Bilmek kadar kuşku duymaktan da zevk alıyorum. -Dante |
|
||||||||||
|
Ani olur, hiç beklemeden olur,söylediği bir kelimedir ,baktığı bir andır,gerçekten hazırlıksız yakalar seni. Bu apansızlıktır zaten aşkı aşk kılan… Bir anda arka fonda sürekli bir müzik çalmaya başlar..hayır yalandan değil gerçekten çalar, İçinden o şarkıyı sürekli söylerken yakalarsın kendini ve yanakların kızarır. Beklemediğin bir şeydir aşk.. Beklenmediği için seni en karanlık köşede yakalayıp tutsak eder. Artık asansör yolculukları azap,çay sohbetleri eziyet olmuştur.Eğer ki hayatının ta ortasında biri ise, artık hayatının tam ortası kocaman olur,orası yüreğin olur,bastığı her yer kalbini acıtır.. Önce inkar edersin,hayır dersin sonra kabullenme başlar,Tanrı’ya inanmadığına lanet eder, bunların hiç olmamış olmasını istersin...Artık çok geç der bir taraftan kalbin diğer taraftan bu işin kimyasını bozacak yollar arar aklın.. Nafiledir çabalar.artık bu dehlizde aşkın ilk yükseliş trendi içerisindedir. İktisat dersinde gördüğün marjinal fayda eğrisi gibidir bundan sonra olacakların seyri. Önce artarak artar ,sonra azalarak artar,sonra optimal noktaya geldiğinde azalarak azalmaya başlar, sonra da azalarak azalır ve… biter. Her şeyin bir raf ömrü vardır.Duyguların da.. Senin yapacağın en hayırlı şey ise artarak artan döneminin keyfini çıkarmak,güzel yazılar yazmak,şarkılar söylemek,delice sarhoş olmak,için kanarcasına ağlamak,bildiğin en afilli küfürleri savurmak ve olabildiğince derbeder olmaktır. Bunu da yapmayı bilmek öyle kolay değildir.Hele ki yüreğin artık aşık olmayı beceremeyecek kadar yaşlandıysa.. Aşık olunca adam gibi aşık olup adam gibi acı çekeceksin, O her baktığında yüzünle için ayrı dilden konuşacak, İçinde sarhoşken dışında ayık olacaksın, En güzel şarkıları dinleyip en güzel aşk şiirlerini okuyacaksın, Keyfini çıkaracaksın arkadaşım, Acısını da çıkaracaksın, ama sonra.. Ellerini tutmak isteyip sonra usulca ceplerine sokacaksın… Yanına yaklaştığında gözlerini gözlerinden kaçırıp kalbine çevireceksin.. Nefesi değdiğinde yüzüne , boğazın düğümlenecek ama yutkunacaksın, Acısı oturacak yüreğine, Niye mi,çünkü muhtemelen olmayacak bir aşka amin demişsin. Olmayacak bir derde salmışsın kendini.. Aşk zaten olmayandır. Olmadığı için dert olur… Derdin kendi gizli,adı aşk olacak.. Ne zamanki derdin artık aşk değil sen azad olacaksın.. Sonra da dönüp baktığında mutlu olacaksın, İşte o zaman ettiğin tüm küfürleri geri alıp, acısını ve tadını çıkaracaksın... Ama uzun sürmeyecek.. Çünkü şairin de dediği gibi. Unutma hakiki erkek Tanrı gibidir.Her yerdedir ve hiçbir yerdedir. Aramaktan vazgeç demiyorum, ama bulmaktan vazgeç.. Geçmeyi becerebiliyorsan..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Dilek_Morrison, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |