"...Ve hepimiz az ya da çok rüyacı değil miyiz!" -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Dur Girmeye çalışma Gözlerimden içeriye Yasaklısın yüreğime Yas/aklılığımsın. -an- Sen Kanatlarını bende bırakan sevdiğim Özgürlüğe nasıl uçardın.? Şimdi Pişmanlıklarının fırtınası estikçe yüzüme Anılarımdır savrulan her yere Yapma Dindir bu fırtınayı artık Dinginliğinde seyredelim Gün batımını. -an- Bak iki kadeh getirdim Korkma aç şişeyi Yıllanmış acılar var içinde Doldur hadi Yudumla bak Damağında burukluğunu Renginde kanayışını göreceksin Ama yutkunduğunda Sevgiyi hissetmelisin yine İlk aşkınım ben, ada ceylan''''ın Hatırladın mı? -an- Siyah bir gecede aydınlık bir kadın girdi yüreğimden içeri ve çıkmaz sokaklarındaydım yalnızlığımın.İşte o ana kadar topladığım tüm fırtınalardı patlayan hıçkırıklarımda ve en gür yağmuru yağdı gözlerimin.Her sözü dur emriydi sanki, vur emri verdiğim sana. Aslolan sevgi diyordu, sevgisine güveniyorsan yenilme sakın şeytan denilen kadınlık gururuna.Şaşkındım, kendi sağnağımdaki sellerde sürükleniyordu sana biriktirdiğim tüm taşlar. Anlıyor musun beni? -an- Yudumla şimdi Yudumla ki Hissedebilecek misin Elleri üzüm kokan Ada ceylan''''ını Ve Delikanlılığın koşacak mı hala Dörtnala ada ceylan''''ına. Cevap verme hemen dilersen Bırak imzasız kalsın anlar duygularının saflığı parmak bassın inandığında -an- "Suskunluğun siyahında asılı yıldızlar Kanıyor gece sabaha doğru" -an- "Biz oradaydık, Başımızı yaslamıştık geceye Ya yüreklerimiz nerede?" -an- An an değişiyordu verilen pozlar Es geçilen mevsimlerde dolaşıyordu Yüzlerimiz Ay çekilirken gecede Şafakla birlikte düştü çiğ taneleri gözlerinden sevdiğimin Vurgun yemiş dünlerime "Reddedemezdim ıslaklığını kirpiklerinin" -an- Tut ellerimden şimdi, tut ki, ayağa kalksın dibe vurmuş bedenim.Zor bir yokuş, her adımında engebeler yatıyor zamanın.Yenilmişliğimin isyanı savuracak an be an tut ellerimden tut ki düşmeyeyim. Sarıl bana Sarıl sevdiğim Bitsin Şiirlerdeki üşümelerim. Ötelerdeki sıcaklığının emanetine bırakıyorum donmuş duygularımı, araladım gözlerimi, hadi gir içeri.Çözülürken donmuşluğu özümün, dayanabilecek misin tınılarına sözlerimin. Evet sevdiğim söz senin. 13/Aralık/2005 İstanbul http://www.figenyarar.com/
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Figen Yarar Gönülver, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |