..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsandaki gerçek güzelliði ancak yaþlandýkça görebilirsiniz. -Anouk Aimee
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Þiir > Aþk ve Romantizm > Sami




23 Kasým 2008
Benimle Olurmusunuz?  
Sami

:AJFF:

Benimle olurmusunuz ?

Selim, evlendiðinden beri durmadan çalýþýr evine bakmak için çabalar durur. O artýk evli ve bakmakla yükümlü olduðu bir karýsý vardýr, inþaatlarda yevmiye ile çalýþarak rýzkýný temin etmeye çalýþýr.

Bir gün þans yüzüne güler, özel bir iþten teklif alýr, orada baþlar iþine…

Bir maden ocaðýnda kantarcý olarak…
Yaptýðý iþ ise; gelen boþ kamyonlarý tartýp listelemek ve o kamyonlarý, kömürlerini almalarý için de madene ocaða gönderirdi.

Daha sonra da gelen yüklü kamyonlarý tartar, deftere iþler veya peþin parayla satýþ yapardý.
Ýþi aslýnda çok basitti. Ne de olsa iþtir, evine daha temiz gidip gelmekte, daha deðiþik insanlarla tanýþmakta, birazda parasal yönden maaþý iyi olmuþtur.

O kadar iþe alýþmýþtýr ki patronlarýnýn en gözdesi olmuþtu, ek kapalý zarf bile almaktaydý. Maaþý dolgunlaþmýþ; evinin ve eþinin artýk bütün isteklerini alabilmekteydi. Ama bu mutluluðu kýsa sürecekti…

Çok büyük bir þanssýzlýk gelecek, tüm hayatý da kararacaktý, giden muazzam hayatý birden ters dönecektir, siyasi bir kararla çalýþtýðý iþyeri devletleþir, tüm özel madenler devlete geçmiþtir.
Evet, aslýnda “iyide olmuþ” denilebilinir, ama onun için deðildi. O, bir “on ikiler gurubu” denilen patronun gurubu diye devlet, onlarý bünyesine almamýþtýr. O, iþsizdir artýk.

Ama yüceler yücesi Rabbimin çareleri tükenir mi? O, bir kapýyý kapatýr diðerini açar, nitekim de öyle olmuþtur. Bir arkadaþýnýn bulunduðu yere Termik Santralý yapýlýyordur, davet edilir ve orada iþe baþlar.

Kýsa zamanda sevilir ve Selim, hiç bilmediði bir dalda iþe baþlamýþ var gücü ile o iþi öðrenip, kavramýþtý. Bir süre sonra çok iyi bir “kalifiyeli elaman” olmuþtur.

Çalýþtýðý bu þirket yurt dýþýnda çok büyük bir ihaleyi kazanmýþ olup, Selime de oraya gitmesi için teklifte bulunulur.

Hiç tereddütsüz kabul eder, bu iþi Iraktýr formen olarak oraya gider, fakat eþi de hamiledir, çalýþmaya mecburdur. Çünkü bir ailenin temel taþý olan “çocuk” ile üç kiþilik bir aile olacaklardýr.

Selim, yurt dýþýnda da aktif çalýþýp, sorumluluklarýný yerine getirerek kendini yabancýlara sevdirmiþtir. Hayatýnda her þey düzgün gitmektedir.

Eþini düþleyip, aylar sonra doðacak bebeðini “nasýl koklayacaðýný” hayal etmektedir.
Soðuk gecelerde yataðý bu sýmsýcak kurduðu düþler ile ýsýnmaktaydý. Ah, bir de “vatan topraðý” kokusuna hasret gün saymalarý olmasa, daha iyi olacaktý.

Yaþamýndaki her þey normal gitmektedir, sevgili eþi doðum yapmýþ tam 2 ay sonra haberini almýþtýr. Bir kýz çocuk olmuþ, nur topu gibidir.

Selim, yurt dýþýndaki iþini bitirmiþ, yurduna evine dönmüþ, heyecanla kýzýný görecektir. Ýçi içine sýðmýyor ve aklýndan bin bir hevesli düþünceler geçiyordu. Her maðaza ve her hediyelik ve her oyuncak satan dükkâna uðrayýp bir þeyler aldý.

Çocukluðunda hayal ettiði tüm oyuncaklarý bile aldý. Eli kolu dolu dolu, yüreði bastýramadýðý “çocuksu” mutluluklarý ile özlemleri tespih gibi çektiði evine vardý.

Eve geldiðinde kýzý tam 15 aylýk olmuþtu, yani bütün yükü annesi üstlenmiþ, kýzý büyümüþtü, hoþ beþ derken zaman su gibi akýp geçmiþti.

Çalýþtýðý þirket onu geri çaðýrdý. Ekmeðine hizmet etmekteydi. Öyle ya þimdi üç boðaz vardý ve üç lokma, üç hýrka gerekti.

Adýný “M” verdiði yavrusunu kokladýýýý…Kokladýýý…Kokladýýýý

Doyamýyordu ki o miss gibi “gül” kokusuna.
Cennet kokusunu içine çeker gibi çekti…
Öyle hoþ bir kokuydu ki…Evlat kokusu, vatan topraðý kokusu birbirine karýþtý, sanki..

Daha sonra da hayallerini süsleyen sevgili eþiyle sarýldý. Çok aðlaþtýlar… Onlarý Allah’a emanet edip,alýþtýðý þirkete doðru yol aldý.

Selim’e þirketi baþka bir yere götürmek için çaðýrýr bu seferde Ürdün’e gider, orada 6 ay kaldýktan sonra diðer iþe gider, yurda dönmeden burasý Birleþik Arap Emirliklerinden Abudabi’dir.

Ve orada çalýþmaya baþlar. Vatanýndan çok uzaklarda yine tespih taneleri gibi gözyaþlarýný içine damýtýr. Hasreti baþýna yastýk yapar.
Ve altý ay sonra bir haber alýr. Ailesine bir “can” daha katýlmýþtýr. Ýkinci kez baba olmanýn sevincini gurbet ellerde hisseder.

Nur topu gibi bir kýz çocuðu dünyaya gözlerini açmýþtýr. Onun adýna “E” verirler.

Abudabi’den, tam 18 ay sonra evine döner. Artýk büyük kýzý ve küçük kýzý büyümüþlerdir. Ama eksik olan bir þey vardýr. Ýçini “cýz” yapan. Kor gibi acýtan bir þeydir bu.

Evine geldiðinde iki kýzý ona baba demezler, uzak dururlar. Sanki bir yabancý gibidir evde. Ne zaman kucaðýna alýp, koklamaya çalýþsa, aðlarlar.

Öyle ya, haklýlar, bunca zaman evde onu görmemiþlerdir. Ýçinde var gücüyle hissettiði babalýk duygularý ile çocuklarýnýn kendisine zamanla alýþmasýný bekler ve sabreder.

Sevgili eþinin; tek baþýna yavrularýna hem anne hem babalýk yapmýþtýr, büyütmüþ yapayalnýz bir kadýn evi çevirmiþtir,hakkýný ödeyemez.

Çalýþtýðý þirketi tam 4 ay sonra onu, bu kez de Arabistan’a göndermiþtir.

Cubayi’de çalýþmaya baþlamýþ, oradan da Yamaha ya geçmiþ, tam 2 sene vatanýna ve evine hiç gelmeden çalýþmýþtýr,maksadý dayanabildiði kadar dayanýp para biriktirmektir.
Týrnaðý ile hayat topraðýný kazýmakta ve harmanlamaktaydý.

Bir süre sonra epeyce para biriktirdi. Ve çar çur etmeyip kendi baþlarýný sokacak bir ev aldý. Kira vermeyecekleri bu evi de çok sevdiði evinin “kadýnýn hakkýdýr” diye tapuyu da üstüne geçirip onu mutlu etmekti amacý.

Bu jesti ve sürprizi de hanýmýný þaþýrtmýþtýr, ona güveni sonsuzdur,kýzlar büyümüþler artýk az da tanýsalar ona “baba” demektedirler.

Yurt dýþý macerasý Arap ülkelerinde bitmiþ, bu sefer de Türki Cumhuriyetlerine yani kuzeye gidecektir.

Önce Rusya’ya, oradan Türkmenistan’a, oradan da Sibirya’ya gider. Daha çok daha çok çalýþýp, sevgili eþi ve kýzlarýnýn geleceklerini güvenceye almaktý, bütün amacý. Bunun içinde bir bedel ödemekteydi.

Ne mi? Özlem ve yalnýzlýktý. Ve özlemi ardýna katýp, geceleri “vuslat” heyecanlarý düþleyip ýslattýðý pamuktan yastýðý bilirdi, onun neler çektiklerini.

Ýçi rahattýr.
Aklý geride kalmamýþtýr.

Ailesi aç deðil açýkta da deðildir. Parasal yönden çok birikimleri olmuþtur kýzlarý okula gitmektedir.

Selim, aslýnda yurt dýþýndan sýkýlmaya baþlamýþtýr ve yurda döner. Bir süre iþsiz evde geçer zamaný ve hep eþine bütün iþleri yaptýrýr olmuþtur, Yorgundur, çünkü… ve boþlukta kalmýþtýr ayný zamanda da “ne yapacaktýr” bilmemektedir,

Dedik ya ALLAH doðrunun yanýndadýr,devreye yine girer. Ve bir gün postacý kapýyý çalar, Selim’e bir kaðýt imzalatýr.
Mektup, “iþ bulma kurumundan” ona Türkiye Elektrik Kurumu Santralýnda çalýþmak için davetiye gelmiþtir…
Hemen, durmaksýzýn santrale gider, kaydýný yaptýrýr, yazýlýyý kazanýr mülakatta da geçer devlet kapýsýndan içeri girmiþtir,orada çalýþmaya baþlar her þey tam dört dörtlük olmuþ Selim’in artýk bir arabasý da olmuþtur,bu arada caný gibi sevdiði kýzlarý da büyümüþ, her ikisi de lisededirler…

Zaman hýzla koþmaktadýr ve üniversite basamaklarýna çýkar kýzlarý. okurlar Her iki kýzý da öðretmen olur,hayat devam ediyor her þey muazzam gitmektedir.

Selim bu arada kendine bir iþ bile kurmuþtur.
Bir çeyiz maðazasý açar, burada da baþarýlýdýr, paralar kazanýlýr.

Selim bu sefer de özlediði bir yazlýða kavuþmak ister. Akçay’dan bir yazlýk alýr,yazlýklarý,arabalarý da olur kýzlarýndan küçüðü evlenir,Selim kararýný verir emekli de olur, durduðu yerdeki evini de satar,dükkanýný da devreder.

Akçay dan bir baþka ev daha alýr eski oturduðunu kiraya verir buraya yerleþmiþ,artýk buralýdýr birkaç iþ denemesinde bulunur çalýþýr, ama büyük bir sýkýntýsý vardýr,evliliklerinin tam 18. senesinde eþi, bir kadýn hastalýðýna yakalanýr,12 seneye yakýn iliþkide bulunamazlar ama mutludurlar fakat o bir erkektir çok sabreder, asla kötü emel peþinde koþmaz oda ALLAH tandýr kaderine küser.

Düþünür ki hiçbir iþi yokken ona bir sürü kapýlar açmýþtýr paralar,evler,arabasý olmuþ kýzlarý okumuþ iþ sahibi olmuþlardýr, ama kader bu ya sevgili eþiyle,tam “daha mutlu” olacaklarý zamanlar da, bu hastalýkla boðuþur hastanelerde…

Doktorlar onlara deva bulamazlar ve senelerdir beraber olamazlar. Allah korkusu ile harama uçkur da açmaz. Sabreder.

Dualarý ile Rabbi ile konuþur. Hiç yapmadýðý bir þeyi yapar. Ve bir gün baþka bir þans daha kapýlarýný çalar,bu þansý da bir sayýsal loto oynar, oda 50 kuruþa “bir kolon” makine den oynar,bir ara unutur fakat bir ara gözüne cüzdanýndaki oynadýðý kolonu görür, evdeki bilgisayarýndan internetten çýkýp,çýkmadýðýna bakar,ama gözleri döner bir daha bakar,bir daha bakar hanýmýný çaðýrýr, “sen bak” der.

Oda bakar bayýlýr! ..

Büyük kýzýna baktýrýr,o bir çýðlýk atar! Selim, yavaþça kalkar yerinden. Robot gibi, donmuþtur.
Kýzýna sorar, az önce gördüðü bir “düþ” gibi gerçeði.

-“ Ne oldu kýzým, benim gördüðümü mü gördün, sende? ” der.
Kýzý sevinç ve þaþkýnlýkla haykýrýr;

-“ Babaaa, bu nee,ne yapacaðý biz, bunca parayý? ” diye.

Küçük kýzý da daha serin kanlý davranýr. Ve doðru telefon ahizesini kaldýrýr. Vakýf Bank müdürüne telefon eder. Daha sonra da bir noterle, banka müdürü, kolonu alýrlar vekâletler verilir, parayý hesabýna geçmesi için…

Müdür Bey soluðu Ankara’da alýr…

Selim ve ailesi çok zenginlerdir. Bu korkunç miktarda yüksek para hayatlarýna girmiþtir. Bir çok þey yapacaklardýr, ama ne?
Ne yapacaklardýr,iki haftalýk çýkmayan “6 lý” bu hafta Selime çýkmýþtýr.

Para bankadadýr, bir yerde bir þeyler yaparýz der,zaman geçer.
Selim, zaten sýkýntýsý kendindedir. Ýç huzuru ve iç mutluluðu yoktur.
Kendini yalnýz hisseden bir adamdýr o. Yaþamýnda her zaman özlediði o “ para” var ama “aþk” yoktur.

Hayattan nefret eder, ne iþ kursa ondan zevk almaz, ama sýkýntýsýný þiirlerde bulmaktadýr, þiirler yazar, internette yayýnlar, bir zaman sonra kitabý yayýnlanýr.

Ve bir yayýn evinde kitabýný imzalatmak isteyen ellerin sahibine baþýný kaldýrdýðýnda dona kalýr!

Evet, bu gözler, bu saçlar bu bakýþ týpký serap gibi karþýsýnda duran kiþi “çocukluk aþký” olan “Yasemin’in” ta kendisidir. Kitabý imzalamadan önce boðazýndaki yumru gibi takýlý sývýyý yutar. Ve titrek bir sesle sorar;

-“ Adýnýz nedir hanýmefendi? ” diye…
Bir su gibi sesi ile söyler ela yeþil gözlerden akan bir ýþýk gibi sýzar gönlüne bu ses.

-“ Adým Bahar…Aslýnda Gülbahar ama siz Bahar yazabilirsiniz.”

Selim’in aðzýnda atan yüreðidir, sanki. Göðüs kafesinden çýkacakmýþ gibi atan yüreði, çok hýzlý atmaktadýr. Dursa yüreði, umurunda deðildir. O yýllardýr kaybettiði aþký ile tesadüf etmiþtir, þu anda…
Fýsýldar gibi konþur:

-“ Bahar Haným, size bir þey açýklamak istiyorum, bana bir kahve içimlik zaman bahþeder misiniz? ”
Genç kadýn gülümser. Tebessümünde bir gizem vardýr.

-“ Tabi, buna bende sevinirim.”

Bir kahve içimlik zaman daha da çoðalýr ve bir kavuþma gibi özlenen sohbetler baþlar, epey zaman sohbetleri samimileþir, aslýnda o onu etkilemiþtir, git gide ona ýsýnmýþtýr. Ve ayrýlýrken telefonlar verilir, e-mail adresleri alýnýr. Ayrýlýk özlenen bir anýya dönüþür.
Aþk gibi sevda gibi özlenen ve buluþulan bir sýðýnaklarý da vardýr.

Dijital buluþmalar baþlar, her gün msn den sohbetler ederler ve birbirlerini daha da yakýndan tanýrlar.
Her ikisi de birbirlerinden hoþlanýrlar, sohbetleri aþka dönüþmüþtür, Selim varsa yoksa onu düþünür, içi içine sýðmaz.

Bu aþkýn ta kendisidir.
Yýllardýr özlediði ve onu yalnýzlýktan kurtaran aþk. Her gittiði þehirde, yüzlerce hayraný vardýr. Ýçlerinde ona “ilan aþk” bile edenler olur.
Hatta yurt dýþýndan gelen hayranlarý ona mektuplar yazan bir sürü aþýk kadýnlarý görmez bile. Varsa yoksa adý Bahar olan o yeþil gözlü siyah saçlý, rüyasýna kavuþmaktýr amacý…

Günler günleri, aylar aylarý kovalar ve harikulade günleri geçer. Selim sevdiði kadýnla birlikte olma isteði ile yanýp coþar. Onun yaþadýðý þehir olan Ýzmir’e uçakla bir saatte varýr ve telefon açar.
-“ Bak camdan, dýþarý Bahar” diye.
Bahar, camdan dýþarý baktýðýnda son model bir Opel ve ona yaslanmýþ bir adam, elinde kýrmýzý gül ile ona gülümsemektedir. Heyecan ile ikinci kattan ona doðru uçar sanki. Eþi derin uykuda uyurken…

Evet, Bahar evli bir kadýndýr. Bir de beþ yaþýnda kýzý vardýr.
Sevdiði ve aylarca göremediði o hayran olduðu yazar, koca dev adam karþýsýndadýr. Onun için gelmiþtir. Yüzlerce km yolu kat etmiþtir.
Sarýlýrlar.
Sýký sýkýya.
Selim, o ipeksi dalgalý siyah saçlarý avuçlar ve koklar. Derin derin o nadide kokuyu içine çeker ve kulaðýna fýsýldar.

-“Hadi gel benimle aþkým.”

Genç kadýnýn üzerinde ince bir gecelik ve ay ýþýðýnda içini gösteren þeffaflýk, Selim’i daha da kýþkýrtýr. Tutkuyla dudaklarýna dudaklarý dokunur.
Ýçinde yýllarýn tutukladýðý duygularý ile genç kadýnýn dudaklarýný öper. Arzularý ateþ gibi iki bedeni yakar…

Bir süre sonra kadýn eliyle onu kendinden uzaklaþtýrýr.

-“Dur, ne olur dur, bunu yapamayýz. Lütfen dur! ”

Selim, kahrolmuþtur, yýkýlan hayaliyle sorar:

-“Neden, neden duralým? Öp beni kadýným, öpmeme, seni mutlu etmeme izin ver, ben sana muhtacým, ben aþkýna hasretim, yýllardýr serabým oldun…”

Genç kadýn titreyen sesi ile;

-“Bu günahý iþlemeyelim caným, kendime olan saygýmý yitiririm. Evliyim ve çocuðuma ileride baþýmý eðecek bir þey yapmak istemiyorum. Ne olur git…” der.

Selim iyice yýkýlmýþtýr. O tatlý sohbetleri yapan kadýn nerede, o seven kadýn neden böyle “buz” gibi?
Ve ne var ki Selim konuþtuklarý gibi beraberlik istemektedir ama sevdiði kadýn onu durdurmaya çalýþmaktadýr.

Selim tam aþýk olmuþ ondan baþka bir þeyi görmemektedir,öpmek dýþýnda gezmeler,yemekler den baþka bolca fýkra,öyküler dinler ama onu çok sevmektedir,onun tek derdi beraberlik ama bir türlü ikna edememektedir aslýnda tam her þey olura giderken bilmediði bir engeller onun isteklerini yaptýrmaz.

Ne kadar dil dökse ne kadar yalvarsa nafile olmaz, orada kalmasýn da fayda artýk yoktur,ama sevgisi aþký hep ön planda olduðu için kendini yýpratýrcasýna sevgisini söylese de ikna edemez.

Bir gün onu sahile çaðýrýr ondan “çok hoþlandýðýný” dese de bilemediði sebeplerden arzusu yerine yine gelmez, aþkýnýn büyüklüðü onu aðlatýr, gözleri kan çanaðýna dönercesine aðlar, hatta karþýlýklý aðlaþýrlar,anlar ki Selim kendine ve ona zarar verecektir, gitmeye karar verir, aþkýna veda için buluþur, ona son defa baþka yönden bahseder;

-“Bahar, sana bir servet versem benimle beraber olur musun? ” diye sorar.
Bahar yutkunur ve o iri yeþil gözleri daha da büyümüþtür.

-“Nasýl, ne demek bu Selim? ” der.

-“Caným, yani dilediðin yerde, sen nerede istiyorsan oraya gidelim.” dediyse gene de ikna edemez.

Tüm gücü ile haykýrýr:

-“Al Bahar, lanet olasý bu servet bana mutluluk getirmedi. Al hepsi senin olsun” der.

Selim, cebinden çýkardýðý banka kartýný ona verir. Bir kaðýda bir þeyler karalamýþtýr.

-“ Al al bu da o kartýn þifresi, neden inat ediyorsun seni paraya boðarým, al bak, burada tam tamýna 2 trilyon para var, hepsini al ne olur, benimle ol, benim aþkýma sahip çýk.
Sen beni sevmiyor musun, seviyorum diyorsun, neden benimle, dilediðimiz yerde hayatýmýzý sürdürmüyoruz? ” dedim.

Ve koskocaman adam olan ben bu yaþýmda evet elli yaþýnda adam sesli aðlamaktaydý Ýzmir’in o kordonunda.
Ne söylediysem ne dediysem onu ikna edemedim. Ne mümkün, asla gelmek istemedi, ve kartý bana verdi…

Gözlerinden akan gözyaþlarý ikimizi de sele boðmuþtu:

-“Selim, ne olur bunu yapma bana. Onurum var elimde. Onu hiçbir paraya, mala deðiþmem. Ne olur, onurumu korumama izin ver, seni sevdiðim yalan deðil.
Ölene kadar ve ölümden sonra da severim seni. Lütfen, onurumu alma benden. Aldýðýn gün öldüðüm gündür, inan...’

Nutkum tutulmuþtu! ..Her þeyi sunduðum, kadýn beni istememiþti. O konuþmasýný sürdürdü:

-‘ Ama ne olur beni ve seni böyle üzme…Bak her ikimizin de bir eþi var. Onlar bizim için kutsal yuvada durmaktalar. Ancak Allah izin verir ise bu birliktelik olur, ne olur hadi var git yuvana, eþini mutlu et…”

Ve o benden fazla beni sevdiðini,hatta ellerine aldýðý baþým;

-“Beni, anladýn mý dev adam, anladýn mý? Benim parayla satýlacak bedenim hayatým yok, ben seni parasýz sevdim, seveceðim de ama ben seninle asla evliyken olamam…” diyor aðlýyordu.

Hem de hüngür hüngür, bense kendimde deðildim, onu anlamýyordum, sevgi var, aþýrý sevgi, aþk var, para desen elinde, ama benimle “gelemem” diyordu… Elinden aldýðým banka kartýný kýrdým… Ve attým denize, lanet olsun!

-“Bu paraya da, bu miktarda seni deðiþtirmedi, sen nasýl bir kadýnsýn? ” dediðimde;

-“Selim, caným, erkeðim, dev adamým, beni anlamýyorsun, bu sevgi bize bak zarar veriyor, gel sen git evine, bende evime, ne olur zamana býrak ve asla bu iþin buraya geleceðini düþünemedim, ne vardý ki buraya geldin? ” dedi.

Daha sonra da bir bebek gibi beni elleriyle okþadý, sevdi öptü beni, biraz yatýþtýrmýþtý ve akþam ezanlarý olmuþ o benimle denize karþý sohbet ediyordu, o kadar anlayýþýyla beni sakinleþtirdi.

Yanýndan o kadar mutlu ayrýldým ki, ama bana söz verdi; daima dost, arkadaþ sevgili, aþk, her þey var, “ama seks asla” dedi. Bana o güzel elleriyle yanaklarýmý tutarak;

-“Selim, sen aþklarýn en güzelini verdin bana, teþekkür ederim beni sevdiðin için” dedi.

Allah’ým ya! O bir “gurur abidesi” ve kendinden emin asil ruhuyla bir haným efendiydi. O son öpücüðünü bana öyle bir verdi ki, hala tesirindeyim ve ne söylediyse haklýydý, beni garaja kadar götürdü beni bindirdi son kez bana el salladý, gideceðim yere kadar durmaksýzýn aðladým, ama dedikleri de kulaðýmý inletiyordu, kendime söz verdim, ne demiþse yapacaktým, evime sonuna kadar baðlanacaðýma, o eski mutluluðuma döneceðime ant içtim.

“Aþkým” dediðim adý “Bahar” olan o hanýmefendi, sonsuza kadar beni seveceðini söyledi, ama þunu da dedi ki,

-“ Bu dünya hali her ikimiz ne tarihte olursa olsun, tek kaldýðýmýzda sen o zaman benimsin, bense seninim ve sana söz veriyorum eðer cennetimiz de beni istersen HURÝN de olurum sadece seninle olurum…” demiþti.

Þimdi bende sözümü tutup ona sadýk kalacaðým her zaman onun aþkýna inanýp, onu sevmeye devam edeceðim…

Þimdi ben siz okurlarýma soruyorum;

Size biri,

Seviyorsunuz ama,

Bundan eminsiniz,

2 trilyon veriyorum,

Benimle hayatýný birleþtirirmisin,

Dese,

Ne yaparsýnýz?

Saygýlarýmla…..

Sami Arlan…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn aþk ve romantizm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Gözümün Bebeði….
Hani Ben Kelebeðindim...
Gör, Duy Artýk...
Aaaþþk
Gece Yürüyüþü…
G Ý Z L Ý / A Þ K...
Özlüyorum Seni.
1 Asýr (Yüz Yýl) Sonrasýnda...
Ölmedim Bak….
Mutlu Son...

Yazarýn þiir ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Barýþýk Olmak…
Aþk Bizi Nerelere Sürükledi...
Çek Git Güzelim….
Teþekkür Etmek Zor Mu?..
Asýl Olan Ben mi Körüm...

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Pembe'li Geçen Zamalarýmdan... [Öykü]


Sami kimdir?

Dost canlýsý,dürüstlük,seffaflýk,duygusallýk.

Etkilendiði Yazarlar:
Yazar adý asla seçmem güzel olan herþeyi okurum.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Sami, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.