640K bellek herkese yetmelidir. -Bill Gates, 1981 |
|
||||||||||
|
adamın elindeki bir yarısı , çocuğun göğsündeki bir diğer yarısı ... Suratı güzel boyundan aşağısı boktan , yüzü boktan boyundan aşağısı heykel , şekli şimalinden , garbında , şarkından , kıblesinden ayrılmış insanların , Faili lokanta olan iğrenç kokuların , tek ortak özellikleri gürültü çıkartmak olan değişik marka arabaların, ardımda bıraktığım alacaklılarıma karşı takınacağım mahcupluk masumluk ve özür dilekçesinin satırlarına benzeyecek olan suratımı bu ifadeye dönüştürme zahmetine girmemek için adımlarımın hızına artan bir ivme katarak koşarcasına yürümem ve bu cümlenin uzunluğu nedeniyle tanımlanma sürecini tamamlamış ve gözden kaçmış , peşine düşmem manasız şehir uzuvları arasında evimin yolunu bulmaya çalışarak içine düştüğüm durumdan sıyrılmaya çalıştım .. Aklımla yüreğim arasındaki asansör ; içimdeki yalnızlık .. Tek kişilik , kişiliksiz , kişileri liriksiz ... hep meşgul .Gözlerim ağlayamamanın yan etkisi .. İçimdeki ezikliğin adresi belliydi .. Az evvel kovulduğum oda .. benim gittiğim ancak onun terk ettiği bir paylaşımda yaşanan bu denli arabesk bir krizin hacmine sığmış bir oda .. Biz içerideyken ve gerçeklerin arkasındaki mucizeleri bulup çıkardığımızı , bizzat ben sanıyorken, kapıdan görüntüsü yarattığı zamanlamadan daha kötü bir adam parçası girdi . “İki kişi yaşıyorken bir paylaşımı üçüncüye bok yemek düşer “ ana fikriyle kurulmuş bir cümleyi söyler diye sustum , kapıdan girene . Nitekim söyledi de .. Şimdi bir yandan yürüyor bir yandan da boğazıma dizilmiş bokları sindirmeye çalışıyorum . Şehirdeki altıncı yılım .. Şehirdeki altmış bilmem kaçıncı tecavüze uğrayışım. Öyle ormanda , inşaatta , içkime ilaç karıştırılarak filan da değil. Alenen , ortalık yerde ... Şehrin ekosistemi zaten öyle yabani öyle dilsiz ki tecavüzcü için en uygun zemini hazırlıyor . En uygun yabani ormanı , en kaçak inşaatı ... Artık kalabalıktan sıyrılıp üzerine doğru gülümseyerek gelen kimi görse, bu gülüşün altında yatan ve nitekim altına yatıran ifadeye daha o anda boyun eğmekten başka çaresi kalmıyor insanın. Direnmenin manası yok çünkü bir sonraki tecavüze kadar oyalanacak bir şeyler bulmuş oluyorsun bu sebeple. Şehirde nesli tükenmeyen tek şey ölümler ... Dünyada nesli tükenmeyen tek populasyon ölüler .. Dünya ile şehir arasındaki tek ortak nokta .. dünya , şehir ve benim aramdaki tek iletişim aracı ölümlerin artan nüfusu . Nereden baksan bir cinayetin ipuçlarını gizleyen şehir . Kendi cinayetinin kurbanları egoist katiller... Suçluluk duygusu körelmiş sevişmeler ... Nekrofili sevişmelerin mahsulü kırmızı gözlü ceset çocuklar ... ve onlardan ayrılan yönleriyle dikkat çeken, bir paylaşımı yaşama standardına sahipmiş gibi görünen ve her defasında “ Bu onlar gibi değil !” yanılsamasını gözüne gözüne sokan yani adamı ilkin gözünden beceren , iyi niyetli tecavüzcüler. Şehirdeki altmış bilmem kaç birinci tecavüze uğrayışımın, içimdeki kirlenmişliğin ezikliğine dönüşme sürecini , boğazıma dizilmiş bokları sindirme azmiyle bütünleyerek evimin yolunu bulmaya çalışıyorum.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kenan Kuli, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |