..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Her gün yeniden doğmalı. -Yunus Emre
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Aşk ve Romantizm > Kibar TAVASAV




19 Şubat 2004
A131 - Sensizlikte, Senmişsin Gibi Sarı Saçlı Denizle Sevişt  
Denize

Kibar TAVASAV



:AFGH:
Dün gece;
Yıldızlar daha bir parladı kıskançlıktan
Kimisi o yana, kimisi bu yana kaydı, düştü gök yüzünden
Ne dilekler tutuldu kimbilir yer yüzünde
Ay daha bir dolun ay, daha bir parladı sabaha kadar hasetinden

Dün gece;
Martılardan izin alıp, denizin kavalyesiydim
Dansa gittik, dolaştık el ele
Gök yüzü ışıl ışıl pam parlak
Parlament mavisi bir gecede, mas mavi deniz
Yavru ağzı renginde, yırtmaçlı, göğsü ve sırtı derin dekolteli abiye bir elbise
Siyah dantel dantel iç çamaşırları, ince yüksek topuklu ayakkabılar giymiş
Gözleri karanlıkta bile ışıl ışıl, tıpkı senin gözlerin gibi tütün rengiydi
Aynı senin gibi sap sarıydı saçları,
Ta topuklarına kadar uzanmış, bir gözünü örtmüştü
Yıldızları serpiştirmişti saçlarına pırıl pırıl,
Bir tanrıça gibiydi mavili rubalar içindeki gecede
Saman yolunun bütün yıldızlarının dudak izleri, yakamoz olup tenine düşmüş
Dolun ayın kışkırtıcı buselerinin gölgesi dolanıyordu teninde
İşte bu kadar muhteşem bir güzellikteydi deniz dün gece

Önce dans ettik, biraz konuştuk, biraz içtik,
Birazda işte çakır keyiftik
Sahilde buluşup el ele tutuştuk, sonra kol kola
Sonrada gece onikiye doğru
Bütün tutukluğumuzu üzerimizden atıp sarıldık bir birimize
O benim yakamoz yeşili gözlerimi öptü
Bende onun tüm ateşimle alev alev dalga olmuş dudaklarını
Bütün şehir uykudaydı, istanbul mışıl mışıl kainatın kucağında uyuyordu
Suları çıldırdı, dalgalandı, dudaklarımda gel-gitlere yakalandı
Cısır cısır seslerle buharlar yükseldi öpüşmelerimizde
Suları ısındı, ben tutuştum, o kaynadı

Önce pantolonumun düğmelerini çözüp, kemerimi açtı
Okşamalarıyla kazağımı, akletimi çıkardı
Geride bir tek slip kilodum kaldı
Bende onun okşamalı dokunuşlarla elbisesinin fermuarını açıp
Kollarından askılarını indirdim, saldım elbisesini yere
Teni pürüssüz, yumuşacık ve kaygandı
Dolunayın ve yıldızların bakışlarından utanmış, yüzü kızarmıştı
Her yanını balık yağıyla pudralamış, yıldızlar teninde parlamaktaydı
Muhteşem bir gecede, muhteşem bir tenle baş başaydım

Parçalayıp kopardım attım yunuslara, yarısı dantelli siyah sütyenini
Memelerini avuçlarıma aldım, öptüm, okşadım
Isırdım hafifçe, dilimle dans ettim başlarında
Daha bir dalgalandı deniz, daha bir sert vurdu kıyılara
Yaladım kuytularını, dudaklarımla yol oldum teninde
Ateşlere düşe düşe, düşüre düşüre dilimle yol aldım
İnledi yer yüzü ve bütün dünya, inledi deniz şırıl şırıl
Dalgaları vurdu sahillere, dokunuşlarım yol oldu
İz oldu
Köz oldu
Deniz ve ben; Sanki sen ve ben olduk aşkım

Dokunuşlarım ateş oldu kaynayan teninde
Deniz benim slip kilodumu soydu alel acele
Bende onun önü dantelli siyah tangasını parçaladım dişlerimle
İkimizde çırıl çıplak kaldık gecenin birinde
Aşkın koynunda, zevkin doruğunda, yavaşça yüklendim daldım içine
Ne daireler çizdim darbelerimle,
Darbeler üstüne döne döne darbeler indirdim köküne
Bütün ateşimi, bütün buselerimi bir bir serdim tenine
Sarı laleler döktüm, kırmızı güller mavi güller döktüm
Döktüm bem beyaz çiçekler
Sonra döküldüm kırımsa gibi denizin içine

Yağmur olup yağdım vücuduna, yel oldum, köz oldum
Sel oldum damla damla aktım derinlerine
Oy, o denizin dalgaları yıktı geçti bütün kıyıları
Ateşimden yanık kokan tuzlu suları
Ellerimin, dudaklarımın, tenimin tenine her dokunuşunda
Dilimin memelerine vurduğu her darbesinde
Yıldızlar kaydı, ay tutuldu, kuşlar havalandı
Bir kasırga oldu dilim, dudaklarım denizin teninde,hırçınlaşan suları
Bir çekildi
Bir geri geldi
Bir çekildi
Bir geri geldi
Oy
Oy
Oy
Deniz altımda çıldırdı ben tutamadım
Tutamadım denizi
Tutamadım
Tutamadım dostlar
Tutamadım
Tutamadım
Ne deniz bensiz
Nede ben denizsiz yapamadım
Yapamadım işte
Yapamadım
Yapamadım
Şarkılar söyledim tenine, türküler, şiirler
Gürledim, yağdım yağmur olup her santimetre karesine damla damla
Ateşimle kavurdum
Rüzgar olup tenini dalga dalga
Bir o yana
Bir bu yana
Bir o yana
Bir bu yana savurdum
Yakalandı med-cezirlere kollarımda yelimden
Buhar olup, cısır cısır seslerle göğe yükseldi duman duman ateşimden

Isırdı, tırnakladı her yerimi, balıklar dans etti etrafımızda
Turnalar, karabataklar, telli balıkçıl kuşları ve
Martılar pervane olup dolandılar başımızda kıskana kıskana
İnlemelerimizi, bağırışmalarımızı gök yüzü, yer yüzü
Gezegenler, galaksiler hatta bütün evren gıptayla karşılayıp
Eşlik ettiler aşk bestemize notalarla tüm canlı, cansız varlıklar
İçine her girişimde, her vuruşumda, her darbemde
Tırnakları biraz daha derinlendi etime
Şimdi tüm vücudum kanlı çizik izleri içinde
Balımı döktüm petek petek damla damla
Dörtbinsekizyüzkırksekiz kere baştan ayağa dolandım vücudunu
İkimizde zevk doruklarının zirvesine bağıra çağıra tırmanıp
Gel-gitlerle kan içinde, ter içinde, mutluluk gülümsemeleriyle
Soluk soluğa, kıvrana kıvrana
Oy
Oy
Oy
Nefes nefese ulaştık zirvelere
Kah deniz benim altımda, kah ben denizin altındaydım
Çeke çeke, bana bana sabahları sabah ettik yer yüzünde tenlerimizi içerek
Deniz beni, ben denizi dün gece param parça zevkin doruğunda parçaladım

Birden zııırn diye öten saatimin sesiyle uyandım
Birde baktım yatağım göl göl aşkım
Sensizlikte senmişsin gibi, sarı saçlı denizle seviştim dün gece ben canım
Tıpkı seninle seviştiğimiz o ateşli geceler gibi
O deniz sensin rüyalarımda aşkım
Kokun sen, dudakları sen, gözleri sen, teni sen, her şeyi sen
Ben seni yazarken dizelere, uçsuz bucaksız denizin yerine koydum
İçimde sana karşı duygularım uçsuz bucaksız ve çıplak gözle
Dürbünle, hatta uzaydan çekilecek uydu resimleriyle bile
Görülemiyecek kadar yoğun, içimdeki sana olan aşkım
Bu galaksiyi aşıp, üçbinbeşyüz ışık yılı hızıyla başka galaksilere yol almakta
Şimdilik ne ben anlatabiliyorum, nede sen anlayabiliyorsun
O nedenle anlayabileceğin şekilde söylüyorum
Benim denizim sensin, sensin denizim sen sevgilim
Sana şiirlerde, türkülerde, dizelerde kendimi kaybedipte
Başka bir galaksinin, başka bir gezegeninden
Aşkımı, sevgimi, özlemimi ve beni ateş dağlarına sürükleyen
Tutkularımı haykırıyorum duyuyor musun?
Sensizliğe lanet olsun
Allah kahretsin beni
Allah kahretsin
Ben sana susum susum susadım,
Susaaadıııııııııııııııım
Seni düşünürken bile
Seni düşlerken bile
Seni hissederken hatta seni isterken bile Allahımdan
Yatağım göl göl, ben sana hala aşığım
Aşığım canım
Seni seviyorum
Seviyorum aşkım

Kibar TAVASAV



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın aşk ve romantizm kümesinde bulunan diğer yazıları...
A192 - Ihlamurlar Çiçek Açınca Gel
A002 - Sana Aşık Olmak
Sana Kuru İki Kelime Bırakıyorum
A001 - Aşk'a Tutsak Gülüşlerim
A219 - Işıkları Söndür... Ay Düşsün Gözlerine
A200 - Çağan Günbatları Esiyor Aşkın Yollarına
A038 - Benimle Evlenir misin?
A004 - Aşk Yağmurlarım
Yazar Mısın Parmaklarınla '' Seni Seviyorum '' Diye Dudaklarıma
Gözlerin Emdi Gözlerimi

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
A003 - Gülümsu/vıchy Bakışlım
A101 - Seni Seviyorum
Çömlekçi Suyu Saksıdan İçer Sevgilim
Rakı ve Kadın
A071 - Ölüm Sar Beni Kollarında Üşüyorum!..
Göğsümde Bir Çocuk Yaşatıyorum
A046 - Arkadaş!..
A009 - Dostum
A005 - Yaktın Beni
A014 - Sevgi Düşmüş Ateşe

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Türkler mi, Ermeniler mi Katletti? [Eleştiri]


Kibar TAVASAV kimdir?

. . .

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Kibar TAVASAV, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.