rahatlayamayacağımı düşündüm. Sana yazmaya karar verdim. Bir filim şeridi gibi gözümün önünden geçti senle yaptığımız sohbetler Sonra internette ölüm haberinin yayınlandığı gazeteye baktım. Babanla kafa kafaya vermış çekilmiş resminize saatlerce baktım. Ve düşündüm Her gün rujunu tazeleyen fahişeye benzettiğim şehr-i istanbulun o kargaşasında O berbat trafiğinde kaza geçirmeyip Masum bir Anadolu şehrinin kasabasında Baba evine giderken Bir su çukurunda kayan arabanın devrilmesi sonucu Gidişin berbat dokundu bana. Biliyordum sen özgürlüğü seçmiştin Özgürdün artık. Bize acı da gelse yokluğun. Özgür mavi ışıklar içindeydin… Senin mutlu ve kozmik bir şölen içinde olduğunu annene nasıl anlatabilirdim bilemiyorum. Sana yazdığım bu mektuba son verince annene de yazacağım Ve Babana yollayacağım annene mektubumu vermesi için. Mavinin sonsuz ışıkları içinde uğurlar olsun (…) Uğurlar olsun sana Işıklarla……my Meral YILDIZHAN
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © meral yıldızhan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |