Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed |
|
||||||||||
|
Ben filmi izlemedim ama bulunduğum şehre geldiği takdirde mutlaka ilk izleyicileri arasında yer almayı düşünüyorum. Ama film konusunda o kadar eleştiri yapıldı ki hani gitmezsek de olur kabilinden… Ne yapmış Can Dündar? Bir Mustafa resmi çizmiş. Bir insan, İnsana dair halleri ile anlatmış Mustafa’sını. Mustafa’nın babası ölmüş. Mustafa dayısının bahçesinde karga kovalamış. Mustafa savaş cephesinde bir kadına; sevgilisine mektup yazmış. Mustafa rakı içmiş. Mustafa üç paket sigara içmiş. Mustafa karanlıkta uyumaktan korkarmış. Mustafa ağlarmış. Mustafa parasız kalmış. Mustafa Kürt sorunu hakkında görüş ve duruş sahibiymiş. Mustafa padişah Vahdettin ile ülkenin kurtuluşu konusunda görüşmüş. *** -Mustafaların babaları ölmez!- -Mustafalar tarlada karga kovalamaz, hele dayısının tarlasında hiç!- -Mustafalar aşık olmaz, sevgililerine mektup yazmaz, onlar bir savaş makinesidir!- -Mustafalar rakı içmez!- -Mustafalar günde üç paket sigara içmez!- -Mustafalar karanlıkta uyumaktan korkmaz! -Mustafalar ve ağlamak!!! Hiç olmayacak bir şey! -Mustafalar parasız kalmaz! -Mustafaların Kürt sorunu hakkında görüşü ve duruşu olamaz! -Mustafalar Padişah Vahdettinlerle asla ve asla görüşmez ve hatta Mustafaların tayin, terfi ve atamalarını Cibuti kralları yapar! *** Bir sürü laf ola beri gele eleştiriler. Bu eleştirileri yapanlar acaba “Sarı Zeybek” belgeselini izledi mi, daha doğrusu Can Dündar’ın böyle bir çalışmasından ve diğer çalışmalarından haberleri var mı? Kendileri ne yaptılar Atatürk için? “Can Dündar haindir ve dahi Türk-Atatürk düşmanıdır” Der çok vatansever milliyetçi ve Atatürkçü zat-lar! … “Niyeymiş efendim? Diye soracak olduğunuzda verdikleri yanıt “Atatürk dememişte Mustafa demiş” Ya vatansever, milliyetçi, Kemalist zat… Can Dündar İnsan Mustafa’yı anlatmış. Sizin bakamadığınız, göremediğiniz daha doğrusu görmeye cesaret edemediğiniz, korktuğunuz taraflarını görmüş Atatürk’ün. Ne yaptığınızı zannediyorsunuz gerçekten? Neyi ve kimi koruduğunuzu zannediyorsunuz? Kim Atatürk? İnsan mı? Siz nasıl görüyorsunuz onu? Hırsları, egoları, korkuları, sevgileri, zaafları, alışkanlıkları olamaz mı? Ne kadar tanıyorsunuz Atatürk’ü? Sadece Anıtkabire gidip gelmek mi zannediyorsunuz onu tanımayı? Sadece ilkokuldan aklımızda kalan Atatürk ilke ve inkılâplarını bilmek midir onu tanımak? Sadece Ali Rıza efendi ve Makbule hanımın oğlumudur Atatürk? Sadece Selanik doğumlu olduğu? Harbiyeli olduğu, Trablusgarp ta cephe komutanı olduğu yetiyor mu onu tanımaya? *** Hiç o çatık kaşlı, sert bakışlı Atatürk’ün kapağını açıp içindeki Mustafa’ya baktınız mı? Yanıtınızı biliyorum. Bakmaya cesaret edemediniz. Onu çıplak görmekten, Onu insan görmekten, Onu yalın görmekten korktunuz hep. Çünkü o insan olunca siz savunmasız kalırdınız. Çünkü onun Atatürk değil de Mustafa olması sizin için yıllardır bir kâbus gibidir. *** Nutuktan son birkaç kelimeyi beyninize kazımak, Onuncu yıl marşını kalabalık anınızda koro halinde söylemek, Anıtkabiri ağlama duvarına çevirmek, Sadece 10 Kasımlarda onu anmak, Onun ilkelerinin içinden cımbızla sadece laikliği almak gibi şeylerin dışında Atatürk için yapmış olduğunuz ne var? *** Okuduğum ve tartışmaları izlediğim kadarı ile, filmde hüznü, korkusu, hatası, sevinci, yengisi, sevabı konu edilmiş ve kimimizin kader dediği hayatının bazı anları anlatılmış Atatürk’ün. Atatürk bir tabudur! Bu filmde bir tabu kırılmış ve içinden Mustafa çıkmış… İnsan Mustafa. İnsana dair Mustafa. *** Bazı kesimlere haklı olarak bağnaz diyoruz, yargılıyoruz. Çünkü saplanıp kalmışlar, Çünkü bir takım tartışmaları kabul etmiyorlar, Çünkü bünyeleri reformu kaldıramıyor. Peki, sizi kim yargılasın? Mustafa bir insandır, Can Dündar abdestsiz ve besmelesiz dokundu diye kirlenmedi korkmayın. Bağırmaya, çağırmaya, ortalığı vayvelaya vermeye gerek yok, engizisyonlar ortaçağda kaldı “Can” yakma törenlerinizi kesin artık lütfen...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © asivemavi36, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |