Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeşçesine... |
|
||||||||||
|
Amma ve lakin masum bakan gözleri, yalansız dilleri, toprağı işleyen elleri doğuramazmış aydınlık ve güzel günleri. Kötü yaratıklar varmış çünkü elleri dünyayı kavrayabilecek kadar büyük, gözleri kundaktaki bebeğin sütüne göz dikebilecek kadar arsız, aç… ve adımları varmış bastığı yerlerde yaşayan tek canlı bırakmayan… ve, ve en kötüsü bu garip insancıkların içinde birkaç (bu canavar tarafından kaçırılıp, beyni yıkanan ve/veya erkin verdiği haz için yüreklerini yerinden söküp atan) insancıkta iş birliği yaparmış bu canavarla, hiçe sayarmış kader ortaklarını… korkarlarmış alnı ak olanlar bu yaratıktan. Korkarlar ve susarlarmış… Gel zaman, git zaman karıştırır olmuşlar artık sustuklarından mı görmezlermiş yoksa görmediklerinden mi susarlarmış... Onlar sadece susarmış… önce uğruna savaştıkları değerler yok olmuş, susmuşlar… topraklarında ki buğday, başak, börtü-böcek yok olmuş, susmuşlar… ninnileri, türküleri, destanları, masalları yok olmuş, susmuşlar… sonra, çok sonra artık genç kızları, genç erkekleri yok olmaya başlamış bir bir, anaların ciğerleri yanmış, çığlıkları bir mahalle ötesine geçememiş yinede, susmuşlar… Çocuklarına düşünmeyi öğretmezmiş, o büyük canavarın büyük işbirlikçisi… istermiş ki düşünmesin çocuklar… çocuklarına sevgiyi öğretmezmiş hiç, istermiş ki katiller sarsın dünyanın dört bir yanını… çocuklarına ‘al satarım, bal satarım’ oynamayı da yasaklarmış, silahlar verirmiş, xmen, spiderman olması salık verilirmiş, istermiş ki kanın akışkan sıcağı uzak kalmasın masum tenlere… Bazen birileri çıkar bağırırmış… bazen birileri çıkar ‘yankee go home’ dermiş… bazen birileri çıkar ‘şiarımız bağımsızlık’ dermiş… bazen birileri çıkar ‘susma…’ dermiş… o birilerini götürürlermiş karanlıklara, götürürlermiş adı-sanı-yeri-yurdu belli olmayan, adı masallarda kaf dağı diye bilinen o çaresizliğin kol gezdiği diyarlara… …………………….. …………………….. …………………….. Masal, yazılmaya devam ediyor hala bir yerlerde… masalın sonu sadece anlatılan o güzel insanlara bağlı… bana bağlı kardeşim, sana bağlı… hadi durma yaz, hadi durma elinde kalem, kağıt, kazma, kürek, ışık, ateş ne varsa kat yaşamın içine… bizim masallarımız mutlu sonla bitmeli, Hollywood değil burası… kat emeğini… zira artık kaybedecek pek bir şeyimiz kalmadı… hem kim bilir belki de canavar, bizden büyük değildir…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bilgen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |