Hayat gariptir ve hayatın motiflerini oluşturan bizler daha da garip! Sonunda hayal kırıklığı yaşanacağını bile bile çıplak ayaklarla hem de koşa koşa o kızgın ateşe gidenler biz değil miyiz? Acı çekmemize rağmen hala o ateşte yanmaya devam eden de yine biz değil miyiz? Ve gün gelir içinde yandığımız o ateş sönmez mi ve biz de kalmaz mıyız ortada yanık almış ve de içi buruk bir şekilde...O ana kadar yaralarımızın farkında değilizdir, işte farkettiğimiz o an o yaralar yanmaya başlar ve de başlarlar tabiki can yakmaya...O acıdan kaçış olmaz sadece türlü oyunlarla hafifletmeye çalışabiliriz o kadar.Ya verilen onca emek...Beraber yaşanılan uykusuz geceler...Vaat edilmiş sözler...Bakışlardaki manalar...Birlikte el ele izlediğiniz onca filmler...Beraber tattığınız ve yediğiniz yemekler.. Başınızı koyduğunuz yastık ve birlikte paylaştığınız yatak....işte bunların hepsi de o ateşte birer birer yanar ve sonra da söner...bize de kafamızdan gitmeyen bu acımasız anıları silmeye çalışmak kalır..oysa bilmeyiz ki bunlar silinmez sadece kağıtları eskir...