..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamın her anı hakkını ister. -Goethe
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Sinema ve Televizyon > Bünyamin Bayansal




8 Ağustos 2006
İnsansı Yalnızlıklar, (Na) İnsancıl Miras…  
Bünyamin Bayansal
İnsancıl filmi üzerine kısa bir kritik...


:DBJJ:
İnsancıl

Tür : Dram
Süre : 71”
Senaryo-Yönetim : Özgür Pak
Oyuncular : Mustafa Hastarakçı, Bengü Işıl Dalamanlı,
Aykut Engin, Sadi Celil Cengiz, Doğukan Cantimur, Tuba Gezmen, Kemal İleri, Derya Çapacı,
Ahmet Savan

Kurgu : Özgür Pak
Sanat Yönetimi : Fatma Büyüknalbant

     Yalnızlığı devretmek. Elim sende oyunu gibi. Kurallar basit. Yapman gereken bir anı bırakarak yalnızlığını bir sonraki oyuncuya kabul ettirmek. Onun da yalnız hissetmesini sağlamak. Bu bazen bir kibrit kutusu olabilir yada kocaman bir piyano. Ayrıca bu oyunda amaca yönelik her eşya mubahtır. Fotoğraf, plak, yer döşemesinden kopmuş bir parke, bir tutam saç, video kamera vs… Elbette kurallar böyle olunca oyunun oynanabileceği en güzel mekan da, şüphesiz “eşyalı evler” oluyor. Her kiracı önce yalnızlıktan kendine düşen mirası alıyor , sonra ondan sonraki kiracı için bir miras bırakıyor. Neticede herkes kendi yalnızlığının keşfinde.
     Film dingin, yalnız ve sürekli ölümü hatırlatan bir çizgide ilerliyor. Bazen başkalarının yalnızlığına ortak oluyoruz, çoğu zamanda kendi yalnızlığımızı hatırlıyoruz. Dahi filmin sonunda düşünüyoruz, “acaba karakterle mi bütünleştik, yoksa yalnızlıkla mı ?”.
     Yazar olmak gayretinde olan genç bir kadının (Bengü Işıl Dalamanlı) hikayesi anlatılıyor. Büyük şehrin kültür keşmekeşliğinde ve popülariteye teslim olmuş edebiyat terimi içerisinde kendine yer arayan kadın, yerleştiği eşyalı bir evde, kullanılmış bir video kamera bulur. İlk başta çok aldırmayıp evi tuttuğu emlak komisyoncusunu arasa da sonraları bir arkadaşının da yardımıyla videoya alınmış kayıtları izlemeye başlar. Kayıtlar Ali (Mustafa Hastarakçı) isminde bir Sinema-Tv öğrencisine aittir ve yine kayıtlarda her daim çevremizde gördüğümüz insan profillerine rastlarız. Hepsi ayrı bir itirafın gölgesinde kendi yalnızlığını anlatır bize. Ölmek üzere olan genç adam, yada yeteneksizlikten yakınan asistan. Her birinin hikayesine ortak olarak, bir süre sonra kendi hikayelerimizin de açığa çıktığını fark ediyoruz. Burada özdeşleştiğimiz genç kadın da tıpkı bizim gibi bir süre sonra kendi hikayesini açığa çıkarıyor. İşte bu, kadına bırakılan miras ve oyunun kuralları gereği artık oda bir miras bırakacaktır.
     
     Kabaca böyle bir hikaye çerçevesinde yapılmış olan film maalesef teknik açıdan çok yeterli değil. Yönetmenin film üzerinde yaratmaya çalıştığı atmosfer etkileyici olsa da sürekli tempoyu aynı seviyede tutamıyor. Genelde dingin havada ilerleyen filmin fotoğraf açısından denendiği ve çabalandığı dikkat çekiyor ancak yinede ortaya çok seyirlik fotoğraflar çıktığı söylenemez. Keşke sinematografiyi daha fazla ön planda tutup film boyunca istikrarla uyulmaya çalışılmış olan çerçeve-materyal-ölçek direncinden feragat edilseymiş. Çünkü bir çok yönetmen sinemanın kurallarını uygulamak adına ortaya çıkabilecek çok daha iyi işleri sindirmiştir. Bu gibi hikayelerde amaç duyguyu en hakim şekilde karşı tarafa vermek olmalı ki burada biraz sertlikten kimseye zarar gelmez. Yani vermek istediğiniz duyguyu tepside sunacağınıza karşı tarafın yüzüne atarsanız o anlık memnun olmasa da asla unutmayacaktır. Diğer türlü yüzünüze gülümseyip sonra unutuverecektir.
     Oyuncu seçimindeki başarı belki de filmi taşıyan en büyük artılardan biri. Bengü Işıl Dalamanlı bazı sahnelerde oyundan düşse de yalnız kadın imajını istikrarlı bir şekilde taşımış. Ayrıca oyunun en üst düzeye çıktığı sahnelerde duyguyu sonuna kadar hissettirebilmiş. Mustafa Hastarakçı da karakterinin gereklerini başarıyla yerine getirmiş. Yan karakterlerinde destekleyici oyunları filmi oyuncu açısından başarılı kılmış ki yönetmeninde bu noktada sorun yaşamadığı anlaşılıyor.
     Ses ve müziğe gelince filmin çok küçük bir bölümünde bir saniyeden daha kısa bir senkronizasyon sorunu var. Ayrıca film yeterince müzikle desteklenmemiş. Şüphesiz bu yönetmenin tercihi ancak bazı sahnelerde müziğin eksikliği hissediliyor.
     Teknik manada senaryo yeterli. Diyaloglar bazı karakterler için bir büyük yazılmışsa da çok göze batmıyor. Günlük dilin sadeliği ve saydamlığı başarıyla kullanılmış. Bu tarz filmlerde yapılan başlıca hatalardan biri tekrara düşmektir ki bu filmde buna pek rastlamıyoruz. Elbette bu filme artı puan kazandırmış. Yalnızca genç kadının arkadaşı (Sadi Celil Cengiz) olan tip hikayenin bir parçasıymış gibi durmuyor. Yani bu tiple ilgili yeterince bilgilendirilmiyoruz. Bir çeşit alt metin sorunu. Onun haricinde senaryo başarılı, türüne uygun.
     Kurgu belki biraz daha ekstrem denene bilinirdi. Ayrıca renk seçiminde bazı noktalarda tutarsızlık var gibi. Ama yinede akış esnasında çok rahatsız edici durmuyor. Sadece şehir ve yolculuk planları gereğinden uzun tutulmuş. Özellikle filmin ikinci yarısına geçişteki helikopter çekimleri biraz uzun. Bunun dışında bazı kısa, anlamsız planlarda mevcut. Özellikle zaman sıçraması yaparken araya alınan planların hikayeye bir şey kattığı söylenemez. Sonuçta birkaç aksaklık dışında eli yüzü düzgün bir kurgu.
     Filmin genel havası itibariyle kısa film tadın olması ne kadar artıysa, yapıştırma gibi duran dizi film havası o kadar eksi. Tabi bu tutarsızlığın filmin seyrini zorlaştırdığı kesin. Yani bazı sekansları dizi film gözüyle izlerken bazı sekansları kısa film estetiğine göre değerlendirmek gerekebiliyor. Yinede filmin bütününe baktığımızda izlemeye değer bir yapım olduğunu görüyoruz. Her aşamasında emeği geçen dostları tebrik ediyor, devamını bekliyoruz.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sinema ve televizyon kümesinde bulunan diğer yazıları...
Stalker
Cennetin Renkleriyle Boyanan Masal…

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Son Risale [Şiir]
Esfel-i Sâfilinde Zahirperest Bir Ben... [Şiir]
Tin Demlerinde Aşk [Şiir]
Sadece Üç Nokta... [Şiir]
Mavi Gözlü Şehir Kar'la Sevişiyor [Şiir]
Sizin Ahlak Dediğiniz Şey… [Şiir]
Paranoya [Şiir]
ve Evren Derin Bir Hayale Daldı... [Şiir]
Bir Kalp Hikayesi... [Şiir]
Alaturka [Şiir]


Bünyamin Bayansal kimdir?

Yazarak Bulmaya çalıştığım bir tarz ; Gerçek

Etkilendiği Yazarlar:
Cemil Meriç, Kafka, Oscar Wilde, Edgar Allen Poe,


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bünyamin Bayansal, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.