..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Düşgücü güzelliği, adaleti, mutluluğu yaratır. -Pascal
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Bilgen




28 Kasım 2005
Ah Be Çocuk...  
Bilgen
‘Anne bak kral çıplak…” Hala mı çocuk? Halamı sesini katıyorsun yaşama? O halde yolun açık olsun çocuk, yiğitliktir artık payına düşen…


:ADBB:
     Ah be çocuk, sus…
Andersan’ın “Anne bak kral çıplak!” masalını biliriz çoğumuz…
“Anne bak kral çıplak…” herhangi bir masaldan herhangi bir cümle değil bu, zihnimde dolaşıp yankısını bulamayan. Öyle hayata dair ve öyle önemli ki…
     Şimdi kapayın gözlerinizi ve hayal edin (hala yitirmemişseniz bu özel yanınızı)… Bir küçük çocuk, henüz yazılı olmayan kuralları bellememiş bir insan yavrusu… Öylece, kuru kalabalığın içinde durup, etrafa şaşkın-umutlu gözlerle bakan… Kalabalık dediğimde; sen, ben… Hani şu, özündekini sözündekine katamayan… Hani şu, gördüğünü diyemeyen… Hani şu, korkularının arasında sıkışıp kalan ve hayata akamayan, karışamayan… Dedim ya işte, tastamam sen, ben… Aramızda o, kara-sarı-beyaz çocuk… Aramızda insanlık evresinin en masum hali… Aramızda, gördün mü?
     Sonra o geliyor… Masalın diğer kahramanı, kral… Yani otorite… Yani efendi olmasına izin verdiğimiz… Yani anne, baba, patron, koca, arkadaş, dost… Yani diyeceğim, hesap verdiğimiz… Görüyoruz… Duyuyoruz… Hissediyoruz…
     Kral, sen-ben, çocuk… Bakıyoruz işte, birbirimize… Bir kısır döngü… Büyük bir çark… Dişliler yerli yerinde… Bakıyoruz…
     Kral çıplak… Susuyoruz… Sen-ben, kral… Hepimiz biliyoruz gerçeği, süzüle süzüle yürüse de, kral çıplak… Susuyoruz…
     Sonra o bozuyor sessizliği… Ah be çocuk, sırası mıydı, biz memnunken birbirimizi kandırmaktan… Ah be çocuk, niye susmadın ki sende bizim gibi… Ah be çocuk, ah be çocuk…
     “Anne bak kral çıplak!”
     Sesi gürlüyor döngümüzün oksijensiz ortamında… Eyvah, çark kırılmak üzere! Eyvah, oksijen sızıyor!
     Sus çocuk… Sus, duymak istemiyoruz biz… Sus, alışkanlıklarımıza tutulduk kaldık, istemiyoruz tutulduğumuz yerlerden kopmak… Sus, elbet bizde biliyoruz, kral çıplak lakin konuşmamak lazım… Sus, çocuk ‘niye’ diye sorma… Sorma, bilmiyoruz niye olduğunu…. Sus… Görme, duyma, bilme, konuşma… Zira istemeyiz biz oksijen…
     Susmuyor çocuk… Oksijen giderek artıyor, nefessiz mi kaldık ne? Sen-ben, kral tahammül edemeyiz ki… Sen-ben, kral severiz kandırmayı seni-beni, kralı…
      Çocuk konuşuyor, “anne bak kral çıplak…” Kulaklarımızı kapatıyoruz, duymak istemeyiz ki… Ah be çocuk, sus…
     Sen-ben, kral bir şeyler yapmalıyız… Hem de hemen! Zira, geç kalınırsa… (ne olur ki? Bilmem işte geç kalınmamalı, susturulmalı çocuk) Toplum kurallarını yaratalım hemen, sonra konuşmamanın erdemlerinden bahsedelim… Duygularını istismar edelim, korkutalım… Ezberci bir eğitim sistemi kuralım… Futbol, eğlence, markalar, moda derken suni gündemler yaratalım… Bencilliği kazıyalım zihnine, biz olmayı unutsun… Daha da olmazsa ‘beslemeyelim, asalım!’… Sus çocuk, sus…
     “Anne bak kral çıplak!”
     Çocuk, Eylül fırtınalarımı düşer bahtına…
     Çocuk, yalnızlıkla mı tanışırsın…
     Çocuk, dışlanmanın ne olduğunu mu anlarsın…
     Çocuk, ‘beni kimse anlamıyor’ cümlesiyle mi tanışırsın…
     Çocuk, asarlar mı seni Mayıslarda, Eylüllerde…
     Sus çocuk… Sus, yoksa payına bunlar düşer…
     Sus çocuk, zira çarkları kırmanın bedeli ağırdır…     
‘Anne bak kral çıplak…”
Hala mı çocuk? Halamı sesini katıyorsun yaşama? O halde yolun açık olsun çocuk, yiğitliktir artık payına düşen…

“Anne bak kral çıplak…”
Duyuyorum sesini, duyuyoruz… Korkuyoruz… Korktukça, sana eziyet edeceğiz, seni korkutacağız… Sen bize aldırma çocuk… yürü…
Ben mi?
Ben öğrendim sanırım susmayı…
Görüyorum en az senin kadar… Görüyorum, kral çıplak… diyemem çocuk, dilim tutulur… Korkağım ben çocuk… Ama sen de…
Bahtın açık olsun çocuk…
Yiğitliğinin türküsünü yakmakta bana düşsün…


     
     
     



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.



Bilgen kimdir?

cümle kuruyorum sadece. . .


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bilgen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.